Alkış yetmez!

A -
A +
Türkiye İHA ve SİHA’larıyla çok büyük savunma gücüne kavuştu. İngiltere merkezli Airwars adlı sivil toplum kuruluşunun kurucusu Chris Woods olayı şöyle özetliyor:
"Bir SİHA'ya teslim olamazsınız. Bir SİHA tarafından tutuklanamazsınız. Silahlar devreye girdiğinde tek bir sonuç ortaya çıkar, o da ölümcüldür...”
Evet Türkiye, 2000’li yılların başından itibaren savunma sanayi alanında radikal bir değişim yaşadı. İsrail ve ABD başta olmak üzere birçok ülkenin para karşılığı bile satmadığı başta insansız hava araçları (İHA) olmak üzere pek çok askerî araç ve mühimmat, artık Türkiye tarafından üretiliyor, terörle mücadele başta olmak üzere ülke savunmasında aktif olarak kullanılıyor. Avrupa Birliği Liderleri bu yüzden Türkiye’ye yaptırım kararı almaktan kaçındı. ABD'de S-400’ler yüzünden CAATSA yaptırımlarını içeren yasa veto edildi, gündemden düştü. Türkiye artık MİLGEM Korveti, Altay Tankı, Atak Taarruz Helikopteri, Anka ve Bayraktar İHA’ları, Hürkuş Eğitim Uçağı, Göktürk-1 uydusu, Millî Piyade Tüfeği, zırhlı araçlar, füze sistemlerini üretir hâle geldi... 
2002’de savunma sanayiinde dışa bağımlılık yüzde 80 civarındayken, bugün bu oran %30’lara indi. Yani %70 yerli malzeme ile bu silahları üretiyoruz. Türkiye'nin bu alanda gelişmiş araçlar üretmesinde PKK'ya karşı olan askerî mücadelesinde İHA ve SİHA'ların çok sık kullanılmasının önemli bir rolü var. Türkiye "terörle mücadele" politikası kapsamında ilk İHA'larını 1995 yılında ABD'den 2000'li yıllarda İsrail'den satın aldı. Ancak İsrail'den alınan Heron tipi İHA'lar ile ilgili sürekli sorunlar yaşandı; araçlardan birkaçı düştüğü için kullanılamaz hâle geldi, birkaçı teknik nedenlerle uçamadı. Bunun üzerine Heron'lar İsrail’e iade edildi... 
2010 yılında İsrail ile Mavi Marmara krizinin yaşanması, ABD Kongresi'nin yine bu yıllarda Predator ve Reaper tipi İHA'ların satışına izin vermemesi üzerine, Türkiye kendi İHA'larını üretme kararı aldı. İHA üretiminde TUSAŞ (Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ) ve Baykar öncü şirketler oldu. Baykar'ın ürettiği Bayraktar TB2 adlı SİHA, sektörün en iyilerinden biri. Özellikle füze taşıyabilen en küçük SİHA'lardan biri olması dolasıyla rakiplerinden ayrılıyor... Bayraktar TB2, keşif, sürekli havadan gözetleme ve istihbarat görevlerini yerine getirmesi açısından bir İHA, mühimmat yükünü hedefe ateşleyerek imha etmesi açısından ise SİHA olarak kullanılabiliyor. Türkiye'nin savunma ve havacılık sektörü ihracatı geçen yıl 2,7 milyar dolar oldu. 2023 yılında bu rakamın 10 milyar dolara ulaşması hedefleniyor...
İHA ve SİHA’ların etkin kullanımıyla Suriye’de terör devleti kurulması engellendi, Libya’da isyancı Hafter devre dışı bırakıldı, Azerbaycan’da Ermeniler 30 yıldan beri işgal ettiği Dağlık Karabağ’dan kovuldu, PKK’nın köküne kibrit suyu ekildi. Yüzlerce zırhlı araç ve hava savunma sistemler imha edildi. Dünya elde ettiğimiz bu askerî başarıdan dolayı bizi ağzı açık izliyor...
Peki bu başarı nasıl elde edildi? Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ileri görüşlülüğü sayesinde. Yılmadan sabırla, azimle gece gündüz çalıştı, kaynak buldu, teşvik etti. Türkiye’ye savunma sanayiinde çağ atlattı. Düşmanlar karşımızda el pençe divan duruyor. Alkış yetmez, dillerden 5 vakit hayır dualar hiç eksik olmamalı...
Şunu iyi düşünün; o olmasaydı ne olurduk!..
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.