Osman Ünlü

Receb ayı, Âdem aleyhisselamdan beri kıymetli idi. Bu ayda muharebe etmek günah idi.

Allahü teâlâ "üç aylar"ı kullarının yalvarmaları, dua ve tövbe etmeleri için sebep kılmıştır.

Müminler, Sırat köprüsünden geçip, Cennete gidecek, kâfirler ise, Cehenneme düşeceklerdir.

Fitne fesat zamanında İslâmiyete uymak, kâfirlerle harp etmek gibi güç olacaktır!..

Muhammed aleyhisselamın kıyametten haber verdiği şeylerin hepsi doğrudur.

İnsandan çıkınca abdeste veya gusle sebep olan her şey​ galiz, yani kaba necasettir.

Eski dinlerin, görünür, görünmez bütün iyiliklerini, İslâmiyet, kendinde toplamıştır.

Meşrû'ât, yani ibadetler, Müslümanlara yapılması emrolunan şeyler, dört kısımdır...

“Bidat, dinden olmayan, ibadet olmayan, âdet olan bir şey ise, dinimiz bunu reddetmez."

Aklı olan, Allahü teâlânın varlığını ve birliğini hemen anlar ve ispat eder.

Bir kimse, Hazreti Ali'ye "Bize cihadın ve gazanın sevabından haber verir misiniz?" diye sorar...

“Çocuğunu aç bırakarak ve İslâm terbiyesinden mahrum ederek zayi etmek günahtır."

Arabiyi iyi bilmeyen ve tefsir okumamış olan cahil, Kur’ân-ı kerimin manasını anlayamaz...

Peruk takarak sokağa çıkmak, zaruret olmadan caiz değildir. İhtiyaç ile ziyneti karıştırmamalıdır.

Hadîs-i şerifte buyuruldu ki: "Ümmetim, kötü din adamlarından çok zarar görecektir."

“Sünnet, yani hadîs-i şerifler, Kur’ân-ı kerimi açıklamaktadır. Mezhep imamları, sünneti açıklamışlardır."

​Vekalet, bir kimsenin, bir işi yapmak için, başkasını kendi yerine koyması demektir.

“Ben öldükten sonra, uzuvlarımın verilmesi için, izin veriyorum” demek caiz olur.

Namazda Fatiha okumak, Fatihadan sonra bir sûre veya âyet okumak vaciptir...

Peygamberlere ve onların getirdiklerine inanma konusunda insanlar dört kısma ayrılır...