1983'TEN 2018'E POLİTİKANIN SEYRİ Partilerin sosyal vaatleri seçimleri nasıl etkiledi?

A -
A +
Prof. Dr. Hasan Fehim Üçışık
 
Türkiye’de 1983 yılından 2018 seçimlerine kadarki gelişim, partilerin oylarının sosyal tedbir vaatleriyle önemli oranda artabildiğini ve iktidara gelinip bu vaatler gerçekleşmediği veya sosyal tedbir uygulamaları sürdürülmediği takdirde ise oyların azaldığını göstermektedir.
 
Geniş seçmen kitlelerine yönelik sosyal tedbirler ve vaatler, özellikle 1982 Anayasası dönemindeki seçimlerde önemli bir belirleyici olmuştur ve bu nedenle partiler, çok büyük çoğunlukla, vatandaşların geçim şartları ile sağlık, konut edinme ve eğitim konularında kolaylıklar ve olumlu gelişmeler sağlanacağı şeklinde vaatlerde bulunmuşlardır. 1983 yılındaki seçimde Anavatan Partisi (ANAP), “orta direği” güçlendirmeyi vadetti, tek başına iktidar oldu. Bu vaadine uygun olarak, Toplu Konut İdaresini, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Fonunu ve Vakıflarını kurdu, Gelir Ortaklığı Senetlerini çıkardı, vatandaşların harcamalarında vergi iadesi uygulamasını başlattı. Yüz binlerce aile ferdi konut kredisiyle ev sahibi oldu. Ancak, önerdiğimiz götürü masraf karşılığı ve oynak merdiven sistemi yerine faiz uygulanması ve para değerindeki düşüş nedeniyle fon giderek eridi veya eritildi. Gelir Ortaklığı uygulaması, ilgili kanuna aykırı bir yönetmelik düzenlemesiyle 3 yılda nominal değer üzerinden itfa öngörülerek sona erdirildi.
1986 yılında, yaşlılık aylığı alanların sosyal güvenlik destek primi ödemeleri şartıyla çalışabilmeleri, memurların kadın ise 50 yaşını ve 20 hizmet yılını, erkek ise 55 yaşını ve 25 hizmet yılını tamamlamaları hâlinde emekli olabilmeleri öngörüldü. 1987 yılında, sağlık sosyal güvencesi olmayanların Genel Sağlık Sigortası yürürlüğe girinceye kadar, Sağlık Kütüğüne kaydedilmeleri ve her yıl prim ödemeleri, durumu müsait olmayanların primlerinin sosyal yardım fonları tarafından yatırılması öngörüldü, ancak bu düzenleme uygulanamadı. 1987 seçiminde ANAP, 4 yılda yaptıklarını anlattı ve “Her köye yol, su, elektrik” sloganını kullandı, SHP sıkılmış limon resmi ile “Beş yıl daha limon gibi sıkılmaya gücünüz var mı?” sloganını kullandı. Sonuçta, ANAP %36,3 oyla tek başına iktidarını sürdürdü.
 
İSTİKRARSIZ DEVİR
 
1991 seçiminde DYP, “Çift anahtar”, “Yeşil Kart”, “Her köylüye traktör” sloganları ve üreticilere “Kim ne verdiyse şu kadar fazlası” şeklindeki hesapsız vaatleriyle %27 oranında oy alarak birinci parti oldu, ANAP %24, SHP %20,8, Refah Partisi %16,9, Demokratik Sol Parti (DSP) %10,8 oranında oy aldı ve 11 yıl süren, istenilmez olaylarla dolu, istikrarsız koalisyon hükûmetleri dönemi başladı.
1992 yılında, kadınlara 20, erkeklere 25 yıl sigortalılık süresini doldurarak emekli olma imkânı tanındı ve Yeşil Kart Kanunu çıkarıldı. 1995 seçiminde oylar, Refah Partisi %21,1, ANAP %19,6, DYP %19,2, DSP %14,6, CHP %10,7 şeklinde dağıldı. 1999 yılında, emeklilik yaşı, kadınlar için 58, erkekler için 60 olarak belirlendi. 1999 seçiminde DSP %22,2, MHP %18, Fazilet Partisi %15,4, ANAP %13,2, DYP %12 oranında oy aldı. 2000 yılı başında iki yıllık Ekonomik İstikrar Programı yürürlüğe konuldu, ücret, maaş ve kiralarda 2000 yılında %25, 2001 yılında %10 oranında artış öngörüldü. 2000 yılında enflasyon oranı, programdaki %25 hedefinin hayli üzerinde, %39 olarak gerçekleşti. Buna rağmen 2001 yılında ücret, maaş ve kiralarda %10 oranı uygulandı; asgari ücret, Devlet İstatistik Enstitüsü tarafından hesaplanandan düşük miktarda belirlendi. Sonuçta, 2000 yılında 5.254.125 olan sigortalı işçi sayısı 400.000 kadar azalarak 4.886.881 oldu, pek çok iş yeri kapandı, yurdun hemen her yerinde esnaf yürüyüşleri ve ilginç protesto gösterileri yapıldı. 2002 yılında, kamuoyunda "İstanbul Yaklaşımı" adıyla bilinen kanunla, bankalar ve diğer mali kurumlar ile kredi ilişkisi içinde olup finansal darboğaz yaşayan borçlular için çeşitli kolaylıklar sağlandı.
2002 seçiminden önceki koalisyon hükûmetleri döneminde, kur garantisi olmayan krediler kullandırılarak çıkmaza sürüklenen yüzlerce işçi şirketi için Meclis'te komisyon kuruldu, yüz binlerce vatandaşın mağduriyetinin giderilmesini sağlamak üzere yapılacak hukuki değişikliklere ilişkin önerilerin yer aldığı bir rapor hazırlandı ancak beklenen kanun çıkarılmadı.
 
