Bu davanın sonucu şimdiden belli

Sesli Dinle
A -
A +

Malum, kasım ayı efsaneli, şahaneli indirimlerle dolu ayımız… Fakat çoğu kampanyanın (amiyane tabir için özür dileyerek yazıyorum) 'Önce bindirim sonra indirim' hâlinde olduğu aşikâr…

 

Geçtiğimiz sezondu. ‘Hızlı moda’ tabir edilen sistemin ‘en sıkı’ uygulayıcılarından olan bir marka, çok yüksek oranlı bir indirim yapmıştı. Bir gömlek aldım elime. Üzerinde en az 5-6 tane etiket vardı. Kimi kırmızı kimi sarı... Tek tek söktüm onları. İndirmiş, zam yapmış, bir daha indirmiş bir daha zam yapmış nasıl ayarlamış anlamadım ama son etiket, ilk etiketten pahalı ve üzerinde "Yüzde 60 indirim" yazıyordu...

 

Diğer örneğim ise daha yeni ve online alışverişten. 2 ay evvel, çok güvendiğim bir e-Ticaret sitesinden, sürekli alışveriş yaptığım bir markanın tişörtünü satın aldım. O marka için fiyat 'bedavaya yakın'dı. Hadi söyleyeyim: Aldığım fiyat 64 lira. Sonra aldığınız ürünün aynısı ya da benzerleri bilgisayar ekranlarınızda dolanmaya başlıyor ya... Baktım benim o malum tişört. Tıkladım. Bilin bakalım fiyatı ne kadar? Tam 410 lira. Evet, 410 lira.

 

Dedim evet yaa... Kasım geldi, bunlar 'bindirim-indirim' hazırlığı. Tam da öyle oldu. Dün baktım aynı tişörtün fiyatına. 139,99 TL'den 134,99 TL'ye düşmüş güya. Aslında 64 liradan 410 liraya çıktı, sonra 134,99’a düştü gözümün önünde… Son fiyat ise benim aldığımın 2 katından bile pahalı.

 

Üçüncü bir örnek de bir beyaz eşya markasından... Arkadaşım bir zincir mağazada 12 bin liraya çamaşır makinesi beğendi. Ertesi gün almak üzere gittiğinde bakmış ki fiyat 15 bin lira. Görevli "Fiyatlar günlük değişiyor" diye gerekçe göstermiş kendince. 3 gün sonra “Efsane” günler başlayınca fiyat, yüzde 20 indirimle 12.500 lira...

 

Eee ne oldu şimdi? Şimdi olan, tüketici olarak hakkımızı arayacak alan açıldı.

 

6502 Sayılı Tüketici Kanunu'nun 'Fiyat Etiketi Yönetmeliği'nin 'İndirimli Satışlar' başlıklı 11'inci maddesinin 1'inci fıkrası diyor ki: İndirimli satışa konu edilen mal veya hizmetin indirimli satış fiyatı, önceki satış fiyatları arasındaki en düşük fiyatlı etiket üzerinden yapılmalı.

 

Yani o makine en düşük 12 bin lira mıydı?

 

Evet, 12 bin liraydı.

 

Şimdi, satıcı, iddia ettiği yüzde 20'lik indirimi, 15 bin lira üzerinden değil, 12 bin lira üzerinden yapmak zorunda. Hâl böyle olunca da o makineyi 9.600 liraya satmak zorunda. Bunun için arkadaşım Tüketici Mahkemesi'ne başvuracak. Dava "...daha önce ilan edilmiş en düşük fiyat olan 12 bin liranın üzerinden yüzde 20 indirim yapılarak tüketiciye satışına..." diye bitecek. Biliyorum; çünkü mahkemenin bu türde verdiği çok sayıda karar var. Yani, sonucu önceden belli olan bir dava izleyeceğiz; kesin...

Boykot ederim de yerine ne koyacağım?

