Slovenya Cumhurbaşkanı Pahor: 'Türkiye'nin AB çabalarını destekliyoruz'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Slovenya ziyareti öncesinde AA'ya açıklamada bulunan Pahor, iki ülke arasındaki ilişkileri, Türkiye'nin AB üyelik sürecini ve Batı Balkanlar'daki gelişmeleri değerlendirdi.
Slovenya'nın, Türkiye'nin AB üyeliğini desteklediğini belirten Pahor, on yıllar süren ertelemelerin ardından müzakerelerde ilk faslın açılmasından memnuniyet duyduklarını ifade etti.
Pahor, Türkiye, Ukrayna ya da diğer devletlerin AB üyeliği konusunda, birliğe üye ülkeler arasında gelecekte bir görüş ayrılığı yaşanması durumunda, söz konusu ülkelere özel bir statü verilmesi üzerine de düşünülebileceğini belirterek, "Bu konu şimdiye kadar düşünülmedi. İki tarafın da çıkarı olursa, belki gelecek yeni fırsatları beraberinde getirir" dedi.
Slovenya olarak Türkiye'nin AB üyeliği çabalarını desteklediklerini belirten Pahor, "Eğer iki tarafın da çıkarına olacaksa, belki zaman ve çeşitli diğer nedenlerden dolayı, Sui Generis (Kendine Özgü) Statüsü üzerine düşünmek faydalı olacaktır. O zaman, tabi bu benim görüşüm, Slovenya da bu yönde tutum izlerdi" ifadesini kullandı.
Pahor, Türkiye'nin Balkanlar'daki barış ve istikrar için nasıl bir rol üstlenebileceğine ilişkin, şunları kaydetti:
"Formalite açısından bu AB üyeliği için gerekli değil. Türkiye dostu olan benim için, Türkiye'nin stratejik müttefiki Slovenya ve Slovenya'nın stratejik müttefiki Türkiye için önemli olan, büyük bir bölgesel güç konumundaki Türkiye'nin, ekonomik, toplumsal ve diğer politikalar açısından Avrupa ile uyumlu olma isteğidir. Cumhurbaşkanı Erdoğan ile başbakanlığı döneminde, Türkiye'nin Brdo Süreci'ne katılımı ihtimali üzerine konuşmuştuk. Türkiye'nin Brdo Süreci'ne katılımının bölge için iyi olacağını düşünüyorum."
- "Siyasi ilişkilerimiz harika"
Türkiye ile Slovenya arasındaki ilişkilerden son derece memnun olduğunu ifade eden Pahor, iki ülke arasındaki siyasi ilişkileri "harika" olarak nitelendirdi.
Pahor, "Aramızda imzalanmış stratejik ortaklık bulunuyor. Bu Slovenya'nın sıklıkla yaptığı bir şey değil. Ayrıca iyi bir ekonomik işbirliğine de sahibiz ancak iki ülke de bu işbirliğinin daha ileri götürülebileceği konusunda hemfikir. Cumhurbaşkanı Erdoğan Slovenya'ya beraberinde güçlü bir iş adamı heyeti ile geliyor. Üçüncü pazarlarda ortak işbirliği için de imkan var. Slovenya'nın Türkiye ile dostane ilişkilere sahip olması son derece önemli. Bazı konularda farklı bakış açılarına sahibiz ancak bu iki devletin ve iki halkın ilişkilerini güçlendirmesi arzusuna engel değil" ifadesini kullandı.
Slovenya ziyaretinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a dört bakanın eşlik edeceğini söyleyen Pahor, imzalanacak anlaşmalarla ekonomik işbirliğinin daha da güçleneceğine inandığını kaydetti.
Pahor, Türkiye ekonomisi büyürken Slovenya'nın ekonomik kriz içinde olduğunu ve bunun karşılıklı ticaret hacmini olumsuz etkilediğini belirterek, "Şimdilerde Slovenya iyileşiyor. Slovenya'da Türk yatırımları mevcut. Biz de her geçen gün Türk iş sahalarında yatırımlarımızla daha etkili olacağız" diye konuştu.
- Batı Balkanlar'ın tek alternatifi AB
Pahor, Batı Balkan ülkelerinin AB üyeliğinde başka alternatifleri olmadığını vurgulayarak, "Buna karar vermek benim işim değil ancak bana göre, bu ülkelerin AB üyeliğinde başka alternatifi yok" dedi.
Batı Balkanlar'daki barış ve güvenliğin, tüm Avrupa için önemli olduğuna işaret eden Pahor, Slovenya'nın başta Bosna Hersek olmak üzere, tüm Batı Balkan ülkelerinin AB üyelik sürecine destek olmaya devam edeceğini ifade etti.
Pahor, AB arabuluculuğunda Brüksel'de düzenlenen Belgrad-Priştine diyalog sürecinin önemine işaret ederek, Sırbistan ile Kosova arasındaki ilişkilerin Batı Balkanlar'ın istikrarı açısında son derece önemli olduğunu söyledi.
Belgrad ve Priştine yönetimleri arasındaki diyalog sürecinin, Sırbistan'ın müzakerelere başlamasıyla sonuçlandığına dikkati çeken Pahor, "Tek doğru yolun diyalog olduğunu düşünüyorum" şeklinde konuştu.
Pahor, AB'ye üyelik kriterlerinin "sıkılaştığını" ve birliğe üye olmak isteyen ülkelerden artık daha çok şey beklendiğini ifade ederek, bunun güvenlik nedeniyle olduğunu söyledi.
Son dönemde bölgenin en çok konuşulan konusu olan kaçak göçmenler sorununa ve "daha iyi bir yaşam umuduyla" AB ülkelerine göç eden Kosova vatandaşlarına da değinen Pahor, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Her şeyden önce, AB ve NATO üyeliği için aranan tüm reformların tek isteği insanların evlerinde kalmalarını sağlamak, kaçak göçmen sorununu ortadan kaldırmak. Ekonomik nedenlerden dolayı göç, her zaman var olacaktır. AB içinde de göç var, bu yüzden sınırlar siliniyor. Önemli olan göçmenlerin sayısını azaltmak. Bu konuda, dayanışma içinde olmak gerek. Afrika, Ortadoğu ve Ukrayna'daki çatışmalar nedeniyle Avrupa politikası yeninde göçmen dalgaları ile yüzleşmek zorunda. Bu sorunun sadece bir ülkenin omuzlarına yüklenmesi doğru da değil, dürüst de. Slovenya da bu sürecin içinde olacaktır."