AK PARTİ’NİN GELİŞİ
 
2002 seçiminde AK Parti , %34,3 oy oranıyla tek başına iktidar oldu, CHP %19,4 oranında oy aldı, diğer partiler barajı aşamadı. AK Parti, bu dönemde, yaşlılık aylıklarına seyyanen zam yapılması, emek gelirlerinin enflasyon oranının üzerinde artırılması, hastanelerin ortak kullanımı, Sosyal Sigortalıların istedikleri eczaneden ilaç alabilmeleri gibi geniş kitlelerin lehine uygulamalar yaptı ve bunların bir kısmını 2007 seçiminde afişlere şöyle yansıttı: “İstediğim hastanede tedavi oluyorum”, “Ders kitaplarımı ücretsiz alıyorum”, “Kira öder gibi ev sahibi oldum”, “KOBİ’lere daha fazla kredi, tam destek”, “Gençlere her alanda tam destek”,“4,5 yıldır elektrik faturamı zamsız ödüyorum.” 2007 seçiminde AK Parti'nin oyları %46,6’ya yükseldi, CHP %20,9, MHP %14,3 oranında oy aldı.
2011 seçiminde AK Parti, o dönemdeki ve daha önceki icraatını afişlere şöylece yansıttı: “1 milyon ücretsiz ders kitabı dağıtıldı”, “İstediğim şehirde üniversiteye gidiyorum”, “İstediğim hastanede tedavi oluyorum”. “Aile Hekimliği hizmetine başladık”, “%80 ucuza istediğim eczaneden ilacımı alıyorum”, “Ektiğim biçtiğim güven altında, Tarım Sigortasını başlattık”, “Mazot, gübre ve ürün desteği alıyorum.” “Enflasyonu %30’dan %4’e düşürdük”, “285.000 engelli yakınına her ay asgari ücret ödüyoruz”, “Kira öder gibi ev sahibi oldum”, “490.000 konut yaptık.”
2011 seçiminde AK Parti %49,8, CHP % 26, MHP %13 oranında oy aldı, diğer partiler yine barajı aşamadı. 2014 yılında öğretim üyeleri ile yardımcılarının brüt aylıklarının %100 ve %115 oranında yükseköğretim tazminatı ödenmesi öngörüldü. 2015 yılında yapılan bir düzenlemeyle, mevduat ve katılım bankalarında çeyiz hesabı açıp evlenenlere devlet katkısı ödenmesi, konutu olmayanlara da aynı şartlarla katkıda bulunulması öngörüldü. Çeyiz hesabı düzenlemesi, evlenmek için maddi desteğe ihtiyacı olanların 3 yıl bankaya para yatırma şartı ve 25 ve üzeri yaştakiler ile 27 yaşından sonra evlenenlere destek verilmemesi dolayısıyla isabetsizdi. Konut hesabı düzenlemesinde, konutu olmayanların kira dışında 3 yıl boyunca bankaya da para yatırmalarının beklenmesi ilginçtir.
2015 yılında, vatandaşlara çocuk yardımı yapılması öngörüldü. Bu dönemde, dar gelirlilere Genel Sağlık Sigortası prim desteği için 19 bin 700 kişiye gelir testi yaptırıldı. AK Parti, 7 Haziran 2015 seçiminde, çoğunluğu 2007 ve 2011’den gelen sloganları kullandı. 7 Haziran 2015 seçiminde AK Partinin oyları %40,9’a düştü, CHP %25, MHP %16,3, HDP %13,1 oranında oy aldı ve koalisyon hükûmeti de kurulamadı. 2015 yılı temmuz ayında, emekli aylıklarına zam yapıldı.
AK Parti, 1 Kasım 2015 seçiminde şu vaatlerde bulundu: “Çalışan anneler, ilk çocukta 2 ay, ikincide 4 ay, üçüncüde 6 ay süreyle yarım gün çalışacak, tam ücret alacaklardır.” “Kadın girişimcilerin 100.000 liraya kadar kullanacakları krediler için kredi kefalet fonu sağlanacaktır”. “Ev almak için peşinat biriktirenler yüzde 15 devlet desteği alacaklardır.” “Yurt için müracaat eden tüm gençlerin barınması sağlanacaktır”. “Lise ve üniversite öğrencisi gençlere ücretsiz sağlık hizmeti sağlanacaktır".  “İlk kez iş bulan gençlerin 1 yıl maaşı devlet tarafından karşılanacaktır”. “Kendi işlerini kurmak isteyen gençlere karşılıksız 50.000 lira destek verilecek, yetmezse 100.000 lira faizsiz kredi verilecektir”. “Yeni iş kuran gençler 3 yıl Gelir Vergisi ödemeyecektir.” “Gençlere ücretsiz internet erişimi sağlanacaktır”. “Esnafa 30.000 lira faizsiz kredi verilecektir”. “Genç çiftçilere 30.000 lira karşılıksız destek verilecektir.” “Gübrede ve yemde Katma Değer Vergisi kaldırılacaktır.” “Emeklilere yılda 1.200 lira ek ödeme yapılacaktır.” CHP ise çalışanlara ücret, asgari ücretin altında geliri olan çiftçilere maddi destek, Aile Sigortası Programı, Genel Sağlık Sigortası prim desteği gibi vaatlerde bulundu.
1 Kasım 2015 seçiminde AK Parti %49,5, CHP %25,3, MHP %11,9, HDP %10,8 oranında oy aldı. Böylece tekrar tek başına iktidar olan AK Parti, vaatlerini gerçekleştirdi ve 2018 seçimine 2023 yılı için bir aile hekimine kayıtlı kişi sayısının yarı yarıya düşürülmesi gibi hedefler belirleyerek girdi. 2018 seçiminde CHP 1.000 lira aile maaşı, fatura desteği, öğretmenlere bir maaş ikramiye, "Asgari ücret net 2.200 lira olacaktır” gibi vaatler sıraladı. 2018 seçiminde, AK Parti %42,6, MHP %11,1, CHP %22,6, İyi Parti %10, HDP %11,7 oranında oy aldı.
 
