Misyonerler dağa çıktı

30 Ocak 2006 tarihinde PKK'nın yayın organlarından "Ülkede Özgür Gündem" gazetesinde yeralan haber, akıllara durgunluk verecek cinstendi. Habere göre dağdaki PKK'lılar resmen Hristiyanlaştırılmışlardı. Fırat Haber Ajansı kaynaklı habere göre, Türkiye, İran ve Irak'taki 300 PKK militanı üzerinde bir anket yapılmış. Sorulardan biri de 'En çok beğendiğiniz dinî önder kim?' olmuş. Sıkı durun. Hazreti İsa yüzde 34'le birinci sıraya yerleşmiş. Yüzde 34 alan diğer bir lider ise Zerdüşt olmuş. Bunların ardından yüzde 11 ile ölülere tapınılan bir inancın kurucusu olan Mani gelmiş. Hz. Muhammed ise yüzde 10'la dördüncü sırada yer alabilmiş. Özbeöz Müslüman bu kişiler işte bu duruma düşmüştü. Ama örgüt, son yıllarda propaganda aracı olarak çoğunlukla din motiflerini kullanmayı hiç ihmal etmedi. Öldürülen teröristler için sürekli mevlit okutuldu. 2005 yılı içinde kendilerine Melle (din adamı) diyen bir grup, basın toplantısı düzenleyerek bölücü örgüt elebaşısı Abdullah Öcalan'a uygulandığı ileri sürülen tecridin kaldırılmasını istedi. Ancak 'Ülkede Özgür Gündem'de yayınlanan anket, militanların Hz. İsa'ya, Peygamberimiz Hz. Muhammed'den daha çok sempati duyduğunu ortaya koydu. *** Bu nasıl bir misyonerlik ağıdır ki, dağdaki teröriste bile ulaştılar. Bu nasıl bir organizasyondur ki, etkili bir propagandayla dini aidiyeti Müslüman olan bu zavallıları saflarına çektiler. Aslına bakarsanız zemin öylesine uygun ki... Dağdaki teröristlerin çoğu zır cahil... Öyle olmasa zaten dağda ne işi olur ve yüzyıllar boyunca kardeşçe yaşadığı insanları katleder. Zaten kimliklerinden kişiliklerinden fersah fersah uzaklaşmışlar. Ana, baba, insan sevgisi kalmamış. Böylesine boşlukta olan kişilerin kandırılması hepten kolay. Zaten misyonerlerin hedef kitlesi de bu kişiler değil mi? Dağda da olsa kentte de olsa ustalıkla buluyorlar. *** Gelelim ikinci konuya. Bir merkezden düğmeye basılmışçasına, Hz. Muhammed'i tasvir eden karikatürlerin yayınlanması, İslam dünyasında infiale neden oldu. İslam dünyası özür dilenmesini ve yayınların kesilmesini istedikçe, karikatürler daha da sıklıkla yayınlanmaya başlandı. Tabii iş çığırından çıktı ve toplu gösteriler şiddete dönüştü. Hristiyan dünyası böyle olacağını bilmiyor muydu? Zaten istedikleri buydu. İtalya Reform Bakanı Roberto Calderoli, geçen hafta La Repubblica gazetesine yaptığı açıklamada şöyle dedi: "Papa Ratzinger'e İslam tehdidinden korunmak için davet yollamak lazım. Yeni bir Haçlı Seferi'ne ihtiyaç var." Her şey ortada. Önce tahrik et, sonra saldır...