Bu hafta sonu bütün Türkiye gibi futbolun da gözü basketboldaydı. 32. Avrupa Basketbol Şampiyonası'nın ülkemizde yapılması ve Türkiye'nin final oynaması ister istemez futbolu ikinci plâna itti. Buna ek olarak, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin desteğiyle Haliç'te gerçekleştirilen 27. Balkan Kürek Şampiyonası da onbinlerce kişi tarafından ilgiyle takip edildi. Bu iki olay, ülkemizde futbol dışında da sportif ilginin arttığını ortaya koydu. Olimpiyatlara talip olan bir ülke için bu çok sevindirici bir gelişmedir. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in Abdi İpekçi'de, Spor Bakanı Fikret Ünlü ve Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna'nın eşleriyle birlikte hem Haliç'te hem de Abdi İpekçi'de hazır bulunması organizasyonlara ayrı bir heyecan kattı. Ancak, Süper Lig'deki heyecan da dinmiş değildi. Üstelik Samsun'da ender rastlanan bir uygulama yaşandı. Futbol, müsabaka talimatlarına ve oyun kurallarına göre hakemler tarafından yönetilir. Hakem Metin Tokat, 19 Mayıs Stadı'nın zemininin bozuk olduğunu, futbol oynamaya elverişli olmadığını ifade ederek karşılaşmayı 12. dakikada tatil etti. Müsabaka talimatının 17. maddesi bu yöndeki takdir yetkisini hakeme vermiştir. Federasyonun kabulüyle futbol oyun kurallarının 7. maddesine göre karşılaşma ilk yarı içinde veya sonunda yeniden oynanacaktır. Önemli olan futbolcuların sağlığıdır, tartışılan diğer problemler mevzuatlar doğrultusunda halledilir. Kararı da fazla abartmamak lâzım, zira 3. Lig ve amatör kümelerde benzer hakem kararlarına sıkça rastlanır. G.Saray-Antalya müsabakasını yöneten Mutlu Çelik, kamuoyundaki olumsuz imajından bir türlü kurtulamıyor. Sergen'in gol yaptığı serbest vuruş kararının doğru olup olmadığı çok tartışıldı. Bu pozisyon, kendi kalecisine bilerek verilen pas olarak yorumlanamaz. Kocaeli-F.Bahçe maçında, Musa Eryılmaz sonuca etki edecek ciddi bir hata yapmadı. Revivo'nun kolunun Hasan'ın burnuna çarpmasında kasıt yok. Diğer 5 golün temiz olduğu maçta Kocaelisporlu Ayew'in pozisyonu da ofsayt değildi. Diyarbakır-Trabzonspor mücadelesini yöneten Murat Ilgaz, tartışılan kararlarında bence haklıydı. Kaleci Cenk'in Da Silva'yı düşürmesinde verilen penaltı kararı doğru. Topun gidiş istikametini iyi değerlendiren Ilgaz'ın kırmızı kart göstermemesi de doğru yorumdu. Bu yıl Süper Lig'de ilk maçına çıkan Orhan Erdemir, Bursa-G.Antep karşılaşmasında kelimenin tam anlamıyla süperdi. Sakatlıktan kurtulup mücadeleyi iyi yönetmesi sevindiriciydi. Zira kendisi, Avrupa sahalarındaki tek ümidimiz. Ankaragücü-G.Birliği mücadelesinde Erol Ersoy, hızlı futbola ve bol gole rağmen göze çarpan bir hata yapmadı. Ersoy, kaleci Da Silva'nın İsmail'i düşürmesindeki yorumuyla Murat Ilgaz'ı hatırlattı. Böyle standart kararlar, özlenen bir tabloydu. Cem Tosyalı, İstanbulspor-Göztepe karşılaşmasındaydı. Kenan'ın elle düzelttiği topu görmesi artısıydı, kart çıkarmayışı ise bence hataydı. Denizli-Rizespor maçını yöneten Çetin Sarıgül'ün tartışılan pozisyonlardaki kararları kurallara göre doğruydu. Y.Yozgat-Malatya mücadelesinde de İbrahim Çınar, neticeye tesir edecek bir hata yapmadan 90 dakikayı tamamladı.