İsmail Kapan

62. Cumhuriyet Hükümetinin programı bugün Meclis'te müzakereye açılıyor. Bakalım iktidar ve muhalefet kanadı arasında nasıl bir diyalog cereyan edecek...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan göreve gelişinin beşinci gününde ilk yurt dışı seyahatini Kuzey Kıbrıs'a gerçekleştirdi.

Son yirmi günde yaşanan siyasi tempo, herhalde başka bir ülkede yaşanacak cinsten değil. Şüphesiz bu, Türkiye'nin dinamizmini net biçimde anlatıyor...

Yedi yılda ne kadar da çok şey değişmiş... 2007'de 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, "devir teslim töreni istemiyorum" diyerek bir akşam üzeri kapalı kapılar ardından görevi 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e devretmişti.

AK Parti'yi farklı kılan husus, "misyon partisi" olması... İsimler üzerinden değil, ilkelere dayalı siyaset yapmasıdır. Onu rakiplerine göre çok daha güçlü kılan da budur.

Övgüde ve yergide dozu kaçırmak, ifratla tefrit arasında savrulmak sağlıklı bir durum değildir. Tabii ki ciddiyet ve samimiyet açısından sorgulanır!..

Bazıları hâlâ iktidar partisinin resmî kısa adı olan, AK Parti ifadesini bile kullanmaya alışamadı. Ama AK Parti, 13 yılda siyaset anlayışı ve devlet yönetimini kökünden dönüştürdü!..

Abdullah Gül, siyasi kariyerinin bütün basamaklarında, itidalli üslubu ile her zaman bir denge unsuru oldu. "Sakin güç", bu üsluba uyan bir tanım...

CHP ve MHP, cumhurbaşkanlığı seçimi sonucunun ilan edildiği 15 Ağustos'tan bu yana Başbakanlık makamının boşalmış olduğunu iddia ediyor. Acaba öyle mi?

Medya dünyası yine şaşırtmadı. 10 Ağustos'tan sonra tartışmaları her zamanki gibi yanlış noktadan başlatarak, gerçekleri gölgeleme gayretini sürdürüyor.

Kılıçdaroğlu'nun yaptığı hesap o kadar yanlış ki, hiçbir zaman düzelme ihtimali bulunmuyor... Ne yeni kurultay, ne de başka bir şey bu yanlışa çare olamaz!

Türk Halkının, 12. Cumhurbaşkanı olarak seçtiği Tayyip Erdoğan'a verdiği güçlü desteğin tartışma götürür hiçbir yanı yok... Bu parlak başarının net yansımaları olacaktır...

Evet, artık bizzat 'Cumhur'un konuşmasına, daha doğrusu nihai kararı vermesine 24 saatten az bir zaman kaldı. Ve bu karara, herkes saygı gösterecek!

HSYK Başkanvekili Ahmet Hamsici ile Adalet Bakanı Bekir Bozdağ arasındaki tartışma, 2010 yılındaki Kadir Özbek – Sadullah Ergün atışmalarını andırıyor.

10 Ağustos'ta seçim sandıklarından nasıl bir sonuç çıkacağı, aşağı yukarı belli olmuş durumda... Aslında bu, 30 Mart seçimlerinde de ortaya çıkmıştı.

İsrail her defasında, ateşkes oldu diye sokağa çıkan ve evlerine dönen korunmasız Gazze halkını vahşice bombalıyor... Ateşkesi bir tuzak gibi kullanıyor!

Bayram sevincini birçok insanın kursağında bırakan trafik kazaları, ne yazık ki, hız kesmiyor. Beş gün içinde, 135 vatandaşımız hayata veda etti!..

Filistin'de, Suriye'de, Irak'ta ve Libya'da yahut adı İslam olmayıp; Müslümanların yaşadığı Tayland, Filipinler veya Myanmar gibi ülkelerde bayram nasıl yaşanır acaba?

Türkiye ulaşım alanında, dün dev bir adım daha attı. Ankara-İstanbul arası hızlı tren ulaşımı, ülkemize sınıf atlatan bir olaydır. Kıymetini bilelim!

İngiliz Başbakanı David Cameron, ölen birkaç İsrail askeri için başsağlığı dilerken, yüzlerce Filistinli ve yüze yakın küçük çocuk için, hiçbir şey söylemedi. İngiliz ahlâkı!