Yaz temposunu kalbinize uydurun

Prof. Dr. Günsel Şurdum Avcı, hava sıcaklığı seviyesinin yüksek seyrettiği şu günlerde yaşam tempomuzu, sağlığımızı olumsuz etkilemeyecek şekilde düzenlemek gerektiğini belirterek, “Öncelikle güneş ışınlarının dik geldiği ve hava sıcaklığının en yüksek olduğu öğle saatlerinde, örneğin saat 11 ila 15 arasında bina içinde ya da gölge yerlerde bulunmaya özen gösterilmeliyiz. Efor gerektiren işlerimizi ise günün serin saatlerine ertelenmeliyiz” dedi. Prof. Dr. Avcı, günün sıcak saatlerinde dışarı çıkmak zorunluluğu olmaması için, ilaç, yiyecek-içecek gibi ihtiyaçlarımızı önceden temin etmenin, evde bol miktarda içecek su ve buzlukta buz bulundurmanın önemli olduğuna değindi.  

“Klima ile bina içi ısı 22 derecenin altına düşürülmemeli”

Evin havalandırmasının iyi olması ve klima cihazının bulundurulmasının gerekliliğine dikkat çeken Prof. Günsel Avcı, “Günümüzde klima cihazı edinmeyi hala lüks kabul edenler var. Oysa ki, klima yalnızca rahatlığı arttıran bir gereç değil, havanın nemini alarak oksijen içeriğini arttırdığı için sağlık açısından çok yararlı. Buzdolabı gibi her evin ihtiyacı olan bir gereç. Tabii klima kullanırken bazı detayları da es geçmemek lazım. Yaz mevsimi başlarken mevcut klimaların bakımı yapılmış, filtreleri temizlenmiş olmalı. Ayrıca, klima ile bina içi ısı 22 derecenin altına düşürülmemeli” diye konuştu.

Oturarak duş alın!

Yazın sık duş alma ihtiyacına vurgu yapan Günsel Avcı, sık duş almanın rahatlatabileceğine, fakat ılık su ile ve mutlaka oturur durumda duş almak gerektiğinin altını çizdi. Prof. Avcı, ayakta duş almanın, tansiyon düşmesi ile bilinç bulanıklığı ve düşmeye, bunun sonucu olarak ise kemiklerde kırıklara neden olabileceği konusunda uyardı.

Ne zaman ve ne kadar fizik aktivite yapmalı? 

Prof. Dr. Günsel Şurdum Avcı, düzenli egzersiz yapan kişilerin, yaz aylarında da bu egzersizlerine devam etmelerini belirtirken, fazla efor sarf edilen sporlardan ise uzak durmaları gerektiğini ifade etti. Prof. Dr. Avcı, “Sürekli oturmayı gerektiren uçuş ve otobüs seyahatlerinden kaçınılmalı, mecbur kalınır ise,  sık sık yürüme fırsatı oluşturulmalı ya da oturur durumda ayakların bilekten yukarı - aşağı hareketi ile dolaşım canlandırılmalıdır. Denize girmek ve yürüyüş yapmak için, güneşin dik konumda olmadığı sabah erken ve ikindi sonrası saatleri tercih edilmeli. Bazı egzersizler iç ortamlarda da yapılabilir” dedi. Prof. Dr. Avcı, havuza ve denize birden ve atlayarak girmemek gerektiğine ve yüksek vücut ısısı ile deniz ısısı arasındaki farkın ani tansiyon değişikliği veya kalp krizine neden olabileceğini hatırlattı. Tok karnına yüzmek ve yürümekten kaçınmak gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Günsel Avcı, uzun süren açlıktan sonra yapılacak egzersizin kan şekeri düşmesine neden olabileceğini, bu nedenle sabah erken saatlerde yapılacak egzersiz öncesi yarım ya da bir bardak süt, bir iki parça kuru yemiş atıştırmak gerektiğini sözlerine ekledi.