Labirentin ucu aynı yere çıkıyor!

Labirentin ucu aynı yere çıkıyor!

KÜLTÜR - SANAT Haberleri

Aksiyon dozunun oldukça yüksek olduğu 'Labirent: Son İsyan'da mücadele, acımasız teşkilat İsyan’ın konuşlandığı şehre uzanıyor.

Bazı filmler oyuncu kadrolarıyla ‘ergen filmi’ peşin fikrini üzerlerine çekebiliyorlar. Fakat yaşa takılı kalmak zaman zaman yanıltıcı olabiliyor; kadro ‘ergen’ olsa da anlatılanlar ‘yetişkin’ çıkabiliyor... O filmlerden biri de ülkemizde ‘Labirent’ ismiyle beyazperdeye gelen ‘The Maze Runner’ serisi... Geleceğin kötümser bir şekilde (belki realist demek lazım) resmedildiği seride; medeniyetin çöktüğü bir zaman diliminde, ‘İsyan’ adlı bir teşkilat tarafından kaçırılıp kobaylık yapmak için hapsedilen gençlerin mücadelesi işleniyor. 2014 yılında vizyona gelen ilk filmde bir labirentten kaçmaya çalışıp, ikinci filmde ise dış dünyanın tehlikeleriyle boğuşan gençler bugün gösterime girecek olan ‘Labirent: Son İsyan’da bir nevi başladıkları yere geri dönüyorlar. Yönetmenliğini yine Wes Ball’in üstlendiği filmde; Rosa Salazar, Dylan O’Brien, Kaya Scodelario ve Thomas Brodie-Sangster gibi isimler başrolleri paylaşıyor.

 ARKADAŞIN PEŞİNDE...
Bir önceki filmi seyredenler hatırlayacaktır; Teresa, arkadaşlarına ihanet etmiş, Thomas ve diğerleri İsyan’ın elinden kurtulmuş fakat arkadaşları Minho esir kalmıştı. Son filmin üzerinden ilerleyen ‘Labirent: Son İsyan’, oldukça hareketli bir sahneyle açılıyor. Thomas ve arkadaşları, aralarında Minho’nun da olduğu esir gençleri taşıyan trenin peşindeler. Ekip, bir yolunu bulup istedikleri vagonu trenden koparmayı başarıyor. Fakat vagonu açtıklarında Minho’yu göremiyorlar. Aslında bir planları var: Ellerindeki eski bir gemiyle İsyan’ın ulaşamayacağı bir yere gidip, yeni bir hayat kuracaklar. Fakat Thomas, arkadaşı Minho’yu almadan bir yere gitmeme hususunda kararlı. Kimseye haber vermeden yola çıkmak istiyor ama diğerleri de ona katılıyor.
Bu defa hep kaçtıkları ‘İsyan’a doğru ilerleyen ekip, arkadaşlarının götürüldüğü, yıkılmamış son şehre sızmak için mücadele veriyor. Ancak hem yol, hastalıklı ‘zombilerle’ dolu hem de son şehir, çare bulunamayan Flare virüsünden korunmak için oldukça muhkem duvarlarla çevrilmiş. Ekip, bu tehlikeli macerada beklenmedik bir şekilde eski dostlarla karşılaşıp, mantık kaidelerine meydan okuyan işlere girişiyorlar...

Kovalamaca hiç bitmeyecek
'Labirent: Son İsyan' önceki filmlere göre seyirciye daha fazla aksiyon vadediyor. Yaklaşık 2,5 saatlik film, bitmek bilmeyen ve 'Ben bunu daha önce görmüştüm' dedirten kovalamacalarla dolu. Bunun üçlemeye iyilik getirmediğini açık. Birçok mantık hatası da aksiyonun içerisinde göze batmıyor değil. Buna rağmen eserde, fedakârlık üzerine kurulu, kalbe dokunan sahneler de var. Çeşitli argümanlarla ‘iyi’ ve ‘kötü’ arasında gri bir yol olduğu anlatılıyor; Teresa’nın ihanetinin iç yüzü gibi... Özetle, basit gençlik filmi sayılmaması gereken ‘Labirent: Son İsyan’ seyirciyi eğlendiren, hızlı bir eser ancak önceki taksitlere kıyasla felsefi kısmı gerileyip, beklentilerin altında kalmış gibi...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...