Babanız çok zenginse kasiyer olur musunuz?

A -
A +
Muhabirliğimin ilk yıllarıydı. İş dünyasının ünlü isimlerini takip etmek, onların bir toplantısında, konferansında söyleyeceği cümlelerden kendime ders, gazeteme haber çıkarmak için bana verilen görevden fazlasını yapardım. Çünkü annem benden istediği her şey için "Yaptığın banaysa öğrendiğin kendine" derdi bıkıp usanmadan... Ben de iş hayatımın geride bıraktığım uzun yıllarında bu öğüdü hep cebimde tuttum. 
 
Üzeyir Garih... En verimli döneminde korkunç ve karanlık bir cinayete kurban giden çok değerli iş adamı... Bir gün kendisinin Marmara Üniversitesi İktisat Fakültesinde söyleşisi vardı. Hiç unutmam, o zamanlar çarşambaları izin kullanırdım ve söyleşi de izin günüme denk gelmiş. O zaman şefim bana git falan demedi tabii ama benim bilip de gitmemem imkânsızdı neredeyse...
 
Gittim. Kocaman bir amfi. Tıklım tıklım dolu. Üzeyir Bey salona tam vaktinde geldi. Şaşkınlık verecek derecede büyük bir alkış tufanıyla geçti kürsüye. Konuşmasına alkışlar arasında hemen başladı ve başlar başlamaz da şu soruyu sordu: Aranızda Mavi Tur'a çıkan var mı? 
 
Az önce patlayan alkış tufanı, yerini bir uğultuya bırakmıştı. Üzeyir Garih gülümsedi ve şöyle dedi: Şimdi diyorsunuz ki, adam zengin, tuzu kuru, bizi de öyle sanıyor ve Mavi Tur soruyor.
Öğrenciler "E herhâlde" der gibi gülüşürken Üzeyir Bey şu dersi verdi; hem bana hem salonu dolduran onca gence: Bakın arkadaşlar, benim bir oğlum var. Bir süre önce Akdeniz'de Mavi Tur'a çıkacağını söyledi. Haaa... Yok, yanlış anladınız, benden para falan istemedi. O Mavi Tur'un parasını yurt dışında okurken çalıştığı benzin istasyonunda bazen kasada bazen pompada çalışarak kazanmış. Tatilini yapacak, okuluna devam edecek, seneye de okuduğu bölümle ilgili bir yerde çalışacak. Alarko'ya gelmek isterse de bunu önce hak edecek.
 
Evet, iş dünyasına başarılarıyla yön vermiş olan birçok isim gibi, Üzeyir Bey de kendi evladına, hiçbir şeyi altın tepsi içinde sunmamış. Onun önce kendisini ispat etmesini istemiş.
 
O gün gençlere salona girdiğinde sorduğu soruyu tekrar yöneltti: Peki şimdi söyleyin; içinizde Mavi Tur'a çıkan var mı?
Salon bu kez sessizdi. Tek el de kalkmamıştı yine.
 
Bir soru daha geldi peşinden: Okula başladığından bu yana eğitim alanı dışında çalışan var mı?
Burada birkaç el kalktı sadece.
"Son soru" dedi Üzeyir Bey: Aranızda Alarko'da çalışmak isteyen var mı?
Ooo... Salonda yeniden bir alkış tufanı... 
Üzeyir Bey ise o zaman hiç aklımdan çıkmayan şu cümleyi etti: Çalışın, gerçekten ciddiyseniz bekliyorum...
 
Söyleşi devam etti ama hem ben hem oradaki onca genç, çok önemli bir ders almıştı o gün. Hepimiz almışız o dersi ki, bugün "İş çok, kalifiye eleman yok" diye veryansın eden iş adamlarını her duyduğumda aklıma gelir bu ders. Kendisine yatırım yapmanın anlamını idrak edemeyenleri gördüğümde ve tabii en çok da "İş var da çalışmıyor muyuz" şikâyetini duyduğumda...
 
Sonunda 'Tweet'i 
düzeltebileceğiz
 
Twitter, özellikle fikir tartışmaları için sıkça takip ettiğimiz bir sosyal medya platformu. Çoğumuz paylaşım da yapıyoruz ama en büyük sıkıntıyı yazdığım 280 karakterlik bir şey için 'paylaş' tuşuna bastıktan sonra gördüğüm hatalar için çekiyordum. Güzel dilimizi kullanırken, bazen klavye azizliği, bazen dalgınlıkla yaptığımız hataları geç fark etmek ve geri alamamak sinir bozucuydu. Bugün, dijital dünyanın son yeniliklerinin sergilendiği IFA Berlin'den dönen Teknoloji Editörümüz Ömer Temür'ün sayfasında okudum. Twitter da birkaç kez düzeltme imkânı getiriyormuş. Çok iyi haber...
 
Sadece bir ayda
1.800 yeni ihracatçı
 
Türkiye, dünyanın en önemli tedarik merkezlerinden biri hâline geldi. Balık uçarak, mobilya yüzerek gidiyor ama hızla ulaşıyor talep eden ülkelere. İş dünyamız harıl harıl çalışıyor. Ürettiği hemen, anında talep görüyor. Bu da ihracat rakamlarına rekor olarak yansıyor. Hatta her ay... Önceki gün açıklanan ihracat rakamları da rekordu ama çok önemli bir rakam daha vardı. 1.800'ün üzerinde üretici, ağustosta ilk kez ihracatçı olmuş. Bir önceki Ticaret Bakanı’mız söylemişti "Binlerce potansiyel ihracatçımız var ki, henüz bundan onların haberi yok" diye... Evet, haberleri olmuş ve sayıları her ay binlerce yeni ihracatçımız katılıyor o dev aileye.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.