TÜRKİYE YÜZYILI’NIN ANAYASASI!

Sesli Dinle
A -
A +
İlk anayasamız olan Kanûn-ı Esâsi, 1876 tarihlidir. Bu tarih, Meşrutiyet dönemidir. Abdülhamid-i sâni, Hükümdardır. Şartlı saltanat ve anayasa, Abdülazîz Han’ın hal ve katledilmesiyle hayatımıza dâhil olmuştur.
 
1293 yani 1876’dan bu yana bir buçuk asır geçmiş bulunuyor. Bu bir buçuk asır zarfında yapılan ana-yasalar, ya doğrudan darbe veya idare değişikliği gibi fevkalade dönemlerin mahsulüdür. Bu çatı kanunların vaz’edilmesinde millet yoktur. Millet, özne değildir. 1961 ve 1982 anayasaları, kılıf arama maksadıyla olmalı ki darbeciler tarafından halkın reyine götürülmüştü. Her ikisinde de silahların gölgesinde yaşanan ürküntü veren durumlar sebebiyle halk oylaması yüksek bir kabulle tecelli etti. Sandık sayımlarının ne kadar dürüst yapıldığı meçhuldür. Bir araştırmaya tesadüf etmiş değiliz. 1982 anayasasının halka arz edilişinde usule dair bir itiraz vardır. Cunta reisliğinden devlet başkanlığına geçen Kenan Evren’in Cumhurbaşkanlığının kabul ve ilanı da ’82 anayasasıyla olmuştu. Ayrı ayrı oylanması gerekirken aynı pusulayla yapıldı…
 
2023-2028 arasında görev yapacak olan TBMM; Türkiye Yüzyılının ilk Millet Meclisi, iktidarı-muhalefetiyle el, fikir ve gönül birliği yaparak yüzde yüz yerli, yüzde yüz sivil, ideolojilerden, geçmişin kavgalarından arınmış bir anayasa yapabilirse bir buçuk asır içinde ilk defa normale kavuşarak ayıplardan kurtulmuş olacağız. 28. Dönem Kanun Yapma Yılı’nda TBMM, çetin şartları, dargınlık ve kırgınlıkları aşarak medenî bir kanûn-ı esâsi, esas teşkilat kanunu, anayasa yapabilir mi?
 
Çok zor görünüyor. Yalnızca muhtevaya dair zorluğu kastetmiyoruz. Peşin hüküm ve saplantılardan kurtulmayı gerektiren o şart ayrı bahistir. Evvela müzakere safhasına varabilmek için sayı yani maddî engeli aşmak gerekir:
Cumhur İttifakı dayanışması; AK Parti ve MHP ile diğer yol arkadaşları, Türkiye Yüzyılı şafağı sökerken darbe tortularından arınmış yepyeni bir anayasa inşa edilmesini isterken ana muhalefet CHP buna taraftar görünmüyor. Keza eski Millet İttifakı mensuplarının çoğu da muğlak vaziyette. Mevcut Meclis manzarasında sivil, eş anlamlı ifadeyle medenî bir anayasa yapılması mümkün görülmüyor. Cumhur İttifakı, anayasayı değiştirecek yekûna sahip değil.
 
TBMM’de milletvekili dağılımı şöyledir:
 -AK Parti 268, MHP 50, HÜDA-PAR 3, DSP 1
-CHP 169
- YSP 61, TİP 4
-İYİ Parti 43, DEVA 15, SP 10, Gelecek Partisi 10
 
Anayasa değişikliğini isteyen Cumhur İttifakı’nın 3 esas partisi AK Parti, MHP ve BBP’dir. Büyük Birlik, 14 Mayıs 2023’te vekil çıkaramadı. Yeniden Refah ve DSP’nin nasıl bir yol takip edeceği henüz bilinmiyor. Bundan dolayı hesaplamada AK Parti ve MHP ittifakının toplam vekil sayısı olan 318’i esas alıyoruz. Bu sayı ile TBMM Başkanlığına yazılı teklifte bulunulabilir. İlgili düzenleme mevcut anayasanın 175. Maddesindedir. Buna göre anayasa için değişiklik teklifi, 200 vekille yazılı olarak yapılabilmektedir. Değişiklik kabulü, gizli celsede ve Meclis toplam sayısı 600’ün 5’te 3 çoğunluğu 360 vekille mümkün olmaktadır. İşlemin 2 defa yapılma mecburiyeti vardır. Görüldüğü gibi Cumhur İttifakı, 360 rakamının uzağındadır. YRP, DSP ile DEVA, SP, Gelecek Partilerinin toplamı 41 MV’dir. Bunlar, eksiksiz olarak Cumhur İttifakı’na destek olsalar bile çıkan sayı 359 olur. Zaten son 3 partinin katılması uzak ihtimaldir.
 
318’lik Cumhur mevcuduna İyi Parti 43 vekille fire vermeden destek olursa 360 rakamı aşılarak 361 MV bulunmuş olur. Şayet buna YRP ve DSP de katılırsa varılacak sayı 367 olur. Her iki hâlde de anayasa değiştirilebilir.
Bu tabloda İYİ Parti, kilit gibi görünse de fiilî gerçek öyle değil. Zira CHP, İYİ Parti ve muhalefetteki diğer partilerin hiçbiri rahat değil. Kendi içlerinde ve aynı kesimdeki diğer partilerle bir hayli sürtüşme hâlindeler. CHP ve İYİ Parti bir bölünme yaşamadan 31 Mart seçimlerine girebilirlerse kendi hesaplarına başarı sayılabilir. Diğerlerinde de her ân farklı gelişmeler olabilir.
 
Bugün, Anayasa değişikliği için kilit parti değil, kilit takvim söz konusudur. 31 Mart 2024 Mahallî Seçimleri, kilit takvimidir.
 
CHP, İYİ Parti ve diğerlerinin yapılacak seçimden zarar görmeden çıkması hayli zor görünüyor. CHP, bu defa 11 büyük şehrin önemli bir miktarını kaybedebilir. İstanbul’u kaybedeceği çok açık şekilde bellidir. Böyle bir netice, genel başkanı düşürür. Kendisi ayrılmazsa partiden ayrılmalar yaşanır.
 
İYİ Parti’nin akıbeti de farklı değil...
 
Bütün bunlardan dolayı Cumhur İttifakı’nın Anayasa değişikliğini, yerel seçimlerden sonraya, 2024 Nisan’ı gibi bir zamana, 23 Nisan’a bırakmasını tahmin ediyoruz. Bu tarihte politik çalkantı durulmuş, istifa eden etmiş, parti kuran kurmuş olur.
 
Muhtemeldir ki CHP ve İYİ Parti’den doğan yeni iki parti yahut kopmalarla 318 veya 324 tamamlanır.
 
Türkiye Yüzyılı Anayasasının muhtevası ise ayrıca konuşulacak mevzudur. Onu, günü gelince uzun uzadıya ele alırız. Zaten, geçmişte çok yazıp konuşmuştuk.
 
Tutulacak yol bellidir:
 
Yerli, millî, medenî ve her çeşidiyle ideolojilere uzak bir esas teşkilat kanunu… Bu büyük kanun, yeniden ihtişam arayışımızın adı olan Türkiye Yüzyılına, Kızılelma hedefimize layık ve milletimizi ve istikbalimizi kucaklayacak değer ve seviyede olmalıdır.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.