Sert 19 Mayıs ve tiyatro açıklaması

/ Kaynak: AA
- Güncelleme:
Sert 19 Mayıs ve tiyatro açıklaması

TÜRKİYE Haberleri  / AA

Başbakan Erdoğan, Danıştay'ın Milli Eğitim'in 19 Mayıs kararını durdurmasına sert tepki gösterdi: Hiç kimse bize, 19 Mayıs üzerinden mürebbiyelik yapmaya kalkmasın. Kendilerini 19 Mayıs'ın yegane sahibi olarak görenlere de istismar fırsatı tanımayacağız" dedi. Erdoğan, Şehir Tiyatrolarına ilişkin yönetmelikle ilgili ise, şunları söyledi: "Devlet eliyle tiyatroculuk olmaz, özelleştireceğiz. Destek gerekirse biz de istediğimiz oyunlara sponsor oluruz. Buyurun işte özgürlük. Ama kusura bakma geleceksin hem belediyeden maaşını alacaksın ondan sonra da yönetime istediğin gibi verip veriştereceksin. Olmaz öyle şey"

Danıştay, Milli Eğitim Bakanlığı'nın Ankara dışındaki illerde 19 Mayıs kutlamalarının yalnızca okullar ve öğrenciler arasında kutlanmasına ilişkin genelgesi hakkındaki yürütmeyi durdurmuştu. nbsp; nbsp;AK Parti Gençlik Kolları Büyük Kongresi'nde konuşan nbsp;Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bu karara sert tepki gösterdi. nbsp;

KONGREDEN FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN

nbsp;Salonda bulunan gençlerin ve onların coşkusunun Türkiye'nin kendisini yansıttığını belirten Erdoğan, şunları söyledi: nbsp;"Bu salondaki gençlik Türkiye'nin ta kendisidir. Bu salondaki gençlik, kökü mazide olan, gözü istikbalde gençliktir. Bu salondaki gençlik tarihini çok iyi bilen, çok seven, devraldığı mirasın omuzlarındaki yükün farkında olan bir gençliktir. Bu gençlik kavganın, çatışmanın değil, dayanışmanın kucaklaşmanın tarafında bir gençliktir. Burada Türkiye'nin umudu var. Burada sadece Türkiye'nin değil, Ortadoğu'nun, Balkanlar'ın, Kuzey Afrika'nın umudu var. Burada sadece Türkiye gençliğine değil, Ortadoğu'ya Kuzey Afrika'ya örnek teşkil eden bir gençlik var. İşte bu gençlik 23 Nisan 1920 ruhunu çok, ama çok iyi bilen bir gençliktir. Bu gençlik Kurtuluş Savaşı ruhunu, 29 Ekim ruhunu çok iyi bilen bir gençliktir. nbsp;

"KİMSE DERS VERMEYE KALKMASIN"

nbsp; Burada bu salondaki gençlik 19 Mayıs'ı bilen, 19 Mayıs ruhunu, misyonunu taşıyan bir gençliktir. Hiç kimse bize, bu gençliğe 23 Nisan, 19 Mayıs, 29 Ekim dersi vermeye kalkışmasın. Tam tersine 23 Nisan ruhunu öğrenmek isteyen varsa buyursun işte bu gençlikten öğrensin. Eğer 19 Mayıs'ın 29 Ekim'in ruhunu anlamak, öğrenmek isteyen varsa buyursun bu gençlik onlara öğretsin. Türkiye'nin tapusu belli kesimlerin, belli zümrelerin, elitlerin, seçkinlerin elinde değil. 75 milyonun elindedir, 75 milyonun yüreğindedir. Hiç kimse kendisini Türkiye'nin yegane sahibi gibi görmesin. Türkiye'nin sahibi 75 milyondur. Türkiye'nin sahibi işte bu gençliktir. Artık 19 Mayıs törenleri üzerinden hiç kimse mürebbiye gibi parmağını sallayarak bizi tehdit etmeye, bizi tedip etmeye kalkmasın, kalkışmasın. Çünkü biz onlar gibi 19 mayıs'ın istismarının değil, 19 Mayıs'ın özünün takipçisiyiz. Ey CHP, ey MHP 19 Mayıs sizin için bu kadar önemliydi de neden bugüne kadar 19 Mayıs'ın özüne, 19 Mayıs'ın izine sahip çıkmadınız? Samsun'u bugüne kadar neden hatırlamadınız? Söyler misiniz Samsun'a bugüne kadar ne yaptınız? Erzurum'u, Sarıkamış'ı, Çanakkale'yi, Kurtuluş Savaşı şehitliklerini neden bugüne kadar hatırlamadınız?." nbsp;