İsrail, Filistin halkına tam anlamıyla soykırım uyguluyor. Bizim bakmaya dayanamadığımız acıları onlar yaşıyor. Bu saldırı dursun diye herkesin yapacağı bir şeyler var. Tüketiciler olarak bizim elimizden gelen de boykot... Bu konuda inisiyatif alan da var, teklif ortaya koyan da. Bunlardan birisi de ASKON ve Başkanı Orhan Aydın... Geçtiğimiz günlerde iş dünyasına Troy'a geçme önerisinde bulundu. Konu bir akına dönüşmese de ekim ayında Troy markalı kartlarla yapılan alışveriş yüzde 57 artarken, kullanıcı sayısı 19 milyonu aşmış… Küresel hâkim şirketlere göre henüz küçük olsa da karınca misali… Safımız belli olsun yeter…

 

ASKON Başkanı Orhan Aydın, geçtiğimiz günlerde de THY uçağında İsrail’i destekleyen kahve ve gazlı içecek markasının ikram edilmemesinden gurur duyduğunu, sosyal medya hesabından "Bu sefer başaracağız ve güçlü boykotla gereken ekonomik yarayı vereceğiz. Teşekkürler, tebrikler" cümlesiyle duyurdu. Ardından da "Burada iş dünyamıza büyük iş düşüyor. Biz onların ürettiği ürünlerin çok daha iyisini, sağlıklısını ve kalitelisini üretmeliyiz, üretmeliyiz ki bir gün pes edip milletimizi bu ürünleri tekrar kullanmak zorunda bırakmayalım" deyince, İstanbul Hububat Bakliyat İhracatçıları Birliği'nin 2019 Dönemi Başkanı olan Zekeriya Mete, "Sayın Başkan, Türk milleti bahsettiğin firmalardan çok daha kaliteli ve sağlıklı kahve üretiyor. Sektör başkanı olarak bu açıklamanıza üzüldüm. Türk milletinin yaptığı ürünlerin farkında olmamanıza 250 milyar dolar ihracat yapan ülke ihracatçısı adına üzüldüm" diye yazıp fikrini ifade etti.

 

Aslında Orhan Başkan da haklı, Zekeriya Başkan da... Orhan Aydın, boykot ettiğimiz ürünlerin yerli muadillerinin olduğunu tabii ki biliyor ama en az diğer kahve markası kadar yaygın, kasasında sıralar olan zincir hâline gelmesinden bahsediyor... Zekeriya Başkan da haklı; ifade sanki o ürünlerden ülkemizde hiç yokmuş gibi bir anlama bürünmüş ve gıda ihracatçıları başta olmak üzere Türk üreticisini üzmüş mutlaka...

 

Ben bu boykot konusunu açmışken başka bir örnek daha vermek isterim: BİP...

 

Yerli ve millî mobil operatörümüz ve teknoloji şirketimizin uygulaması. Birçok defa yurt dışında gerek sesli, gerek görüntülü görüşmeyi BİP'le çok daha kaliteli yaptığımı söylemeliyim. Üstelik hepimizin kullandığı mesajlaşma uygulamasına göre çok üstün tarafları da var. Mesela siz Türkçe yazıyorsunuz, karşınızdaki kişiye hangi dilden gitmesini istiyorsanız o dilden gönderiyorsunuz. Aynı şekilde, karşıdaki Japonca yazıyor, siz Türkçe olarak okuyorsunuz. Bu bile tercih etmek için sebep ama ilk mesele yaygınlık sıkıntısı... İkincisi ise insanımızın önemli bir kısmının 'ithal' olduğunda doğrudan o tarafa yönelmesi... Burada da Zekeriya Mete Başkanla kesinlikle aynı fikirdeyim yine... Savunmamız, sanayimiz, teknolojideki hızlanmamız ortadayken, kendi kendimize yetmemizi sağlayacak temel mallarımız nerede? Evet, kahvemiz de var yerli olarak, marketimiz de... Çikolatamız bütün dünyaya yetiyor. Temizlik ürünlerimiz derseniz yine öyle. Tekstilimiz, diğer gıda ürünleri ve diğer binlerce ihraç malımız da… Öyle de, neden biz markete gidince elimiz o deterjana, o çikolataya gidiyor; kızgınlıklarımızın üzeri örtülmeye başlayınca ayağımız yine o kahve zincirine dönüyor?

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.