Süper Lig'den geride kalanlar
Süper Lig'de bu sezon oynanan maçların kalitesi ve heyecanı sporseverleri fazlasıyla mutlu etti diyebiliriz. Böyle bir ligde oynayan futbolculardan kurulu Milli Takımımız'ın Dünya Kupası'na katılmaya hak kazanması yaşatılanların en güzeli olsa gerek. G.Saray'ın şampiyonluğu, F.Bahçe'nin ikinciliği Türk futbolundaki bu rekabeti Şampiyonlar Ligi'ne taşıdı. Türkiye Kupası şampiyonu Kocaeli ile, Beşiktaş, A.Gücü ve Denizli'nin başarıları UEFA Kupası'nda da devam eder inşallah. Bir alt kümeye düşen Y.Yozgat, Ç.Rize ve Antalya takımlarının ortaya koydukları güzel futbolu seyredenler uzun yıllar unutamayacak herhalde... Dereceye giren ve giremeyen bütün takımlarımızı tebrik ediyorum. Hakemlerimiz ve onları yöneten MHK'ya gelince; hakemler çok eleştirildi ve çok tartışıldı ama gerçekleri de unutmamak lâzım. Futbol kalitesi ve heyecanı yüksek olan ligimizdeki bu maçları sevabıyla günahıyla bu insanlar idare etti. Müsabakaları zor şartlarda yönettikleri unutulmamalı. Onların da sahada alın terleri var. Haklarını teslim etmeli ve teşekkür etmeli. MHK için çok şeyler söylendi. Bülent Yavuz ve ekibi her hafta ayrı bir olayla gündeme oturdu. Saymakla bitmez... Dünya Kupası'nda hakemimiz yok. Üst seviyedeki hakemlerin çete-şike iddialarıyla adliyelik olması ve tutuklanması olayları Bülent Yavuz ve ekibi döneminde yaşandı. Daha neler neler... Hakemlerin başarısı MHK'ya bağlı olduğundan olumsuzlukları yaşatan bu yöneticileri çok iyi sorgulamalı ki; şaibeli lig iddiaları bir daha yaşanmasın. Son haftaya gelince; G.Saray-Y.Yozgat müsabakasını başarıyla yöneten Murat Ilgaz ile G.Antep-Beşiktaş maçında görev verilen Kadir Tozlu eleştiri almadan faal hakemliğe iyi bir şekilde veda etti. Genç hakemlerimizden İbrahim Çınar, Göztepe-Trabzon; Bülent Demirlek F.Bahçe-Diyarbakır ve İsmet Arzuman Denizli-Kocaeli maçlarında başarılı oldu. G.Birliği-Bursa maçında Cem Tosyalı ile Antalya-İstanbul müsabakasında Selçuk Dereli neticeye tesir etmeden iyi yönetimler gösterdi. Bülent Uzun Samsun, Çetin Sarıgül Rize'deki maçların ilk yarılarında epey zorlandı, ama ikinci devrelerinde rahat maç idare ettiler. Bülent Uzun'un, Serkan Karababa'ya gösterdiği kırmızı kart oyun kuralları gereği. Hakan Keleş'in ofsayt diye sayılmayan gol kararında Çetin Sarıgül haklıydı.