İnanç turizmi

Sosyal olay olarak ramazan ayında sizin en fazla dikkatinizi ne çekiyor? Bizim dikkatimizi çeken, turizm hareketlenmesi. Bayramda büyüklerinin elini öpmeden yurt içi veya yurt dışı tatil beldelerine kaçışları kastetmiyoruz. Bizim dediğimiz, mübarek ay devam ederken yaşanan turizm faaliyeti. Anadolu'yla yurt dışından gelen müminler, İstanbul ve Bursa gibi şehirlerin dini, tarihi ve kültürel mekanlarını gezmekteler. Bu geziler çok daha güzel ve profesyonelce düzenlenebilir. O anlamda Hac ziyareti dahi profesyonelliğe kavuşturulamadı. Konuyu ikiye ayırabiliriz. Ramazan ayı ziyaretleri. Hac ziyaretleri. Ramazan ayında İstanbul'da Hırkayı Şerif, Eyüp Sultan Camii, Sultanahmet Camii, Topkapı Sarayı, Mısır Çarşısı gibi onlarca cami, türbe, çeşme, çarşı, köprü tarihi, dini ve günümüzden eserler gezilip görülmekte. Bu kadar olmasa bile Bursa, Konya ve benzeri vilayetlerde de aynısı yaşanıyor. Bu itibarla turizm firmalarının ramazandan aylar önce kolları sıvayıp harekete geçmesi lazım. Hem yurt içinden hem Balkanlar, Orta Doğu ve Orta Asya'dan turist çekmeliler. O takdirde yapılacak olan bölge turları düzenlemektir. Mesela Marmara bölgesi bir tur olur. Buna Edirne, Çanakkale, Bursa, İstanbul dahil edilir. Orta Anadolu bir tur olur. Konya, Kütahya, Aydın bir çevre olur. Her bölge bu şekilde tanzim edilir. Hac ziyaretleri daha da verimli olur. Burada hedef şudur: Balkanlar, Avrupa, Rusya Federasyonu, Orta Asya, Balkanlar, Endonezya, Malezya, Hindistan ve Orta Doğu'dan Hacca gidecek olan yüz binleri İstanbul, Trakya ve Anadolu'dan geçirmek. Eskiden böyle olurmuş. Buhara'dan Semerkand'dan kalkan bir hacı namzedi önce İstanbul ve Anadolu'da ziyaretler yapar sonra mukaddes beldelere gidermiş. Tabii bazı şirketler işi daha da genişletebilirler. Mesela İstanbul ve Anadolu'dan sonra Bağdat, Şam ziyaretleri de organize edilebilir. Mesele Kültür ve Turizm bakanlığıyla da çok yakından alakalı. Bu bakanlık, yol göstermeli, teşvik edici olmalı, bürokratik zorlukları ortadan kaldırmalıdır. Türkiye'de turizm anlayışı çok daraltıldı. Sanki turizm merkezi yalnızca Antalya'dan ve tek mevsimden ibaretmiş şeklinde bir kanaat kafalara yer etti. Bundan kurtulmak lazım. Bakınız sadece inanç turizminden bahsettik. Kim bilir daha kaç türlüsü çıkar. Bu ülkede senenin 12 ayı turizmi ayakta tutmak mümkün. Turistten maksat, temiz insan, temiz para. Yerli yabancı turistin beklediği de ucuzluk, temizlik ve insanca muamele. Ramazan ayında yurt dışından 50 bin turist çekilebilir. Bu yolla bir buçuk milyar hacının da onda biri gelse 150 bin kişi eder. Her ziyaretçinin asgariden 500 Euro bıraktığını hesap ediniz bakalım 200 Bin kişi ne kadar döviz bırakır? İç turizmdeki hareketlenmenin getireceği bereket de cabası.