Yazan: Moliere / Çevirenler: Melih Cevdet Anday-Erol Güney / Yöneten: Daniel Soulier / Yön. Yard: Arzu Bigat Baril-Melih Düzenli / Dekor-Kostüm: Camille Barnes-Efter Tunç / Işık: Cafer Yiğiter / Rej. Yard: Fatma Yılmaz. Oynayanlar: Engin Benli-Mehmet Serimer-Betül Çobanoğlu-Serhat Tulumluer-Tardu Flordun-Tarık Keskiner-Melih Düzenli-Aydın Sigalı-Esra Bezen Bilgin-Zeliha Çetinkaya-Melih Düzenli-Serkan Keskin-/Zeliha Çetinkaya. Bu oyun, tabii kanımca, yazarın toplumsal taşlamalarından biridir belki de en güzeli.. Hikaye, belirtilmeyen bir çağda, adı pek söylenmeyen bir Avrupa ülkesinde yaşanır.. Olayların hareket noktası, o çağda hükümran olan, burjuva artığı bir delikanlının yaşadığı olaylardır. Düşüncemizi ifade etmeden evvelâ ENKA Vakfını, bu tür girişimlerinden dolayı kutlamak istiyoruz. Ve sonra, böyle yetersiz bir sahnede, aşılması zor güçlüklere rağmen oyunu sahneye koyan Daniel Soulier'i kutlamak gerekir. Oyun gecesi bundan mahrum kaldık. Böyle çok şahıslı, değişken bir düzen içinde yaşanan oyunu yönetmen büyük bir gayret gösterisiyle sahneye koymuş. İzlediğimiz Don Juan bu şartlar altında, sahnenin de, mekânın da yetersizliğine rağmen bir burjuva artığı, aşağılık bir çapkının portresini, çevresindeki "kişilerleri" bir albüm içinde izledik. Don Juan, yakışıklı, uzun boylu, çok çapkın biridir. Onun için saygı, sevgi, dostluk, sadakatın hiçbir anlamı yoktur. Oynayanlar ve reji İlk olarak, Şehir Tiyatrosu büyük aktörlerinden İ. GALİP ARCAN'ın, sonra VEFİK PAŞA'nın ve nihayet MELİH CEVDET ANDAY'ın çevirisiyle oynanmış. Ne yazık ki, göremedik, Don Juan'ı oynayan Engin Benli bu kimliğe son derece uygun fizikî yapısıyla, çok iyi olabilmek için mücadele etti. Yetersiz, anlamsız bir dekor içinde, Don Juan'la evvela kendisi mücadele etti. Ve ancak bu ölçüde başarılı olabildi. Kostüm ve dekorun şart olduğu bu tür oyunda monolog söyler gibi oynadı. Tekrar edelim.. Böylesine yetersiz bir dekor ve yetersiz kostüm için ne ölçüde heyecan duyulursa, genç aktör de aynı duyguları yaşadı. Bütün sanatçılar, bir noktaya gelebilmek için çırpındılar. Kanımızca en başarılı sanatçı Don Juan'ın sadık uşağı SGNAREZER rolünde mükemmel bir potre çizen MEHMET SERİMER'di. Korkak, zayıf, çekingen ama bütün olumsuzluklara, bütün aykırı gelen olaylar dizisine rağmen mutlak başarılıydı. Kanımızca Molier'in, inanç, duygu ve yorumlarını hicvetti. Hiçbir özelliği olmayan, korkak, efendisinin istek ve emirleri hangi yönde olursa olsun buna uyan uşak, kendi ölçüleri içinde CENAB-I ALLAH'ın gazabından sakınır. İşte Mehmet Serimer bu çelişkiyi çok yaşattı. Dekor yok gibiydi; olmasına da imkân yoktu. Bu ölçüde dar bir mekanda dekoratörler bütün olumsuz şartlara rağmen bir şeyler yapmağa gayret ettiler. Ve gene saygıyla karşılandı. Bütün ekibi kutlarız.