İnsan şöyle bir düşünüyor. Ne kadar öğretmenin üzerimizde hakkı var. Ta ilkokul birinci sınıftan üniversite bitirene kadar. Listesi yapılsa belki yüzleri bulur. O gün derse geldiğinde sınıfta soba yoktur, öğretmen kahrolur. Bir öğrenci kitap alamamıştır, öğretmen yıkılır. Kendi maddi sıkıntıları vardır, çaresizdir, fakat dersine devam eder. Öğrenci haşarılık yapar, arkadaşıyla geçinmez, ders çalışmaz, bazı veliler anlayışsızlık yapar. Neler ve daha neler. Buna rağmen öğretmen sınıfına faydalı olacaktır. O sınıftan kimlerin çıkacağı belli değildir. En kabiliyetsiz gibi görüneni, yarının çok mühim bir şahsiyeti olabilir. Öğretmen, kar-demez kış demez, varlık-yokluk demez hep üretir ve paylaşır. Öğretmenlik bir idealist mesleğidir. Tüccar olmak isteyen başka iş yapabilir. Hani ordumuz için yaptığımız tarif malum: -Peygamber ocağı. Öğretmenlik de Peygamberlik mesleği. Sevgili Peygamberimiz ve diğer Peygamberler -aleyhimüsselam- öğrettiler, eğittiler, ışık tuttular, rehber oldular. Bir düşününüz Peygamberlerin gelmediği bir dünya ne olurdu? Öğretmene ne kadar hizmet edilse azdır. Okullar insan yetiştirme merkezidir, öğretmenler bu merkezlerin sorumluları. Toplumların iyi veya kötü, kaliteli veya kalitesiz olmalarında öğrtemenin büyük rolü var. Öğetmenlik en iyi maaş alan mesleklerin başında gelmeli. Bilgisayarı da olmalı arabası da. Ne var ki refah, konfor, idealizmi öldürmemeli. Ne hikmetse bu ikisi bir araya gelince her zaman beklenen olmuyor. Bir de öğretmenlerin görev yaptığı bölgeler arası farklar ortadan kalkmalı. İstanbul'daki öğretmenin imkânları, araç-gereci, sınıf şartları Diyarbakır'da da olmalı. Diyarbakır'daki öğretmen, talebesine mahcup olmamalı. Keza özel okulla resmi okul farkı da derinleşmemeli. Bu bir sınıf farkı olarak ortaya çıkmamalı. Varoştaki okulla merkezdeki okul, varoştaki öğretmenle merkezdeki öğretmen uzaylılar kadar yabancı olmamalı. Öğretmenin gücü bilgi, sermayesi sevgidir. Öğretmen, konusuna hakim olmalı ve Türkçe'yi iyi konuşmalıdır. Döven söven, hakaret eden öğretmen orada dursun. O, engin kültürüyle ağırlığını ortaya koyar. Sağlam ahlak sahibi, zengin bilgi birikimi olan öğretmen, sınıfta da dışarıda da hürmet uyandırır. MEB, öğretmenlerimize sadece bilgisayar temin etmemeli. Kitabın yerini bir şey tutamaz. Öğretmen rahatlıkla kitap alabilmeli. Ayrıca, bakanlık, lisan meselesini çözme tedbirleri almalı, dünyayı tanıması için çareler bulmalıdır. Yaz tatilini yurt dışında geçirmiş öğrenci. İlçesinden çıkmamış öğretmen. Orada öğretmen faydalı olamaz. Her zaman nüfusumuzun yüzde 70'inin genç olduğunu dile getiririz... Eğer öğretmeni övünülecek keyfiyete kavuşturamazsak kuru kalabalıkla övünmüş oluruz. Öğretmen kalite kazanırsa toplum kurtulur.