HAYIRLI RAMAZANLAR

__:__:__

Zarrab spekülasyonu ile piyasayı vuruyorlar

Düzenleyen: /
Zarrab spekülasyonu ile piyasayı vuruyorlar
Zarrab Spekülasyonu, Dolar, Haber

Ekonomi Haberleri

Türkiye’ye saldırılarını artıran şer odakları, 4 Aralık’ta ABD’de görülecek Reza Zarrab davasından suni gerilim üretti. Dolar, temelsiz olarak 4 TL’ye yaklaştı.

Türkiye, ekonomide tarihinin en büyük sıçramasını yaptığı Mayıs 2013’ten bu yana küresel güçler ve içerideki iş birlikçilerinin hedefinde. Gezi olaylarıyla başlatılan süreç, 17-25 Aralık operasyonları, terör saldırıları ve 15 Temmuz’daki hain darbe girişimiyle devam etti. Şimdi de ABD’de devam eden Reza Zarrab davası ve Halkbank üzerinden kaos senaryosu oluşturuluyor. Uluslararası kuruluşlar ile yerel iş birlikçileri, diz çöktüremedikleri Türkiye’ye âdeta savaş ilân ettiler. Son olarak NATO gibi dünyanın en prestijli ve büyük organizasyonların birinde yaşanan “hedef gösterme” kepazeliği de, Türkiye karşıtlığının doruk noktasına ulaştığını açıkça gözler önüne serdi. Zarrab davasına yüklenen ve reel olarak bir karşılığı bulunmayan bu durum da, piyasanın psikolojinin bozulmasına, tansiyonun yükselmesine sebep oluyor. Dünkü işlemlerde dolar, suni olarak tırmandırılan gerilimin etkisiyle 3,9780 ile bütün zamanların en yüksek noktasına ulaştı. Avro da 3,6760 ile rekor kırdı.

BALON SÖNECEK
Yeniden tırmanan saldırıların, “Türkiye’nin yılın üçüncü çeyreğinde dünyanın en hızlı büyüyen ülkesi olmasının beklendiği” bir dönemde gelmesi de özellikle dikkatlerden kaçmadı. Analistler, “Reza Zarrab davasına, olduğundan fazla ve farklı anlamlar yükleyerek piyasaya zarar veriyorlar. Hâlbuki İran’a ambargo döneminde, başta ABD’li dev şirketler olmak üzere batılı birçok kuruma çeşitli cezalar kesilmişti. Ve bu cezaların sadece bir kısmı ödendi. Bu kurumlar hâlâ ayakta ve eskisi faaliyetlerine devam ediyor. Şimdi 4 Aralık’ta ABD’de görülecek Zarrab davasına, maalesef gereksiz yere ‘kritik’ bir önem atfedildi. Piyasalar bu tarihte bir şey olmayacağını anladıktan sonra kendine gelecek. Geldiğimiz seviyeler itibarıyla doları satmak için kesinlikle uygun yerlerdeyiz” uyarısında bulunuyor. Bu arada Merkez Bankası, döviz kurundaki artışların ardından bankaların gecelik borç alma limitini sıfıra düşürdü. Uzmanlar, söz konusu adımın 0,25 baz puanlık gizli faiz artışı anlamına geldiğini belirtti. Hamlenin ardından kurlarda bir miktar sakinleşme görüldü.

Ekonomide rakamlar güven veriyor

Türkiye yılın ilk 6 ayında yüzde 5,1 büyüdü. Türkiye’ye bu yıl yabancı sermaye girişi 18 milyar doları aştı.

9 ayda yüzde 30 artışla 26 milyon turist geldi, yıllık hedef 30 milyon...

İstihdamda 28,8 milyon kişi ile tarihî rekor kırıldı. Sadece bu yıl 2,2 milyon kişiye iş bulundu.

Ekimde, 13,5 milyar dolar rekor ihracata imza atıldı. 

Sanayi üretimi 3. çeyrekte yüzde 13,7 ile, 2011’den bu yana en güçlü artışı gerçekleştirdi.

Rekor kıran altında kâr satışı uyarısı

Altının gram fiyatı, dolardaki yükselişin de etkisiyle 164 TL ile bütün zamanların rekor seviyesine ulaştı. Kapalıçarşı’da çeyrek altın 268, Cumhuriyet altını da 1.092 liradan işlem gördü. AA Finans Analisti İslam Memiş, dolar kuru ve altının ons fiyatındaki yükselişlerin, gram fiyatında da yeni rekora sebep olduğunu, ancak bu yükselişleri sağlıksız bulduklarından dolayı sert dalgalanmalar için dikkatli olunması gerektiğini kaydetti. Dolarda yaşanacak gerilemelerin altında da sert düşüşlere sebep olabileceğini dile getiren Memiş, 159 liranın destek olarak takip edileceğini söyledi.

Düdüklü tencerenin basıncı azaltılmalı

Piyasalarda yaşanan gelişmeleri değerlendiren Gedik Yatırım Araştırma Uzmanı Erol Gürcan “TL varlıklar üzerindeki negatif baskı sürmeye devam ediyor. Son günlerde artan baskının ağırlıklı olarak siyasi ve jeopolitik belirsizliklerden kaynaklandığını söylemek mümkün. Ayrıca, yakın dönemde enflasyon görünümünde gözlenen bozulma, Merkez Bankası’nın piyasaları ikna etme konusunda şimdilik çok yeterli olamaması, risk fiyatlamasını artırmakta. Kurdaki hareketlerin sertleşmesi hâlinde TCMB’den yeni müdaheleler beklenebilir” diye konuştu. Euler Hermes Başekonomisti Ludovic Subran da, “Türkiye, fazla ısınmış bir düdüklü tencere gibi. Türk lirasının değerini kaybetmesi ve enflasyona sebep olan baskılar, hem haneler hem de şirketler için yük hâline geldi. 2018, düdüklü tencerenin basıncını almak için mükemmel bir yıl. Şirketlerin yatırım ve yurtdışına ihracat yapmalarını kolaylaştırmak, büyüyen Avrupa pazarına daha fazla ihracat yapmak için çok doğru bir zaman” dedi.

 

Düzenleyen:  - Ekonomi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...