91 yıl önce Birinci Dünya Savaşı'nın tohumları tam da bugünlerde atılıyordu. Avusturya-Macaristan İmparatorluğu'nun veliahtı Arşidük Franz Ferdinand, 28 Haziran 1914'te Gavrilo Princip adlı bir Sırp tarafından öldürülünce savaş tamtamları çalmaya başladı. İngiltere, Fransa, Almanya, ABD, Japonya, İtalya ve Rusya, kan kokusu almış köpek balıklarına döndüler. 1 Ağustos'ta Almanya Rusya'ya, 3 Ağustos'ta Fransa Almanya'ya, 4 Ağustos'ta İngiltere Almanya'ya savaş açtı. İngiltere, Fransa, Japonya, İtalya, Rusya ve ABD bir yanda, Almanya, Avusturya-Macaristan ve Bulgaristan karşı tarafta... İttihat ve Terakki yönetiminin körü körüne Alman sevdası da Osmanlı İmparatorluğu'nun, ikincilerin yanında savaşa girmesine neden oldu. * * * Korkunç bir felaket yaşandı. Dört yılda yalnızca Avrupa ve Orta Doğu'da 14 milyon 742 bin 296 sivil, 9 milyon 120 bin 208 asker öldü. Fabrikalar, köprüler, karayolları, eğitim merkezleri, hastaneler, ibadethaneler yerle bir edildi. Müthiş bir ekonomik ve sosyal çöküş yaşandı. Salgın hastalıklar her yeri kasıp kavurdu. Açlıktan ölenleri, toplu mezarlar alamaz oldu. Bu savaşta ilk kez kimyasal silah kullanıldı. İnsanlarla birlikte milyonlarca canlı türü öldü. Doğal çevre alabildiğince kirlendi. * * * 1918'de katliam makinelerini geçici olarak susturmak zorunda kaldılar. 21 yıl süren yeni bir dehşet dengesi oluşturdular. Bu süre içinde atom bombası gibi yeni kitle imha silahları üretmeyi ihmal etmediler. 1939 yılında patlak veren yeni bir Dünya Savaşı ile ikinci küresel felaket yaşandı. Yine milyonlarca insan ve canlı türü öldürüldü. Doğal çevrenin dengesi hepten alt üst oldu... * * * Aradan 50 yıl geçti... İki dünya savaşının mimarları, bugün aralarına Kanada'yı da alarak G-8 birliğini oluşturdular. Yani dünyanın en gelişmiş 8 ülkesi... "Sömürecek, talan edecek o kadar ülke ve millet var? Ne diye kendimizi boğazlıyoruz?" dediler. Yepyeni sömürü ve istila planları geliştirdiler... Adına AB dediler, BM dediler, NATO dediler, IMF, Dünya Bankası, Açık Toplum dediler... Dünya nüfusunun yüzde 13'ünü oluşturan bu G-8'ler, dünya nüfusunun yüzde 87'sini oluşturan mazlum milletlerin kanını içtiler, içtiler, içtiler... Onların ötesindeki coğrafyalar, açlığa ve cehalete mahkum edildi. Çağ dışı, kukla yönetimler kurdurdular. Halkları kendi içlerinde birbirlerine kışkırttılar. Hizbullahlar, El Kaideler ve daha nice canavar, işte bu bataklıklarda hayat buldu... Şimdi küresel terörden yana yakıla dert yanıyorlar. * * * Ey İngiltere... Ey ABD ve diğerleri... Siz oluşturdunuz bu canavarları!..