Ayşe Esra Karadağ

Avrupa denilince algılar, yüksek standartlarda yaşamakla sınırlı tutuluyor.

Biraz ilmin ve ilim sahibi olmanın dedikodusunu yapalım dedik. Karşımıza bir şiir çıktı.

Bir devletin var oluşunun önemi kadar yıkılışı da büyük önem arz eder.

Her olay bir düğümdür hayatta. Düğümler düğümleri bağlar, bir düğüm diğerini tutar.

İnsan yaradılışı gereği bir uyum telaşı içerisindedir.

Zaman ve kavramlar; hayatımızda birbirini bazen yenileyen, bazen ise eskiten iki unsurdur.

Batıdan Doğan Güneş ve Kıyamet Alameti

Dünya bir yalan, Âdem ile Havva'dan kalan...Fani her şeyin başlangıcı, her kötü şeyin, yani dünyanın... Ondan önce yoktu riya, kıskançlık yoktu.

Okuduğum ve gülümsememe sebep olan bir haberi paylaşmak istiyorum sizlerle.

Aristoteles'e göre insan düşünen bir hayvandır. Ancak devamında şunu da ekler: "İnsanları tanıdıkça hayvanlara saygı duyuyorum."

"Def-i mefasid, celb-i menafiden evladır." (Mecelle) Haddim olmasa da, bu hafta Mecelle ile başladım söze. Mecelle, son dönem Osmanlısının medeni kanunu olarak bilinir. Ancak birilerine sorsak, 17 Şubat 1926'dan önce bir Medeni Kanun olmadığını anlatabilirler bize... Şimdilik bunu geçelim.

Reklam, milattan önceki zamanlardan beri insanların ticari ihtiyacı olmuştur. İlk olarak çığırtkanlarla başlayan bu merak, günümüzde de kimi mecralarda bu boyutuyla devam etmektedir.

''Pek rengine aldanma felek eski felektir. Zîrâ feleğin meşreb-i nâ-sâzı dönektir...''

Her şeyin boyut değiştirdiği gibi, mutluluğun da boyut değiştirmiş halidir: "Desinler Mutluluğu"... Bu boyut değiştirmeye en güzel ispatlardan birisi şudur: Kime sorsanız hayalidir; küçük şirin bir kasabada, sakin sessiz bir hayat sürüp, kendine yetecek iaşeyi kazanmak ve mutlu olmak. Ah ile başlayıp, bu ve benzeri bir hayalinden size bahseden insanı kolundan tutup, hadi gel öyle bir yer buldum gidelim dediğinizde gelmek istemez.

Şeyh Sadi Şirazi'nin insan tarifidir; "Yek katre-i hunest ve hezar endişe"... Yani insan bir damla kan pıhtısı ve binbir endişedir...

Son zamanların en gözde takıntı ve zorlamalarından birisidir; "cool olmak"...

"Aramakla bulunmaz, bulanlarsa arayanlardır." Cüneyd-i Bağdadi hazretlerinin bu güzel sözü aslında çok önemli noktalara dikkat çeker.

Deyimlere bakılırsa eskiden armutlar dibine düşermiş. Şimdi GDO'lu olduklarından olsa gerek, biraz ötelere, her armut başka bir cins ağacın dibine düşüyor. Ya da bilmiyorum, daha bilimsel(!) bir açıklaması olabilir mi?!.

Deyimlere bakılırsa eskiden armutlar dibine düşermiş. Şimdi GDO'lu olduklarından olsa gerek, biraz ötelere, her armut başka bir cins ağacın dibine düşüyor. Ya da bilmiyorum, daha bilimsel(!) bir açıklaması olabilir mi?!.

Malum mevsim sonbahar... Bir yağmur yağar bir güneş açar. Hâl böyleyken her iki durum da yadırganmamalı aslında.