133 günde devriâlem

Düzenleyen:
133 günde devriâlem

Ekonomi Haberleri

“Kuzey Kutbu’nun sıfır noktasında 3 adımda teorik olarak dünya turu atabilirsin. Ben dünya turu yaptım diyenler için, National Geographic ve dünya gezginleri bir standart oluşturmuş. Yengeç Dönencesi tam 37 bin km. Bunun altındakiler kabul görmüyor. Bu resmî bir durum değil, sadece işin jargonu…”

Ali Çelik - Okan Altan tecrübeli bir otomobil yazarı, eskilerden… 31 ülke temsilcisi bulunan ve otomotiv dünyasının otoritelerinden Auto Best’te ülkemizi tek başına 16 yıldır temsil ediyor. Dünya turu onun ilk değil ama en büyük macerası… Yol arkadaşı Savaş Yılmaz ise 22 yılını profesyonel disiplinde otomobil fotoğrafçılığına adamış, tam bir macera tutkunu. Birlikte çıktıkları dünya turu macerasının diğer kahramanı ise Fiat Egea…   

Okan Abi, nasıl başladı bu serüven?
Bizim meslek grubunun hayalidir biliyorsun, en azından benim için öyle. Fiat Egea’nın ilk lansmanında marka yöneticilerine “Bu araçla dünyanın etrafını dönsem ne dersiniz” diye sordum. Önce çok şaşırdılar ama pozitif yaklaştılar. Düşünsene; Türk malı otomobille dünya turu. Zaten sayılı, onlar da meşhur 4x4’ler… Ardından detaylarını konuşurken bulduk kendimizi.  

Planlama ve başlangıç nasıl oldu?
Önden çekişli, fabrika standartlarında araç için rotaları araştırdım. Coşkun Aral’la konuştum. Madem yapıyoruz, işi zorlaştıralım istedik. Amacım bunun örnek olmasıydı. Uzun dayanıklılık testleri çok yapılıyor ama belli sınırları var. Araştırdım, bizimki dünyada bir ilk olacaktı. Beni oldum olası heyecanlandıran iki sıkı rota var. Rusya, Trans Sibirya ve Meksika’da Carrera Pan Americana rallisinin düzenlendiği yol. İkisini işin içine katarak 13 Ağustos’ta Dereköy sınır kapısından çıkış yaptık. Yunanistan, Varna derken Avrupa sosyetesinin geçtiğimiz yüzyıldaki sayfiye yeri Köstence’ye geldik. Gerçekten müthiş bir yermiş. Sonra Romanya. Ukrayna’ya geçmek için Moldovya’ya kadar gittik. 600 km’den fazla sınırları bitişik, aralarında Tuna havzası var ama iki taraf da köprü yapmamış. Ukrayna’ya girince savaş havası kendini hissettirdi, tanklar ve askerî konvoyların arasından geçerken Türk olduğumuzu öğrenenler bize çok sıcak davrandı. Yolları çok berbat, bizi yavaşlattı, ardından Odesa’ya geldik. Burada telefonlar çalışmadı, elektrikler de kesik… Kiev’de işler biraz normale döndü. Rusya sınırında gümrük ve vize işlemleri 15 saat sürdü. Artık önümüzde 11 bin kilometre ve 2 hafta vardı. Bunun bizim için anlamıysa; hızlı git, az uyu, çabuk ye… 

Trans Sibirya bu noktada başladı sanırım? 
Evet, bu rota otomobil ve motor hastalarının ilgi noktası. Bitirip yakasına apoleti takanların ortalaması altı ay civarında. Niyetimiz ‘80 günde devriâlem’ ya, vakit sıkıntısından 180 km hızla gittiğim noktalar oldu. Nihayet beyaz fokların yaşadığı, tatlı su gölü Baykal’a ulaştık. Burası kışın -50 derece civarında. Bu arada geçtiğimiz yollarda çok cami gördük. Yeni camiler de var, 100 yıllık olanlar da... Oralarda hatırı sayılır sayıda Müslüman yaşıyor. Sibirya ormanlarından hiç çıkmadan 8 gün boyunca, 170 km hız ortalamasıyla günlük 11 saat araç kullandım. Dünyadaki tek bayraksız ülke Mançurya’ya geldiğimizde ancak nefes alabildik. Önce Çin, sonra Rusya, Japonya, tekrar Ruslar derken rahat vermemişler, kendi bayrakları altında ezmişler. Sonunda Vladivostok, Rusya’nın doğudaki son noktası. Şehirde iki köprünün isimleri ilginç; Haliç (Golden Horn) ve Boğaziçi Köprüsü (Bosphours). 
133 günde devriâlem
LİTERATÜRE GİRDİ
Japonya tarihine geçtik

