Mursi Mısır'da ezber bozdu...

A -
A +

Evet, galiba Mısır'da esas devrim daha yeni başlıyor! 1952'deki askerî darbeden bu yana ilk defa seçilmiş bir sivil cumhurbaşkanı, asker ve askerî vesayet düzeni üzerinde otorite kuruyor. Mısır Cumhurbaşkanı, bir askerî darbe beklentisinin yaygın kanaat haline geldiği bir dönemde, karşı hamle yaparak; Mısırı fiilen yöneten Yüksek Askerî Konsey Başkanı Mareşal Muhammed Tantavi, Genelkurmay Başkanı Sami Anan ve Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri Komutanlarını emekliye sevk ederek, yerlerine yeni atamalar yaptı. Oysa geçtiğimiz 18 Haziran günü, yani Mursi'nin cumhurbaşkanı seçildiğine dair açıklamanın yapılmasına saatler kala, Askerî Konsey; onun kolunu kanadını kırma anlamına gelen bir dizi karar almıştı. Bu tam anlamıyla bir şok, daha doğru ifade ile "Kibarca bir askerî darbe" idi!.. Zira, daha yedi ay önce seçilen Mısır Parlamentosu, bağımsız adayların seçimindeki usulsüzlük iddiasıyla, askeriyenin etkisindeki Anayasa Mahkemesi tarafından feshedildi. Askerî Konsey de, geçici anayasaya hükümler ekleyerek; yasama yetkisini, devlet ve savunma bütçesini yapmayı, ordu ile ilgili tayin, terfi ve bütün önemli kararları almayı; kalıcı yeni anayasayı yapacak yüz kişilik heyetin üyelerini belirlemeyi, kısacası cumhurbaşkanını tamamen fonksiyonsuz bırakan statüyü ilan etti. Buna göre cumhurbaşkanı, Askerî Konseyin onayı olmadan savaş ilan edemeyecek, iç karışıklık durumunda askerî müdahale kararı veremeyecek, sadece talep edebilecekti. Müdahale kararını Askerî Konsey verecekti... İşte bu şartlar altında göreve başladı Muhammed Mursi... Meclis olmadığı için, Anayasa Mahkemesi heyetinin önünde and içti. Başkan Mursi etrafına örülen çemberi kırmak için, önce münfesih Meclisi toplantıya çağırdı. Ancak hukuki tartışmalar ve Konseyin itirazları sebebiyle bu alanda geri adım attı. Belirsizlik sürdükçe, Mısır'da tartışmalarla birlikte endişeler de büyüyordu. Bir askerî darbe ihtimali, giderek daha fazla güç kazanır gibiydi. Bu arada ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton Mısır'a giderek, bu ülkenin yeni yönetimi ile iş birliği yapacaklarını ilan etti. Diğer taraftan Sina Yarımadasında, Gazze ve İsrail sınırının güvenliğinden sorumlu 16 tane hudut muhafızının öldürülmesi, belki de Mursi'nin eline altın fırsatı sunuverdi. Bu sebeple bölgedeki komutan ile istihbarat şefini görevden alan Mursi, siyaset yapmaktan esas görevini layıkıyla ifa edemez duruma gelen askeriyenin tepesini, esaslı bir kararla değiştiriverdi. Mısır Cumhurbaşkanı, bu budamayı yapabilmek için, öncelikle Askerî Konseyin sivil yönetime darbe mahiyetindeki son anayasa değişikliklerini iptal ederek, kendisine otorite kuracak yolu açtı. 1991'den beri aynı görevi sürdüren, Hüsnü Mübarek ve üç hafta önce kuşkulu bir şekilde ABD'de ölen Ömer Süleyman'la birlikte, eski rejimin üçüncü önemli ismi de koltuğundan gitmiş oldu... Her ne kadar Mursi, yeni atamaların bir kısmını Konsey üyeleri arasından yapmak zorunda kalmışsa da, Mısır'da kalıcı sivil halk devriminin önünü açacak bu son gelişme, Arap Baharı ile ilgili ezberleri de bozucu niteliktedir. Tunus'ta başlayan sivilleşme, Mısır ile yoluna devam edebilir. Darısı Suriye'nin başına!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.