Öcal Uluç

Divan Kurulu Başkanlığı, “aldığı çok önemli ve elzem bir kararı”, daha başta ‘sulandırmak istermişçesine” hatalı bir adımı, karara iliştiriverdi…

“Galiba bir ‘Temiz Eller Araştırması’ şart; bu araştırma yapılmalı ki, ‘Temiz Eller Operasyonu şart mı, değil mi’ ortaya çıksın” başlıklı yazıyı yazmaya başlamıştım...

Sonunda olacağı buydu... “Bu olacağı” Burak Başkan “oldurmamak için” çok uğraştı. “Birilerini korumak için, Galatasaray’ın hem mali hem sportif hem idari olarak ne hâle getirildiğini, belgeleriyle, isimleriyle ortaya koymamak için” elinden geleni yaptı... “Zehir içti, ‘kızılcık suyu’ dedi” ama sonunda olacak oldu. Adnan Polat, Mustafa Cengiz Başkanlara yapılan, ona da yapıldı ve ip koptu!..

Başkanı ile beraber bu MHK gitmezse, sezon sonu “kaç kulüp, ‘sezonun tesciline karşı’ harekete geçecek ve ‘iptal girişiminde’ bulunacak” hesap ediyor musunuz?

Bir avuç Liseciler... “Tribünün sokağın sesi” Gönderilen hocacılar... Ve... Kendilerini “Galatasaray’ın akil hocası” sanan birkaç yaşlı adam...

Lafı, yazıyı uzatmama gerek yok; Portekiz’e Portekiz’de yenilip “Dünya Kupası’na veda etmeyi” Serdar Ali Çelikler kardeş dört cümle ve 41 kelime ile özetlemiş...

Torrent’e acımasızca vurmalarının sebebi, Burak Başkan Mali Genel Kurulda ibra edilmesin hesabı mı var?

Galatasaray kötü bir mağlubiyet aldı, galip bile gelebilirdi ama “hak etmemiş “olurdu, zira “iyi futbol” oynamadı...

Önce bir “spor da yazan gazeteci” olarak “düşüncemi” yazayım; Galatasaray UEFA Avrupa Ligi’nden elenirken, hem de “bir futbolcusunun 140 milyonluk değeri olan” Barcelona’ya karşı “Turu geçebilirdik” üzüntüsü verecek bir mücadele ile sadece Türkiye’de değil, Avrupa’da bile “kendinden” söz ettirdi, hem de “bu ‘yoklar’ kadrosu ile!..

Bundan sonra hedef; “Gelecek sezon oluşturulacak kadroya, bugünkü kadrodan kimlerin kalacağını” görmek olacaktır!..

Hiç sevmediğim ve bugüne kadar da “çok nadir başvurduğum” bir pencereyi açacağım yazımda… Zira benim “Ben…Ben…” demeye ve “Ben demiştim” diye hatırlatmaya “sempatim” yoktur, “ihtiyacım” da çok nadir olmuştur!..

Galatasaray’ın Konyaspor’a 2-0 yenildiği maçtan sonra, bir okuyucumdan “Artık Torrent’i savunmaktan vazgeç, Başkan’ın da ibra edilmemesine sebep olacak” diye özetleyeceğim bir mail almıştım. Torrent’in “transfer edilen kaleci seçimini” de eleştiriyordu…

Tehditler ortada, TFF'nin, MHK'nin yaptığı ortada… Bu tablodan Türkiye'de 'bir Futbol Federasyonu var' inancı" çıkar mı?..

Türk futbolu ve Türk futbolseveri Katarlı şirketten kurtuldu; ohhh, Dünya varmış...

“Yabancı sınırlaması” bu sezon “perişan durumları ortada olan” İstanbul’un Üç Büyüklerine puan cetvelinin en üst sıralarını, “Trabzonspor ile beraber” parsellemelerinin yolunu açacak!..

Yağdırılan çok ağır eleştiriler karşısında Galatasaray camiasına ve taraftarına ben de “İspanyol’a güvenin. Yeter ki, ‘Son 9 maçında 1 galibiyet alabilen’ Fatih Hoca’nın 9 maçlık mühletini İspanyol’a da verin” diye yazmıştım…

Futboluna bayılırdım; zirveye ulaşamamana üzülmüşümdür.

Başkanı ile beraber bu MHK gitmezse, sezon sonu “kaç kulüp, ‘sezonun tesciline karşı’ harekete geçecek ve ‘iptal girişiminde’ bulunacak” hesap ediyor musunuz?

Ben bu satırları yazarken, UEFA Avrupa Ligi son 16 turu kura çekimine 6 saat var… Saat 14.00’te çekilecek kurada 16 takım eşleşecek ve “turu atlayanlar” UEFA Ligi’nde çeyrek finale kalacak.

Galatasaraylılar, Burak Başkan ve yönetimi doğru yoldadır; onun arkasında durun ve destekleyin…