OYLAR SOSYAL VAATLERLE ARTTI
 
1983 yılından 2018 seçimlerine kadarki gelişim, partilerin oylarının sosyal tedbir vaatleriyle önemli oranda artabildiğini ve iktidara gelinip bu vaatler gerçekleşmediği veya sosyal tedbir uygulamaları sürdürülmediği takdirde ise oyların azaldığını göstermektedir. 1983’te orta direği güçlendirme vaadiyle tek başına iktidar olan ANAP, dört yılda yüz binlerce aileye konut edindirmiş, yoksullara Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarından destek sağlamış, emekli aylığı bağlanması şartlarını kolaylaştırmış ve emeklilere aylıkları kesilmeksizin çalışma imkânı sağlamış ve 1987 seçimini de kazanmış, ancak, bu ikinci dönemde bu tür sosyal tedbir uygulamaları yeterince yapılamamış, "Sağlık Kütüğü" düzenlemesine işlerlik kazandırılamamış, Toplu Konut Fonu erimiş veya eritilmiş ve 1991 seçimi kaybedilmiştir.
 
SEÇMEN HAYAT ŞARTLARI GÖZETİLMELİ
 
1991’den sonra, Yeşil Kart uygulamasının başlatılmasına ve emeklilik şartları defalarca değiştirilmesine rağmen, ilginç seçim vaatlerinin yerine getirilememesi partiler arasında oy dağılımında sürekli ve çok önemli değişikliklere neden olmuştur. Büyük şirketlere kolaylıklar sağlanırken işçi şirketlerine ve diğer orta ve küçük ölçekli işletmelere destek verilmemiş, fevkalade ilginç bir Ekonomik İstikrar Programı uygulanmış, yaygın esnaf yürüyüşlerinin ardından hükûmetteki birinci partinin oyları 2002 seçiminde %2’lere düşmüş, hükûmet ortağı olan partiler ile ana muhalefet partisi ülke barajının altında kalmış, milletvekillikleri, yeni kurulan AK Parti ile Meclis dışındaki CHP arasında bölüşülmüştür. Tek başına iktidara gelen AK Partinin oyları ilk dönemlerde isabetli sosyal tedbir düzenlemeleri ve uygulamalarıyla sürekli artmış, 2011-2015 Haziran döneminde tutum değişikliğiyle gerilemiş, 2015 Kasım seçiminde ise yeni ve tutarlı bir dizi vaadin de etkisiyle tekrar yükselmiştir. Gerek 1991 seçiminde, gerekse 2015 Haziran seçiminde tek başına iktidarda olan partinin daha önce artış gösteren oylarının önemli oranda düşmesi, geniş seçmen kitlelerinin hayat şartlarının sürekli olarak gözetilmesi gerektiğini çarpıcı biçimde ortaya koymaktadır.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.