Osman Ünlü

Zekât vermek, hicretin ikinci senesinde ramazan ayında farz oldu.

Ramazan-ı şerifin sonuna kadar, bütün gecelerin ayrı ayrı fazileti vardır...

Bu ayda, bir oruçluya iftar verenin günahları affolur. Cehennemden azad olur.

Hasta olmayan ve misafir olmayanların, işçi, asker, talebe olsalar da, oruç tutmaları lazımdır.

Hanefi mezhebinde fıtra bayram namazından önce verilince, sevabı daha çok olur.

"Hastanın, hastalığı artacaksa veya iyi olması gecikecekse oruç tutmayıp sonra kaza eder."

Başkalarının içtiği sigaranın dumanından sakınmak mümkün olmasa orucu bozulmaz.

Boğaza yağmur, kar kaçsa, oruç da, namaz da bozulur, kaza lazım olur.

Faydasız şeyler konuşmak, yalan söylemek, gıybet etmek, tutulan orucun sevabını giderir. 

Teravih namazına başlarken ve bittikten sonra çeşitli şekilde okunan dualar vardır...

“Erkeklerin ve kadınların, yirmi rekat teravih namazı kılması, sünnet-i müekkededir."

Gündüzün beyazlığı ile gecenin siyahlığı, iplik gibi birbirinden ayrılınca, oruca başlanır.

Orucu kurtarmak önce akşam namazını kılmalı, sonra iftar etmelidir...

Niyet etmek; niyeti, niyetin ilk ve son vakitleri arasında yapmak ve orucu bozan şeylerden sakınmak farzdır.

Hadis-i şerifte buyuruldu ki: "Ay'ı görünce oruç tutunuz! Tekrar görünce, orucu bırakınız!"

Ramazan, yanmak demektir. Çünkü bu ayda oruç tutan ve tövbe edenlerin günahları yanar, yok olur.

Oruç, Allahü teâlânın emrettiği bir ibadettir. Nasıl emredilmişse, o şekilde yapılır.

Oruç tutmak, mide rahatsızlığına sebep olmadığı gibi, aksine  midenin sıhhati için çok faydalıdır.

"Uğraşmadan, çalışmadan Cennete kavuşacağını zanneden kimse, hayale kapılıyor..."

Kazman; Uhud'da, Kureyş'in hurma bahçelerini harap etmelerinden korktuğu için savaştı!..