GÜNEŞ SÖNDÜ FUTBOL KARARDI

A -
A +

1996 yılında şampiyonluğa dokunmak üzereydi, olmadı. Çünkü yarıştığı rakibi ile ipler gerilmiş, futbol sahadan başka yerlere kaymıştı. "O işleri" bilmiyordu. Kaybetti... Eleştirdiler; değerini vermediler! 2002'de Türkiye'yi hiç bilmediği iklimlere koşturup, dünyanın en iyi üç takımı arasına soktuğunda... "Ayaklarından çekilen" oyuncuları ile birlikte boyunlarına madalya geçirdikten sonra ülkesine döndüğünde parasını vermediler! 2009'da sezonun 15. haftasında yeniden göreve geldiğinde, Türkiye Kupası'nı kazandı. Türkiye Ligini de bir takımdan alıp, bir başka takıma verdi. 1975-84 arasında kendilerinin başardığı "Anadolu ihtilâline" soyunan Bursaspor'a "omuz verdi", ahlakî ölçüler içinde... hakkını vermediler! 2009-10 sezonunu rakibiyle birlikte 82 puanda bitirdiğinde ortalık şike operasyonuyla sarsıldı. Mahkemelere göre şike yapılmıştı ve failler çeşitli cezalara çarptırılmıştı. Yani mahkemelere göre, Şenol Güneş rakibine oranla çok daha kısıtlı bir kadro ile nefes nefese bir yarışı kazanmıştı ve... kupasını vermediler! Tarih boyunca isimsiz futbolcuları yıldız yaptı. Türkiye ilk kez 1996 Avrupa Şampiyonası finallerine giderken onun parlattığı 7 futbolcunun payı büyüktü (Nihat, Cengiz, Osman, Ogün, Tolunay, Abdullah, Hami). Aynı şeyi 2009-10'da da yaptı; cilalayıp geliştirdiği yeni isimlerle şampiyonluğa ortak olduğu kadrosunu dağıttılar... rahat vermediler! Şenol Güneş bu sezon başında, sıradan bir takımla yola çıkarak, gönlünü kariyerine tercih etmiştir. Trabzonspor'a resmi olarak bağlı kim varsa, o listede EN SON bırakması gereken Güneş'tir. Ama Elazığ maçı öncesi Trabzon'daki medya "Güneş'e güveniyor musunuz?" diye anket yapıyor. Tolunay Kafkas Trabzon'a gidiş biletini önceden alıyor. Başkanın sözlerinden anlaşıldığı kadarıyla hocayı zaten kovacaklarmış! Geçmiş olsun Şenol Hoca... >> ŞENOL GÜNEŞ DEYİNCE... > Trabzonspor'da 15 yıl kalecilik, 424 maç. > Trabzonspor'un bütün şampiyonluklarında kalecilik. > A Milli Takım'da 31 maç kalecilik, 5 kaptanlık. > Trabzon (4), Bolu, İstanbul, Antalya, Sakarya, Türkiye A Milli, Seul'de hocalık. > Dünya Kupasında üçüncülük, FIFA Konfederasyon Kupasında üçüncülük. > Türk futbol tarihinde Süper Lig'de en uzun süre gol yememe rekoru (1.112 dk). > Bir sezonda en az gol yiyen kaleci rekoru (6 gol). > UEFA Yılın Teknik Direktörü (2002). > Trabzonspor şampiyonluğa en fazla onun hocalığı dönemlerinde yaklaştı (1996 ve 2010). > Ali Şen zamanında F.Bahçe'nin, Cem Uzan zamanında Adanaspor'un teklifini reddetti. >> Değişim işe yarıyor! Futbolda "uyumu" yabana atmayın. Bu konuda en çarpıcı örneklerden biri Burak Yılmaz'dır. 6 kulüpte attığı gol sayısı Trabzonspor'da attığından 12 gol eksik! Ya da Hasan Vezir mesela... Fenerbahçe'den Galatasaray'a geçtiğinde eski perfor- mansının yanına yaklaşamamıştır. Mert Nobre... Fenerbahçe'de leblebi gibi gol atıyordu, Beşiktaş'ta kabız oldu. Hocalar cephesinde de durum aynı... Bir yerde başarısız olan, bir başka yerde çok başarılı olabiliyor. Şota Arveladze... Kayseri'den kovuldu ama Kasımpaşa'da -şimdilik- "maya tuttu." Mesut Bakkal... Bülent Korkmaz... Yılmaz Vural... Giray Bulak... Hepsi, baş aşağı giden takımlarını ayağa kaldırdılar.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.