Osman Ünlü

Resûlullah efendimizin, Kur’ân-ı kerimin hepsini Eshâbına tefsir ettiği, Hadîka kitabı yazmaktadır.

“Başkasının malını ondan izinsiz, zorla almaya, gasbetmek denir ve haramdır...

Âdete bağlı şeylerde de Resûlullah efendimize tabi olmak, dünyada ve ahirette insana çok şey kazandırır.

“Müslümanlara yapılması emir olunan şeyler, dört kısımdır. Bunlar; farz, vacib, sünnet ve nafiledir."

Zenginin vekili, zekâtı vermek için, izin almadan bir başkasını da vekil edebilir.

Allahü teâlâ, dünyada görülemez. Bu âlem, Onu görmek nimetine kavuşmaya elverişli değildir.

Eshâb-ı kiramdan hiç birine kötü söz söylememek, Ehl-i sünnet itikadındandır.

Cehennem ateşinde sonsuz azapta kalmak, imanı olmayanlar yani kâfirler içindir.

"Ya Resulallah! Lütfeyleyip, Vel-Asr sûresinin tefsirini beyan buyurur musunuz?"

Pantolon, fes ve çeşitli ayakkabı, çatal, kaşık kullanmak âdete bağlı şeyler olup mubahtırlar.

Din bilgilerinde âlim olmayan kimse, bid'at sahipleri ile münakaşa etmemelidir...

Özürleri birbirine benzeyenler birbirlerine ve bir özürlü olan, iki özürlü olana imam olabilir.

Camide namaz kılmak için kendine muayyen, belli bir yer ayırmak mekruhtur.

Mahalle camisindeki cemaati kaçıranın, başka camideki cemaate gitmesi efdaldir.

Eskimiş, istifade edilmez hâle gelmiş olan Mushafları, ayak altında bırakmak haram olur.

Nezir yani adak, bir ibadettir. Nezrin yerine getirilmesini İslâmiyet emretmektedir.

İslâmiyete uygun kesilmeyen hayvan leş olur. Bunun etini yemek ve satmak haram olur.

"Bu adam ateisttir, bir yaratıcı olduğuna inanmıyor. Rum papazları buna cevap veremedi!.."

İnsanlar, Nuh aleyhisselamın üç oğlundan türedi. Bu sebeple ona 'İkinci Âdem' denildi...

Peygamber efendimiz buyurdu ki: "Zikrin en kıymetlisi, Lâ ilâhe illallah demektir."