Ne kazandın?

Sesli Dinle
A -
A +
Türkiye’de finansal okuryazarlık düzeyi hâlâ istenilen seviyelerde değilken, finansal piyasa yatırımcısında yaygın görülen iki özelliğe dikkat çekmek istiyorum:
 
1-) Finansal enstrümanları en dipten alıp da en zirveden satmak gibi bir eğilim peşinde koşmak.
 
2-) Yükselen piyasada da kaybetmeyi başarıp(!), bu sebeple küsüp geri çekilmek.
 
Borsa İstanbul’da son 1,5 ayda, geçmişte nadir görülen hareketler yaşanıyor. BİST30’a dahil hisse senetlerinin bile bu süreçte %60 üzerinde primlendiği dönemden geçtik.

NEREDE KONUMLANDIN?

Şimdi soralım; bu süreçte trene en baştan binenler olmuş mudur? Orta vagonlardan dahil olanlar, zirve seviyelere yakın yerlerden girenler, hiç hisse alamayan ve hâlâ seçim öncesi o en düşük fiyat özlemiyle nakitte bekleyenler, hisse taşıyıp da belli bir kâr ile satanlar, ara realizasyonda panikleyip bu piyasada zararla satış yapanlar, aldığı hisse az yükselen, hiç yükselmeyen hatta düşen, bu sebeple sinir harbi yaşayanlar var mıdır? Her bir sorunun karşılığı olmakla birlikte hepsine ortak cevap gerekirse…
Ne kazandın?

NASIL BİR YATIRIMCISIN?

Öncelikle kendine sor; “Ben nasıl bir yatırımcıyım?” Vade olarak; kısa, orta ya da uzun vadeci... Risk analizi olarak; riski seven (agresif), riski sevmeyen (defansif) ya da kontrollü riski seven… Birikim olarak; ne kadar paran var ve ne kadarını finansal piyasa yatırımlarında kullanabilirsin?
 
Kısa vadeci isen al-sat yapacaksın. Orta vadeci isen maliyet kontrollü hisse-nakit dengesinde ilerleyeceksin. Uzun vadeci isen biriktireceksin, temettüsünü yiyeceksin…
 
Riski seviyorsan ağırlığı borsaya vereceksin; sevmiyorsan KKM, altın, mevduat gibi alanlara kayacaksın; kontrollü riskten yana isen kaleye KKM, defansa mevduat, orta sahaya altın ve hücuma hisse koyacaksın.
Ne kadar paran olduğunu sen biliyorsun, bunun ne kadarına ihtiyaç duymayacaksın? Yatırımın, çeşitli riskleri barındıracağı için “ihtiyacın olmayacak miktar” burada çok önemli. Böylece “beklenmedik” piyasa şartlarında “bekleme” opsiyonunu kendine verebilirsin.
 
Bütün bu soruları cevaplandırdıktan sonra; en azından “dipten alıp zirveden satmaya çalışan” ya da “küsen” olmayacağını düşünüyorum.

BAKIN KİM NE YAPTI?

Seçim sonrası dönemi kapsayan 26 Mayıs-7 Temmuz haftaları arasında kim ne yaptı, biraz oraya da bakarak piyasayı anlamaya çalışalım.
 
>Yurt Dışı Yerleşiklerin hisse senedi portföyü; 21,5 milyon dolardan 24,3 milyon dolar sınırına yaklaşmış. Yani yabancı yatırımcı BİST'e dönüş yapıyor.
 
>Yurt İçi Yerleşiklerin DTH tutarları; 176 milyar dolar sınırından 168,63 milyar dolara gerilemiş. Yani yerli yatırımcı, dövizdeki yükselişi satış yaparak değerlendirmiş.
 
>Kur Korumalı Mevduat hesaplarındaki miktar; 2,498 trilyon liradan 2,846 trilyon liraya yükselmiş. Yani dövizdeki hareketten endişe duyup, bir miktar defans yapanlar da var.
 
> TCMB'nin net uluslararası rezervleri; -4,4 milyar dolar sınırından 13 milyar dolar üzerine çıkmış. Yani TCMB, rezervlerini güçlendiriyor. Bu da piyasa için güven verici bir işaret.

NELERE DİKKAT EDECEĞİZ?

> 17-19 Temmuz tarihleri arasında gerçekleşmesi beklenen S. Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri ziyaretleri…
 
> 20 Temmuz’da gerçekleşecek Para Politikası Kurulu Toplantısı ve seçimin ardından gelecek ikinci TCMB faiz kararı…
 
> 21 Temmuz'da açıklanmaya başlanacak ikinci çeyrek şirket bilançoları…
Açıkçası ben yukarıdaki her 3 gündem maddesinden de piyasaların seveceği neticeler bekliyorum. Zaten borsaya gelen alımlar ve kâr satışlarındaki isteksizlik de bunun göstergesi.

TEKNİK SEVİYELER

BİST100 endeksinde 6230 seviyesini önemsiyorum. Bu seviye korundukça, yükseliş ivmesinin devamını beklerim. İhlaller halinde 6100-6200 bandını destek olarak izlerim. Yukarıda ise 6500-6580 bandı bir “mola noktası” olabilir. Önden koşan Otomotiv, Havacılık, Perakende sektör hisselerinin dinlendiğini; hisse değişiminin yaşandığını ve konjonktürün destek verdiği Bankacılık ile Enerji sektörünün öne çıktığını gözlemledik. İyi primlenmeler yaşandı, kısa vadede “temkinli-iyimser” olmakta fayda var. Birçok hissenin TL bazlı zirvede ya da zirvelere yakın olduğu bu dönemde; dolar bazlı fiyatlara ve bir önceki (TL bazlı) zirveler sonrası oluşan FİBO 161,8-FİBO 261,8 seviyelerine bakmanızı öneririm. Endeks yükseldikçe kısa vadeli getiri oranlarının daralacağını da unutmayalım. Bu hafta sizlerle seçim sonrası döneme dair bazı performansları paylaşıyorum. Bakın bakalım, siz neredesiniz?
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.