"Daha bağımsız ve kişilik sahibi dış politika izlenmesini istiyorsunuz. Herkes aynı şeyden söz ediyor. Nasıl yapacağım ben bunu? (...) Peygamber edasıyla size dünyayı vadederler. İmzayı attınız mı ertesi gün gelmişlerdir. Personeli gelmiştir, teçhizatı gelmiştir, üsleri gelmiştir. Ondan sonra sökebilirsen sök. GİTMEZLER..." Bu sözler İsmet İnönü'ye ait... İnönü, 1962 yılında Kıbrıs sorunu nedeniyle yapmış bu değerlendirmeyi... Korkunç bir itirafın da altını çizmiş... Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş felsefesi olan "tam bağımsızlık" fikrine nasıl ihanet edildiğini gözler önüne sermiş. ??? Evet ülkeyi yarı sömürge haline getiren onlarca imza attık. Biz imzaladıkça, onlar biraz daha ele geçirdiler... İnönü'nün dediği gibi... Hadi kovabilirsen kov... Sökebilirsen sök... GİTMEZLER... *** Oysa ne güzel başlamıştı, o kutsal dava, tüm olumsuzluklara rağmen... Mustafa Kemal 19 Ocak 1923'te İzmit'te, ülkenin içinde bulunduğu kapkaranlık tabloyu şu sözlerle gözler önüne seriyordu: "Memlekete bakınız! Baştan sona kadar harap olmuştur. Memleketin kuzeyden güneye kadar her noktasını gözlerinizle görünüz. Her taraf viranedir, baykuş yuvasıdır. Memlekette yol yok, memlekette hiçbir uygar kurum yoktur. Memleket ciddi düzeyde viranedir. Memleket acı ve keder veren, gözlerden kanlı yaş akıtan feci bir görüntü arzediyor. Milletin refah ve mutluluğundan söz etmek mümkün değil. Halk çok yoksuldur. Sefil ve çıplaktır." Ama aynı Mustafa Kemal, bu karanlık tablodan kurtulmak için gaflete kapılıp, o uğursuz imzaları atmadı. Tam bağımsızlığın olmazsa olmaz şartının kendi öz gücüne dayanmak olduğunu çok iyi biliyordu. Atılan her imza, bir esaret halkasından farksızdı. Bu bilinç, Türkiye'yi şahlandırdı. Şöyle diyordu Mustafa Kemal: "Bir ulus varlığını ve haklarını korumak yolunda bütün gücüyle, bütün görünür görünmez güçleriyle ayaklanmış ve karara varmış olmazsa, bir ulus yalnız kendi gücüne dayanarak varlığını ve bağımsızlığını sağlayamazsa, şunun bunun oyuncağı olmaktan kurtulamaz." *** Ah İsmet Paşa!.. Atatürk'ün ölümünden çeyrek asır sonra bu acı gerçeğin farkına vardın... Ama imzalar bitmedi... Geçen gün biri daha imzalandı. Memleketin iletişim devi yabancılara satıldı... Şimdi de onların personeli, teçhizatı gelecek... Yeni bir üs kuracaklar... Ve onlar da GİTMEYECEKLER...