Kredi kartı

A -
A +

Yakın yıllarda başımızı çokça ağrıtan sebeplerden biri de kredi kartları oldu. Kendilerine "kartzede" denen vatandaşlar, ceplerindeki kartlarla adeta felakete uğramışlardı. Hükümet nihayetinde ticari bir olay olan bu kart çıkmazına zor-güç çözüm bulabildi. Şimdi BDDK bu kartlarla alakalı olarak yeni düzenleme için taslak sunuyor... Kredi kartı denen plastik aletlerin hayatımıza girmesi çok değil. Önceleri kartla alışveriş, bedava alışveriş zannedildi. Ne de olsa "beleş sirke baldan tatlıdır". Bunda vatandaşın bilgisizliği kadar bankaların fırsatçılığı, reklamların hinliği de rol oynadı. Sonrasında işte o az evvel bahsettiğimiz kartzede meselesi patlak verdi. BDDK, yeni bir felaket kapıyı çalmadan tedbir alıyor. Testi kırıldıktan sonra akıl veren çok olur. Bunun için taslak hazırladı, herkesten de görüş bekliyor. Bize kalırsa çok da görüşe ihtiyaç yok. Taslak haylice ağır şartlar taşıyor. Kullanıcı da sorumlu banka da. Kart alana da verene de müeyyideler getiriliyor. Bu yöndeki düzenlemeler değiştirilmemeli. Horozu çok olan köyün sabahı geç olur. Erbabı taslağı hazırlamışsa kafa karıştırmaya gerek yok. Aslında yapılacak olan tek maddelik bir kanun, "herkes bankamatik kullanmakta serbesttir, bütün kredi kartları iptal edilmiştir" en doğrusu bu. Ama kimse cesaret edemez. Kimse kalkıp da "ey vatandaş kredi kartı kullanmak borç yemektir, borç yiyen kesesinden yer" demedi. Tam tersine kartlı hayatın çağdaşlığından, kolaylığından faziletinden bahsetti. Reklamlar da bu sözleri alladı pulladı. Ondan sonra da cüzdanlar kartlarla doldu. Kimin kartı fazlaysa o daha itibarlı sanıldı. Huzurlu yaşamanın yolu ayağını yorganına göre uzatmaktır. Bizim millet esasında bu ahlaktaydı. Reklamlar, kartlar, tüketim tapınakları, bu ahlak ve disiplini bozdu. Reklamcılıkta dünya çapındayız. Fakat reklam, mesnetsiz ve palavra da olmamalı. Enflasyonda, kartzedelerin gözyaşında reklamcıların rolü inkâr edilemez. Bu sebeple her önüne gelene kart verilmemeli. Kart taşıyanın da kartı veren bankanın da mesuliyet ve müeyyideleri olmalı. Keza reklamcıların da ne dediğini ne yazdıklarını kulakları duymalı, gözleri görmeli. Dolayısıyla herkesin ayağı yere basmalı. Kart tanziminden sonra sıra kimde? Şimdi reklamlar.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.