"BU MİLLETİN VASİLERE İHTİYACI YOK"

nbsp; Erzurum'a, Sarıkamış'a, Samsun'a, Çanakkale'ye hizmet götürenin AK Parti iktidarı olduğunu belirten Erdoğan, iktidara geldiklerinde Çanakkale'ye giden gençlerin sayısının 250 bin olduğunu, bugün bu sayının yılda 2,5 milyonu aştığını söyledi. Erdoğan, AK Parti iktidarının gençliği ecdadıyla buluşturan bir iktidar olduğunu ifade etti. Erdoğan, şunları kaydetti: "Çünkü bunların özle işi olmaz bunlar sadece istismar yapar. Ama biz meselenin özüyle ilgiliyiz. Biz genç nesillerin, gençlerin sıkıcı resmi törenlerle değil, 19 Mayıs'ın özüne, ruhuna, heyecanına, coşkusuna uygun kutlamalardan yanayız. Kendilerini 19 Mayıs'ın yegane sahibi olarak görenlere de istismar fırsatı tanımayacağız. Bu ülkede hiç kimse kendisini öz diğerlerini üveymiş gibi göremez. Böyle muamele edemez. Bu ülkede artık birileri kendisini cumhuriyetin, milletin ve rejimin gerçek sahibi olarak görüp millete tahakküm edemez. Hiç kimse 'milleti kurtarıyorum' deyip milletten çok bildiği iddiasıyla bu millete yön veremez. İstikamet çizemez. Bu milletin vasilere ihtiyacı yok, bu rejimin vesayete ihtiyacı yok." nbsp;

"SELAMÜN ALEYKÜM" DİYENLER HOR GÖRÜLDÜ

"Dindar bir nesil yetiştirmek istediğimi söyledim. Aslında sizler benim ne söylemek istediğimi çok iyi anladınız. Ama bu statüko anlamadı, anlayamaz. Seçkinler anlamadı, anlamak istemedi. Biz bu ülkede çok büyük eziyetler gördük. Biz milli manevi değerleine bağlı dindar bir nesilden bahsediyoruz. Vatanını sevmek, milletini sevmek, dindar bir nesilin görevidir. Bu nesli yetiştirmenin gayreti içinde olacağız. Yaşananlar unutulursa bunlar tekrar yaşanır. Bizden öncekiler, babalarımız, dedelerimiz aynı şekilde çok büyük acılar yaşadılar. Bu ülkenin camileri keyfi gerekçelerle ibadet edilmesin diye kapatıldı. Camiler satıldı, ahıra dönüştürüldü. nbsp;

Çağdaşlaşmak, batılaşmak adı altında örf adetlerimizi ayaklar altına aldılar. Selamün Aleyküm diyenler hor görüldü. Yılalrca Müslümanlar kaba sabaca karikatürize edildiler. Muhafazakarlık, dindarlık on yıllarca köylülük olarak görüldü. On yıllar boyunca hukuka bürokrasiye kast sistemi uyguladılar. Utanmadan sıkılmadan, yüzleri dahi kızarmadan milelte bidon kafalı dediler. Çünkü onlar bizim ne çektiğimizi bilmezler. Onlar bu eziyetleri bilmezler görmezler. Biz 75 milyonun birer ferdi olarak bu ülkenin sahiyiz. Biz bu ülkenin öz çocukalrıyız. O yüzden biz dindar nesil diyoruz. Kültür emperyalizmin yönlendirmedği bir Türkiye için çalışıyoruz. Biz özgürlükleri kısıtlama peşinde değiliz. Biz özgürlük peşindeyiz."

"ÖZ VATANIMIZDA PARYA MUAMELESİ GÖRDÜK"

Erdoğan, şöyle devam etti: "On yıllar boyunca bürokrasiye, hukuka kast sistemi hakim oldu. Dikkat edin millet iradesinin güç kazandığı Anadolu'nun, Trakya'nın sesini yükselttiği her dönemde demokrasiye müdahale edip seçkinlerin iktidarını güçlendirdiler. Utanmadan, sıkılmadan, yüzleri bile sıkılmadan bunlar millete 'bidon kafalı' dediler, 'göbeğini kaşıyan adam' dediler. Öz vatanımızda parya muamelesi gördük."

