Vize engeli memleket meselesi olmadan...

Sesli Dinle
A -
A +
Batılı ülkelerle yaşanan vize sorunu çok büyük. Henüz çoğumuz fark etmedik. Sadece turistik amaçla seyahat etmeye engel durum sebebiyle sıkça dillendiriliyor ama yaklaşık 2 yıldır yavaş yavaş büyüyen bir sorun yumağı hâline geldi. Geçtiğimiz günlerde Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Firuz Bağlıkaya 2022'de yüzde 15 olan Schengen ret oranının bu yıl yüzde 50'yi bulduğunu açıklamıştı. Evet, Firuz Bey turizm hareketliliğine etkisi bakımından değerlendirdi vize problemini ama asıl büyük dezavantajının ticarette olacağı gün gibi ortada...
 
Birincisi, fuarlar kilitleniyor. Geçtiğimiz günlerde ziyaretimize gelen İstanbul Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçı Birliği (İHBİR) Başkanı Kazım Taycı "Almanya'da dev gıda fuarına birçok üyemiz katıldı. Ancak stant alıp katılım sağlayan birçok üyemizin ekibi vize alamadığı için stantlar atıl kaldı. Bu sadece sektörümüzün değil, birçok ihracatçı birliğinin de sıkıntısı. Bu sıkıntı her geç en gün artıyor. Yakında ihracat rakamlarımızda da etkisi görülecek. Durum tehlikeli bir hâl alıyor" diye anlattı durumu. Dış Ticarete Yön Verenler Derneği (DIŞYÖNDER) Başkanı Dr. Hakan Çınar da kısa bir süre önce Münih'teki Lojistik Fuarında aynı sıkıntının yaşandığını, birçok şirket çalışanının vize alamadığı için fuara gidemediğini anlattı ve ekledi: "Vize meselesi memleket meselesine dönüşüyor..."
 
Ürünü tanıtamadan satmak imkânsız elbette ama, diyelim ki bir şekilde pazar buldunuz, anlaşmayı yaptınız ama gönderemedikten sonra neye yarar? İhracatçı malını gönderemiyor, çünkü tır şoförleri vize alamıyor. Zaten ücretler sebebiyle birçok tır şoförü meslekten çekilmiş, sıkıntı başlamıştı. Vize sorunu tuz-biber oldu, mallar taşınamaz hâle geldi.
 
Peki, özellikle Avrupa neden vize konusunu bu hâle getirdi?
 
Aslında mesele tamamen Türk insanı ile ilgili değil. Kalifiye eleman konusunda Türkiye'den talepte bulunan, özellikle mühendis, doktor ve hemşire gibi meslek gruplarını ülkesine davet eden bir Almanya özellikle; sınırı böyle kalın çizgilerle çizmez diye düşünüyorum.
Avrupa'nın asıl korkusu göçmen kaçakçılığı konusunda... Çünkü insan kaçakçıları, özellikle sorunlu bölgelerdeki insanların bütün umutlarını paraya dönüştürme konusunda el birliği etmişçesine çalışıyor. Avrupa ülkeleri de en azından vizelerle kendilerini göçmen akınından korumaya çalışıyor. Onların kendilerince sebepleri olabilir ama bizim büyümemize büyük katkı sağlayan, istihdamın, millî gelirin en önemli unsurlarından olan üretim ve ihracat için bu sorunu çözmemiz gerekiyor. Türkiye ekonomisinin zorluklarla boğuştuğu bu dönemde, hem mevcut pazarları korumak, hem de yıllardır izlenen dış siyaset sebebiyle açılan yeni pazarlarda daha büyük pay alabilmek için hizmet pasaportu uygulaması veya ülkelerle irtibat başta olmak üzere tüm yollar acilen zorlanmalı... Türk sanayisinin esnek ve hızlı üretimin yanı sıra 'hızlı teslim' gibi büyük avantajını kaybetme lüksü yok!..
 
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.