"Sayın Müdürüm..."

 “O ziyaretimizde o kadar mutlu oldum o kadar heyecanlandım ki anlatamam…”

 

Ağabeyimin kızının düğünü münasebetiyle İstanbul’a geldiğimde yıllardır görmediğim tanıdıkları, arkadaşları da görmüş oldum. Çok sevindim, duygulandım… Bu vesileyle gazetenin Cağaloğlu günleri hatırıma geldi… Ağabeyimi ziyarete gittiğimde Cağaloğlu’na da uğruyordum…

Yine bir gün Cağaloğlu’na uğradığımda Mehmet Ali Ağabeyin de ziyaretine gittim… Hâl hatır sorup elini öperek ayrılacakken dedi ki:

-Gel eğer müsait ise Enver Ağabey ile seni görüştüreyim. Duasını, nasihatini alırız.

Çok sevindim “peki efendim” dedim… Birlikte Enver Ağabeyin bulunduğu binaya geldik. Özel kaleme durumu anlattık. Müsait imişler bizleri kabul ettiler… Ziyaretimizde o kadar mutlu oldum o kadar heyecanlandım ki anlatamam…

Mehmet Ali Ağabey “Efendim, yeğenim olur kendileri. Öğretmen olarak tayin oldu. Edirne’ye gidecek. Gitmeden önce sizi ziyarete geldik” dedi…

Enver Abi de “çok memnun oldum” dedikten sonra “öğretmen olarak gidiyorsun değil mi?” diye sordular. “Evet Efendim” dedim… Şöyle bir iki dakika dikkatlice yüzüme baktılar… “Maşallah, hayırlı olsun” dedikten sonra ciddi bir eda ile dediler ki:

“Kardeşim, okulunuza gittiğinizde müdürünüzle konuşurken kendisine hep 'Sayın Müdürüm' diye hitap edin!”

“Peki Efendim...”

Enver Ağabeyin duasını aldık ve binadan çıktık. Sonra da amcamla ve ağabeyimle vedalaşarak önce memleketime sonra da görev yerim Edirne’ye yola çıktım…

Okuluma gittiğimde tabii ki ilk önce okul müdürüne uğradım. Kendimi tanıtırken de “Sayın Müdürüm” diyerek hitap ettim… Ondan sonraki her görüşme ve konuşmamda her defasında Enver Ağabeyin tembihi hatırıma geldi ve “Sayın Müdürüm” hitabımda hiç değişiklik olmadı…

Hatta bir süre sonra tanıştığım öğretmen arkadaşlarımdan bazılarının gıyabımda “müdürün gözüne girmeye çalışıyor” diyenler de olmuştu ama benim bu saygılı ifadem müdür bey üzerinde çok etki etmişti… Rastgele değil her defasında böyle konuştuğum için müdür bey de benimle ilgilenmiş, okulda gerek lojman gerek diğer idari konularda her defasında beni öncelemişti...

O yıllarda kimsenin kimseye böyle nezaket kuralları içinde hitabeti yoktu… Bu nezaket kuralını kendime rehber edindim ve öğretmenlik hayatım boyunca çok rahat ettim...