“Daha önce Türk malı bir araç Japon gümrüğüne giriş yapmamış. Bunun için mevzuat yazdırdık. Bizden sonra girenler artık rahat eder...”
Türk malı otomobil olarak Japonya’ya ilk giren Bursalı Egea oldu. Bu durumu gümrük işlemlerinde öğrendim, emsal olmadığı için mevzuat boşluğuna takıldık. Araç incelendi, raporlar yazıldı ve Japon literatürüne girdi. Bizden sonra gidenlerin işi kolay. Japonya’da trafik ters, bizim telefonlar, navigasyon, GPS çöktü, sistemleri bütün dünyadan farklı. Muhteşem ama çok pahalı Japonya. Şehir içindeki 10 km’yi 1 saatte alıyorsun. Ücretli yollar iyi alternatif ama gidersen sakın girme. Yanlışlıkla girip 250 metre sonra çıktık, 13 bin yen yani 13 dolar aldılar. 100 km’lik mesafe 270 dolar tutuyor. Kredi kartı da geçmiyor, illa nakit olacak. Neyse, Yokohama’dan aracı gemiye yükledik...             
Meksika’da tekrar gümrüğe takıldık, tam 11 gün. Fransız yazar Jules Verne, Arzın Merkezine Seyahat, 20 Bin Fersah, Aya Seyahat kitaplarıyla birçok bilim adamına, 80 Günde Devriâlem’le bize ilham vermişti. Nereden bilsin gümrüklerin bu kadar problemli olacağını! 
Amerikan sineması Meksika konusunda bizi çok kandırmış; her yer tropikal yeşillik ve papağan. Mayalar işi biliyormuş, güzel yer seçmişler. Adamların doğru düzgün yolları yok Ali. Olan da hız tümseklerinden geçilmiyor. Bu arada sahte gümrük kapıları varmış. Meksika bayrağını ve İspanyolca uyarı levhaları dikip durduruyorlar, pasaport istiyorlar. 5-10 bin dolara anca kurtarıyorsun işi. Neyse ki bizi önceden uyardılar, tuzağa düşmedik. Meksika’da Fiat Egea’nın kardeşi Dodge Neon ile buluştuk. Biliyorsun, Bursa TOFAŞ fabrikasında aynı platformda üretiliyor ve Amerikan markasıyla bu coğrafyaya gönderiliyor. Ne günlerden nerelere geldik! Carrera Pan Americana rotasını bitirip limanda aracı gemiye yüklerken buraya ismini veren rallinin başlamasına maalesef bir hafta kalmıştı. Başka sefere artık… 
Japonya’dan Meksika’ya 11 bin km’lik Pasifik geçişimiz 20 gün sürmüştü. Meksika’dan İngiltere’ye 6 bin km’lik Atlantik geçişi ise 40 gün. Gemi dolmuş gibi her limanda indir bindir yapıyormuş. İngiltere’de Egea, Tipo ismiyle dolaşıyor, gümrükte yine sıkıntı çıktı. Bursa’dan çıkarken yanıma aldığım Tipo amblemini taktım, olay çözüldü. Avrupa rotamızda plakadan tanıyanlar hep aynı şeyi sordu; “Bursa’dan mı geliyorsunuz?” Dünya turunda tersten geldiğimizi söylesek de çoğu inanmadı sanırım. Ve sonunda başardık!.. Bugüne kadar gerçekleştirilmiş en uzun dayanıklılık testini tamamladık. Üstelik hiç zorlanmadan, çizik almadan, kaza veya teknik bir arıza yaşamadan!.. 
133 günde devriâlem
Auto Best kimliğinle araç hakkındaki yorumun nedir? 

Araştırdığında göreceksin ki, dünyayı dönen araçlar ya iki teker ya dört çeker. Önden çeker araçla sadece birkaç kayıt var, onlar da yıllar sürmüş. Maalesef bilinçaltımıza yerleşmiş bir yerli otomobil profili var. “Off Road” demek yol dışı demek, tam 4 bin km dünyanın çeşitli coğrafyalarında ve farklı hava şartlarında off road gittik. Sanıyorum kimse kendi aracını bu şartlarda bizim gibi kullanmaz. En azından ben kendi aracımı bu kadar zorlamazdım. Sadece 1 kere servise girdik ve yağ değiştirdik. İki kere lastik patladı, Egea da biz de anlımızın akıyla bu testi bitirdik. Otomotiv konusunda milliyetçiyim, Türk mühendislerce planlanmış, bizim topraklarımızda üretilmiş bir araç. İtalya başta olmak üzere birçok ülkede satış rekorları kırdı ve 2016’da Avrupa’da yılın otomobili seçildi. Dünya turunda da bunları hak ettiğini ispatladı. Yurt dışından birçok gazete ve otomobil dergisi röportaj için arıyor ve bunu soruyor. Ali, biz artık Alman otomobilleri kadar dayanıklı araçlar üretiyoruz. Bunu mesleki ve şahsi etiğimi kullanarak söylüyorum. 
133 günde devriâlem
Dünyanın en uzun dayanıklılık testi
- 22 ülke - 122 şehir geçildi…
- 133 gün sürdü…
- 41 bin km’de 1,7 ton yakıt.
- Ortalama 7,1 litre tüketim. 
- 52 gün ve 400 saat sürüş. 
- 81 gün gemi ve gümrük süresi. 
- 84 gece otel konaklaması. 
- 300 fincandan fazla kahve. :) 
133 günde devriâlem

 

 

Düzenleyen:  - Ekonomi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...