Kurban Bayramı vesilesiyle yaşanan ve yaşatılan manevi duyguların Türk ve Müslüman dünyasına barış, kardeşlik, sevgi ve refah getirmesini temenni ederek, okuyucularımın bayramını kutluyorum. Spor alemine ve hakem camiasına ise şikesiz, çetesiz ve bahis tartışmalarının hiç yapılmadığı bir hayat diliyorum. Bayram süresinde oynanan Süper Lig maçlarında gözler üç büyüklerdeydi. Erol Ersoy'un yönettiği Kocaeli-Beşiktaş müsabakasında göze çarpan iki büyük hata vardı. İlki, 26.dakikada Kocaelisporlu Nuri'nin kendine faul yapıldığını düşünerek, hakem kararı beklemeden topu elle tutmasıydı. Yardımcı hakemin de elle oynamayı değerlendirmesine rağmen Ersoy'un kararının Kocaelispor lehinde olması, "Korkaklık mı, eyyamcılık mı?" anlayamadım. Pozisyonun devamında Serdar cezasahasında Ahmet Yıldırım tarafından orantısız güç kullanılarak düşürülüyor. Penaltı ile değerlendirilmeyen bu pozisyon oyuna tesir ediyor. Yazık, çok yazık. Ersoy bu yanlışları yapmamalıydı. Bülent Uzun'un da G.Saray-G.Birliği maçındaki benzer yanlışları, "Acaba büyük takımlar lehinde eyyam mı yapılıyor?" düşüncesini akıllara getirdi. Mücadelenin zor ve sert geçmesi normal. Verilen sarı kartlar hakem yorumu. 36.dakikada cezasahasında Capone - Cafer mücadelesine verilen penaltı kararına da hakem takdiri diyelim. Ama iki pozisyon var ki; affedilmez. 39.dakikasında Ömer, Berkant'ın ayağına sakatlayıcı şekilde tabanla giriyor. Bu hareketin teşebbüsünü bile kurallar yasaklamış. Kırmızı yerine, sarı kart göstermek neyin nesi? 69.dakikada Mondragon top oyundayken, cezasahasında Cafer'e dirseğiyle vurarak yere düşürüyor. Kurallar bu pozisyonda penaltı ve kırmızı kart diyor. Sen ise Cafer'e sarı kart ve aleyhine serbest vuruş veriyorsun... Olmaz böyle şey! Mustafa Çulcu, Denizli-F.Bahçe maçında bana göre başarılı maç yönetti. 23.dakikada İlyas topu eliyle mi, yoksa göğsüyle mi aldı? Orta ve yardımcı hakem işbirliğiyle verilmiş bir karar, tartışmak gereksiz. Verilen serbest vuruş durduk yerden üretilmedi. Kollar havada, top göğüs, omuz, dirsek ve kol arasında. Bırakın da bu tür pozisyonlarda hakem kararı versin. Ali Tandoğan ve Veysel'e cezasahasında rakibin teması yok. Devam kararları doğru. Sarı kartlar ise yerinde ve zamanında gösterildi. 6 golün atıldığı ve güzel futbolun oynandığı A.Gücü-Trabzon maçında Ünsal Çimen'i tartışmak çok anlamsız. Bu güzelliğe hakemin katkısı yok mu? Var tabii ki. Kritik pozisyonlarda hakem yardımcılarıyla çok cesur kararlar verdi. Ç.Rize-Malatya müsabakasını yöneten Musa Eryılmaz, Rize lehine verdiği penaltıda doğu, Malatya lehine çalmadığı penaltıda ise yanlıştı. Recep, cezasahasında Şakiri'yi açıkça düşürüyor. Yedek futbolcu Löbe'ye gösterdiği kırmızı kartı da tartışmamak lâzım. Y.Yozgat-Göztepe mücadelesini idare eden Orhan Erdemir, başarılı bir performans çizdi. Atakan'ın attığı golden önce kaleci ile vücut vücuda gelmesinde faul olup olmadığına hakem karar verir. Keza, maçın uzatmalarındaki sürenin tesbitinde de... Metin Tokat, başarıyla yönettiği Samsun-Diyarbakın müsabakasındaki iki penaltı tartışmasında pozisyonlara çok yakındı. Muhittin Boşat Antalya-G.Antep, Kadir Tozlu da İstanbulspor-Bursa karşılaşmalarında başarılı performanslarıyla dikkat çekti.