Anayasa değişikliği ile ilgili teklif, bugün itibariyle Meclis'e sunulmuş olacak. Bu noktadan itibaren işleyecek süreç, resmî prosedür çerçevesinde ilerleyecek. Şimdiye kadarki tartışmalar, tabir yerinde ise gayriresmî idi. Formel müzakere safhasının oluşması için, değişiklik paketinin, Millî İrade'nin temsil yeri olan Meclis'e ulaşması gerekiyordu. Ancak daha bu safhaya bile gelmeden, muhalefet kanadının bir kısmı, anayasa değişikliğini peşinen mahkum etti... Dünyanın hiçbir yerinde, böyle bir siyasi yaklaşım tasvip görmez. Henüz paketin içeriğini bile görmeden, onu anayasaya aykırı ilan etmek, tek kelime ile absürd bir durumdur!.. Değişiklik taslağı kendilerine iletildikten sonra da, "Kapağını bile kaldırmadık..." türünden beyanlarla; güya muhataplarını hafife almaya çalışmak da, en yumuşak tabirle ciddiyetsizliktir. Birilerinin işine gelmiyor veya birilerinin hoşuna gitmiyor diye, anayasa gibi ülke yönetimi için hayati önem taşıyan bir konuda; laubali tavır sergilemek, bu tür davranışların sahipleri için iyi netice vermez. Yasama organı, asli kurucu iktidar olan "Millî İrade"nin temsilcisi olarak; Anayasayı tamamen veya kısmen değiştirme yetkisini, ciddiyetle ve yerinde kullanmak durumundadır. Burada, yasama organının unsurları olan muhalefetteki siyasi partiler de, en az iktidar kanadı kadar sorumluluk altındadır. Kısacası yan çizmekle, işi hafife almakla; topu taca atmakla veya her seferinde meseleyi mahkemeye taşımakla bu sorumluluktan kurtulunamaz!.. Muhalefet partileri, şayet iddia ettikleri gibi ileride iktidara gelmek istiyorlarsa, bu anayasa değişikliği için, (lehte-aleyhte) ciddi bir katkı yapmak zorundadır. Aksi halde, sandıkta büyük hüsranla karşılaşabilirler... Anayasa değişikliğinin ağırlıklı kısmını, hukuk ve yargı sisteminin yapı ve işleyişi teşkil ediyor. Yüksek yargının canhıraş direnci de bu yüzden! Baksanıza HSYK'ya kalırsa, Adalet Bakanlığı Müsteşarını bir kaşık suda boğacak... Hatta YARSAV da, Adalet Bakanı hakkında suç duyurusunda bulunarak, bu yönde şansını deniyor! Bize kalırsa, CHP ve MHP; anayasa değişikliği konusundaki tavrını yeniden gözden geçirmelidir. Bu meselenin Millet Meclisi'nde büyük bir olgunluk içinde müzakere edilip sonuçlandırılması, hem demokrasimiz hem de siyasi hayatın vazgeçilmez unsurları olan partilerimiz açısından büyük bir kazanım olacaktır. Bu fırsat kaçmamalıdır. Ne değişikliği ötelemekle, ne de sırf Parlamentoda AK Parti çoğunluğu bulunduğundan ötürü, Ortodoks biçimde buna karşı çıkmakla bu ülkeye yararlı bir iş yapılmış olamaz. Halkımız, her kesimden siyasi ciddiyet ve olgunluk bekliyor... Artık söz Mecliste!