AB Ukrayna’ya üyelik vadetmiş… Peki kurtarır mı?

A -
A +

Topraklarının beşte biri Rus işgali altında ve nüfusunun dörtte birinden fazlası yerinden yurdundan edilmiş Ukrayna, kaç yıl süreceği ve sonuçta tam olarak neyle karşılaşacağı belirsiz AB üyeliği ile kurtulabilir mi?

 

Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenskiy, “Bu bir zaferdir” diyor ve ekliyor: “Otuz yıl bugünü bekledik…” Zafer diye nitelediği şey, Avrupa Birliği’nin ülkesine üyelik konusunda kapıyı aralaması…

Bağımsızlığına kavuştuğu günden beri bunu bekliyorlarmış. Tam 120 gündür tepesine ateş ve ölüm yağan Ukrayna için, AB üyeliğinin vadedilmiş olması, kurtuluş reçetesi olabilir mi?

Hâlihazırda topraklarının beşte biri fiilen Rus işgali altında…

Nüfusunun dörtte birinden fazlası da yerinden yurdundan edilmiş. Yedi milyondan fazla Ukraynalı canını kurtarmak için başka ülkelere sığınmış. ABD’nin, AB’nin ve NATO’nun, başından beri bütün destek vaatleri ve fiilî yardım faaliyetlerine rağmen bu sonuç hâsıl oldu. Yardım konusunda söz verilen miktar ile gerçekleşen oran arasında dağlar kadar fark var…

Bu duruma Ukrayna yöneticileri her vesileyle isyan ediyor, ama pek değişen bir şey olmuyor.  Hatta AB ülkeleri, Amerikan baskısıyla Rusya’ya karşı dâhil oldukları, yaptırım politikalardan doğan zararlardan ötürü hayli tedirgin. Bu politikaları ne kadar sürdürebilecekleri de belirsiz…

Bütün bunlara rağmen AB Konseyi Başkanı Charles Michel, sosyal medya hesabından Ukrayna ve Moldova’ya üyelik kapısının aralanmış olmasını büyük bir gelişme olarak ilan ediyor. Daha da öteye, Gürcistan için ümit vermeye çalışıyor. Gürcistan’ın başına şimdiye kadar neler geldiği de meydanda. Ülke fiilen üçe bölünmüş. Rusya tarafından Abhazya ve Güney Osetya devletleri monte edilmiş!..

Rusya aynı şeyi hâlen Ukrayna topraklarında icra ediyor. Ama görünüşe bakılırsa, ABD ve AB, öteden beri kurguladıkları politikaları bunca yıkıma rağmen devam ettirmekte ısrarlı…

NATO’ya üye olma hedefiyle yola çıkan Gürcistan ve Ukrayna, bugüne kadar çok ağır bedeller ödedi. Daha da ne gibi bedeller ödeyeceği kestirilemiyor. Ama Rusya’nın şaka yapmadığını herhâlde herkes görmüş olmalı!

Peki, bu durumda Ukrayna işgalinin daha da ilerlememesi için samimi gayret sarf etmek yerine, aynı yanlışlarda ısrar etmek hangi aklın eseri?

Ukrayna hesabına, ne zaman tahakkuk edeceği belli olmayan AB üyeliğinin bir getirisi olmadığı ortada. Kaldı ki, işgal altındaki ülkeye bu üyeliğin vadedilmiş olması bile bazı Balkan ülkelerini isyan ettirdi. Kuzey Makedonya ve Arnavutluk uzun yıllardır kapıda bekletildikleri için, fena hâlde kızgın!..

Bulgaristan’ın blokajını aşamayan her iki ülke, ‘üvey evlat’ muamelesi görmekten rahatsız. Arnavutluk Başbakanı Edi Rama açmış ağzını yummuş gözünü:

“Artık saymayı unutmadıysam Kuzey Makedonya 17 yıl, Arnavutluk ise sekiz yıldır aday. Ukrayna aramıza hoş geldi. Aday olmaları elbette güzel bir şey. Ancak umarım çok fazla büyük hayallere kapılmazlar.”

Rama suçlamaya devam ediyor; “NATO üyesi Bulgaristan’ın diğer iki NATO ülkesini (Kuzey Makedonya ve Arnavutluk), Avrupa’nın arka bahçesindeki sıcak savaşın ortasında rehin alması ve diğer 26 üye ülkenin de bunu aciz bir şekilde izlemesi büyük bir rezalet! Şu yaşananlar ciddi bir problem ve AB’nin güvenilirliğine ciddi bir darbe. Kuzey Makedonya Başbakanı ile değerli zamanımızı boşa harcıyoruz…”

Evet, Zelenskiy’nin, Edi Rama’nın uyarılarına kulak kabartmasında fayda var! Bu arada Gürcistan halkına pompalanan umutların altının boş olduğunu unutmamalı. Edi Rama’nın isyanına Alman Şansölyesi Olaf Scholz da hak veriyor. Bahsi geçen ülkelere 20 yıl önce verilen sözlerin artık yerine getirilmesinin daha adil olacağını belirtirken, aslında Ukrayna’ya da acele etmemesini mi hatırlatıyor?

Velhasıl kendi içinde de problemli Avrupa Birliği, ABD’nin tazyikleriyle Doğu Avrupa ve Balkan ülkelerine çiçek atıyor, ama devamını getirmesi zor. Acaba Arnavutluk Başbakanı, tam altmış yıldan beri oyalanan (1963 Ankara Anlaşması…) Türkiye’nin üyelik serüvenini de göz önünde bulunduruyor mu? Ve dahi Şansölye Scholz, “Kiev’e yapılan ayrıcalığa” dikkat çekerek, Kuzey Makedonya ve Arnavutluk’a verilen sözün inandırıcı hâle gelmesinin önemli odluğunu dillendirirken, AB’nin geleceği konusunda ne kadar rahat?

Mesela bazı AB üyeleri, mevcut iç dengenin bozulmaması için, Balkan ülkelerinin (Sırbistan ve Karadağ da dâhil) üyeliğe alınmaması konusunda diş gösterirken, artan ihtilaflar nasıl çözülecek?

Zelenskiy’ye gelince; kendisi bir daha düşünmeli!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.