"DEVLET ELİYLE TİYATROCULUK OLMAZ"

Başbakan Erdoğan, Şehir Tiyatrolarına ilişkin yönetmelikle ilgili ise, "İstanbul'da şehir tiyatroları meselesinde o despot anlayış, o kibirli tavır tekrar kendini gösterdi. Soruyorum siz kimsiniz? Bu ülkede sanat sizin tekelinizde mi? Geçti o günler. Artık despot aydın tavrıyla parmağınızı sallayarak bu milleti aşağılama dönemi geride kaldı. nbsp;Gelişmiş ülkelerin hemen hemen tamamında devlet eliyle tiyatroculuk olmaz. Ben Kadir Bey'i tebrik ediyorum ve aynı şeyi şu anda Bakanlar Kurulu'na getireceğim. Özel bir yönetim değil, tiyatroları özelleştirmeye götürüyorum. nbsp;Tiyatroları özelleştirmek suretiyle buyurun tiyatrolarınızı istediğiniz gibi oynayın. Destek gerekirse biz de istediğimiz oyunlara sponsor oluruz. Buyurun işte özgürlük. nbsp;Ama kusura bakma geleceksin hem belediyeden nbsp;maaşını alacaksın ondan sonra da yönetime istediğin gibi verip veriştereceksin. Olmaz öyle şey" dedi.

"TUTUKLU VEKİLLER, MUHALEFETİN ESERİ"

Erdoğan, "Tutuklu milletvekilleri konusu AK Parti'nin değil, tamamen bu partilerin kendi eseridir. Bu partiler sonucu çok iyi bildikleri halde böyle bir krize yol açarak bu krizin faturasını AK Parti'ye yüklemek gibi bir şark kurnazlığı içindeler. Tutuklu milletvekilleri konusu AK Parti'nin oluşturduğu değil, bizzat CHP, MHP ve BDP'nin oluşturduğu bir eserdir, bir sorundur. Adeta bile bile lades denilmiş, bile bile böyle bir sıkıntı ortaya çıkarılmıştır. Milli iradeye saygısızlık yapan her zamanki gibi CHP'nin kendisi olmuştur" diye konuştu.

GENÇLERE NASİHATLER nbsp;
nbsp; nbsp;
nbsp; AK Partili gençlere nasihatler de veren Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti: nbsp;"Sizler Türkiye'nin onurusunuz, Türkiye'nin istikbali, Türkiye'nin aydınlık yarınlarısınız. Sizler demokrasiye, özgürlüklere, milli iradeye en güçlü şekilde sahip çıkmalısınız. Emaneti devraldığınızda Türkiye'yi daha da büyütmenizi, yüceltmenizi sizlerden rica ediyorum. Sizi kavgaya çekmek isteyenlere karşı sabırlı olacak; hoşgörüden, vakardan taviz vermeyeceksiniz. Sizler büyük bir milletin evlatlarısınız. Kibir, gurur, böbürlenme size musallat olmamalı. Ama zulüm karşısında eğilmeyecek, haksızlık karşısında susmayacaksınız." nbsp;
nbsp; Konuşmasının ardından Genel Merkez Gençlik Kolları Başkanı İsmail Karaosmanoğlu, Başbakan Erdoğan'a Mehmet Akif Ersoy'un Safahat adlı eserinin 1928 yılında yapılan baskısını ve el yazması Kur'an-ı Kerim takdim etti. Başbakan Erdoğan da Kuran-ı Kerim'i öpüp başının üstüne koyarak teslim aldı. nbsp;
nbsp; Başbakan Erdoğan da İsmail Karaosmanoğlu'na ve yaş sınırı nedeniyle görevlerini bırakacak olan AK Parti Genel Merkez Gençlik Kolları MKYK üyelerine hizmetlerinden dolayı teşekkür etti ve ayrı ayrı plaket verdi. nbsp;

YENİ BAŞKAN ZAFER ÇUBUKÇU
nbsp; nbsp;
Bu arada, AK Parti Genel Merkez Gençlik Kolları'nın yeni başkanı Zafer Çubukçu oldu. nbsp;Ankara Kapalı Spor Salonu'nda gerçekleştirilen kongrede başkanlığa Zafer Çubukçu getirildi. Çubukçu, 734 delegenin oy kullandığı seçimde oyların tamamını aldı. nbsp;

TÜRKİYE
Kaynak: AA
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...