‘Altın’da kalmak!

A -
A +

Geçen hafta bayram tatili sebebiyle iç piyasalar 3,5 gün kapalıydı. Küresel piyasalarda ise özellikle altın fiyatlarında yaşanan gelişmeler öne çıktı. Ons altın hafta boyunca yükselişini sürdürdü. Cuma günü 2.431 dolarla tüm zamanların en yüksek seviyesini gördü. Ardından ABD piyasaları açıldığında 2.328 dolara kadar, 100 dolarlık sert bir geri çekilme yaşandı. Hafta kapanışı ise 2.344 dolardan gerçekleşti.

 

Ons altın fiyatlamaları dolar cinsinden gerçekleştiği ve ikisi arasında ters korelasyon bağı bulunduğu için, öncelikle şunları hatırlamakta fayda var:

 

-ABD’de tahvil faizleri yükselişe geçerse, ons altın düşer.

 

-Dolar endeksi (DXY) yükselişe geçerse, ons altın düşer.

 

-ABD Merkez Bankasının (FED), politika faizini; artırmasını, yüksek tutmasını veya indirmemesini gerektiren ekonomik veriler geldiğinde ons altın düşer.

 

Son iki haftada ne oldu:

 

-ABD’de on yıllık tahvil faizi 4,21’den 4,59’a ve iki yıllık tahvil faizi 4,62’den 5,00’e doğru atak yaptı.

 

-Dolar endeksi 104,00 sınırından 106,00’ya doğru hareketlendi.

 

-ABD’de mart ayı tarım dışı istihdamı 303 bin kişi artarak, 214 bin olan beklentinin oldukça üzerinde gerçekleşti. Yine mart ayı TÜFE rakamı da yıllık bazda %3,5 artışla, %3,4 olan beklentiyi aştı. Yani FED’in faiz indirimi için dikkate aldığı iki kritik veri de güven vermedi.

 

Formül ve rakamlar böyle iken ons altın ne yaptı? Nisan ayına 2.232 dolardan başladı ve iki haftada 2.431 dolara kadar yükseldi. Yani güçlü dolara işaret eden bütün göstergelere rağmen ons altın fiyatı yukarı tırmandı. Sebep olarak her ne kadar jeopolitik riskler ve Çin başta olmak üzere merkez bankalarının artan fiziki alımları gösterilse de ons altının dolarla olan bağlarının bu derece kopması çok normal değildi. Nitekim cuma akşam saatlerinde sert geri çekilme gerçekleşti. Gelinen noktada;

 

1-FED’in, bu yıl daha az sayıda faiz indireceğine dair beklentiler artmaya başladı. Geçen ay 3 adet olan faiz indirimi beklentisi, 2 adede doğru düşme eğiliminde…

 

2-Yine FED’in politika faizini, daha uzun süre %5,50 seviyesinde tutacağına dair öngörüler ağırlık kazanmaya başladı.

 

Her iki beklenti de altın fiyatları için “frenleyici” görev gördü. Bu durumda altın yatırımcısının Orta Doğu ya da Asya kadar, daha dikkatli şekilde ABD doları tarafındaki gelişmelere de dikkat etmesi gerekecek.

 

Bu arada gram altın da serbest piyasada cuma akşamı 2.529 TL ile rekor kırdı. Daha sonra onstaki gerilemeyle birlikte tekrar 2.439 TL civarlarına geri çekildi.

 

Peki elimizde neler var? FED’in sonunda ve bir şekilde faiz indireceğine dair beklenti var olduğu ve hâlihazırda altını yükselten diğer gelişmeler de canlılığını koruduğu için düşüşler de sınırlı kalabilir. Dolar/TL tarafında ise 32,00 TL’nin altında “kalıcılık” öngörülmediği dikkate alınırsa; altında bu tarz düşüşlerde portföyün bir kısmıyla, orta ve uzun vadeli düşünmek şartıyla, “kademeli” şekilde fırsat kollamak daha doğru bir strateji olabilir.

 

Altın, toplumumuzda sadece TCMB’nin değil hane halklarının da rezervi ve güvenli limanı olduğuna göre… Onu satmak ancak yerine konut ve araç gibi başka bir ihtiyaç koyulacağı zaman düşünülebilir, öyle de oluyor zaten.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.