Kredi kartları, pek çok kimsenin hayatında önemli bir yer tutuyor. Milyonlarca insan kredi kartı kullanıyor. Kredi kartı ile tanışmayan bir, tanışan bin pişman oluyor. Elini kaptıran kolunu kurtaramıyor. Borcun tamamını kapatamayan bir tüketici bankayla istemediği bir evliliği sürdürmek zorunda kalıyor. Normalde aylık yüzde 4'ten fazla olmaması gerekirken ortalama yüzde 7.75'ler civarında seyreden kredi kartı faizi yüzünden tüketici mağdur oluyor. Aynı bankalar tüketici kredilerini aylık ortalama yüzde 3.75'ten kullandırıyorlar. Bu faizlerle bu borç bitmez. Bitmediğini yakın zamanda hep birlikte gördük. Bildiğiniz gibi, kredi kartı borcunu ödeyemediği için kara listeye alınan kişi sayısı 1 milyon 110 bine ulaşmıştı. Tüketici Yasası'nda yapılan düzenleme epeyce insanı rahatlattı. Ama bazı bankaların olumsuz tavırları ve oyalamaları yüzünden yasadan yararlanamayanlar da oldu. Vatandaşı harcadığına pişman eden bir kredi kartı faiz sistemi ile dar gelirli kesimden yüksek gelirli kesime sermaye transferi oluyor. Bunun sonucu olarak, gelir dağılımı bozuluyor. Fakirlik daha da artıyor. Ne yazık ki, kredi kartı kullanan vatandaşlarımızın bir ayağı faiz batağına batmış durumda... 1-2 yıl içerisinde yeni bir kredi kartları krizi ile karşı karşıya kalmaktan korkuyorum. Ankara Ticaret Odası olarak kredi kartı borcuna ne şekilde faiz işletildiği konusunda vatandaşları bilgilendirmek amacıyla "Kredi Kartıyla Yaşam" konulu bir araştırma yaptık. Hesaplamalarımıza göre kredi kartı ile 1 milyar lira borçlanan bir tüketici borcunu, asgari ödeme tutarı üzerinden ancak 38 ayda ödeyebiliyor. Kredi kartı ödemesinin asgari ödeme tutarı üzerinden "son ödeme tarihi"nde yapılması halinde, "hesap kesim tarihi" ile "son ödeme tarihi" arasında geçen sürede tüketiciler toplam borç üzerinden faiz ödüyor. Tüketicinin 1 milyar lira tutarında kredi kartı borcu bulunduğunu farzedelim. Bu borcun beşte biri olan 200 milyon liranın banka hesap özetinde belirtilen "son ödeme tarihi"ne kadar yatırılması gerekiyor. Bu süre genellikle 10 günü kapsıyor. Ancak bu süre içerisinde 1 milyar liranın tamamına faiz işletiliyor. "Asgari ödeme tutarı"nın (200 milyon lira) ilk gün ödenmesi halinde ise bu 10 gün için geriye kalan 800 milyon lira üzerinden faiz yürütülüyor. Tüketicinin (10 gün sürem var) diye rehavete kapılıp ödemelerini son güne sarkıtması kendi zararına oluyor. Asgari ödeme tutarını son ödeme tarihine kadar ödemeyen tüketiciler ise ayrıca gecikme faizi ödemek zorunda kalıyor. Bu nedenle, tüketicilere, borçlarını ödemek için son ödeme gününü beklememelerini öneriyorum. Bankaların uyguladığı aylık faiz şu anda ortalama yüzde 7.75 civarında... Buna devletin aldığı bazı vergi ve fonlar eklendiğinde oran, aylık yaklaşık yüzde 9'a, bileşik faizle yıllık yüzde 193'e çıkıyor. Dolayısıyla tüketicinin sadece faiz oranına bakarak değerlendirme yapmaması, kredi kartı borcu ödemelerinde zarara uğramamak için daha bilinçli hareket etmesi gerekir. Kredi kartı borcunun asgari ödeme tutarları yerine mümkünse tamamının kapatılmasını tavsiye ediyorum. Kredi kartı ile hayat zoraki bir evliliğe benziyor. 38 ay süren bu evliliği sürdürmek de boşanmak da neredeyse imkansız.