Çok kârlı bir alışveriş

A -
A +

Kar yağarken bir sessizlik oluşur. Buz kristalleri sesi emdiği için oluşan bembeyaz, huzurlu bir sessizlik…

Ramazan ayında da benzer bir durum yaşanıyor sanki. Bu mübarek ayın rahmeti ve bereketi dünya telaşını emiyor. Geriye dipdiri bir sessizlik kalıyor. İşte bu sessizliğin içinde zihinler berraklaşıyor ve insan düşünmeye başlıyor.

Belki mütefekkir olmaya herkesin gücü yetmiyor. Ama rahmet yağmurlarını sele dönüştüren bu iklimde, en azından müteşekkir olabiliriz diye  teselli oluyoruz.

Tövbeye muhtaç müminlerin tesellisi, Allah'ın sonsuz rahmetinin tecellisi olan bu mübarek ayda şükrümüzü eda etmek için yapabileceğimiz bir sürü şey var. Ve bunların hiçbiri maddi imkânlarla ilgili değil. Çünkü iyiliğin değerini maddiyat belirlemez.

Kimisi yüzlerce kişiye iftar daveti verir. Kimisi bir garibin eline birkaç hurma sıkıştırır. Kimisi de teravih sonrası kitap dağıtır. Yeter ki bu yapılan iş gösterişten uzak olsun ve dua almaktan başka bir beklenti olmasın.

İhtiyacı olana bir şey verip dua almak, öldükten sonra da kazandırmaya devam eden çok karlı bir alışveriş. Çünkü bu hayatta gönülden edilen bir duanın içinde yer alabilmek kadar kıymetli bir şey yok.

Hele bu dua ramazan ayında ediliyorsa, kıymetinden bahsetmeye imkân yok.

 

Fırsat bu fırsat

 

Gündüzü sabır ve tevekkül, akşamı afiyet ve teşekkür, gecesi ibadet ve tefekkür olan bu ay fırsatlarla dolu. Başkalarını mutlu ederek mutlu olmak için sayısız imkân var önümüzde.

Evlerimizde huzur içinde iftar yapabiliyor olmak büyük bir şükür vesilesi elbette. Ama bu şükrü layıkıyla yerine getirebilmek için ihtiyacı olanları da düşünmek lazım. Çünkü Türkiye’nin ve dünyanın farklı yerlerinde bir tas çorba, bir kap yemek için dua eden bir sürü insan var.

Biz, bir an önce ezan okunsun da iftar sofrasına oturayım diye düşünürken, uzaklarda bir anne bomboş sofraya bakarak ezan okununca ne yapacağını düşünüyor mesela. Veya biz çocuklar biraz daha fazla yesin diye kendimizi parçalarken, uzaklarda bir baba, bir dilim ekmeği çocukları için beş parçaya bölüyor.

Bazı sokaklarda evlerden dışarı taşan kalabalık iftar sofralarının neşesi dolaşırken, bazı sokaklarda marketten eli boş dönen babaların mahzun ayak sesleri yankılanıyor.

Öyleyse ihtiyacı olanlara iftar vermek için fırsat kollamalı insan. Eğer evimizde veremiyorsak, bari parasını verelim. On kişiye veremiyorsak, bir kişiye verelim. Ama mutlaka ihlasla verelim.

Çünkü ihlasla verilen iftar, afiyete rahmet, sofraya bereket, gönül coğrafyasına yeni topraklar katar. Bizim çok ufak gördüğümüz bir iyilik, garip sofralara saadet katar.

Ramazan ayını layıkıyla idrak edebilmek için, önce bu aya layık olmamız lazım. Hayatta hiçbir şey bu ayda yapılan iyilik kadar değerli değildir.

Ve iyiliğin değeri, menüdeki yemek çeşidiyle değil, sofradaki tabak sayısıyla ilgilidir.

 

Bir koliye neler sığar?

 

Ramazan ayında yardım kolileri de işte bu gaye ile hazırlanıp dağıtılıyor. Ve her bir koli gariplerin duası, şükrün edası, iyilik ve cömertliğin hane hane yayılan en hoş sedası hâline geliyor. Binlerce haneye o kolilerle birlikte mutluluk taşınıyor.

Ufacık bir koliden ne çıkar diye düşünmeyin sakın! Neler çıkacağını tahmin bile edemezsiniz. Çünkü o kolilerde sadece gıda malzemeleri yok!

Hazırlanan her bir kolinin içinde, yardım için zili çalınan ailelerin coşkusu, minicik yüreklerine dünyaları sığdıran çocukların sevinci var. Zenginleri hafifleten bir selamet, fakirleri rahatlatan, büyük müjdelerle mühürlenmiş bir emanet var.

Sakın ufacık bir yardım kolisi deyip geçmeyin!

O kolilerin içinde, komşusu açken tok yatamayanlar için bir mecburiyet, garip gönülleri ferahlatmak için büyük bir mesuliyet var.

Not: İhlas Vakfı ramazan ayı boyunca Türkiye’de ve yurt dışında iftarlar veriyor, ihtiyaç sahiplerine yardım kolilerini ulaştırıyor. www.ihlasvakfi.org.tr adresine girerek veya 0212 451 49 00 numaralı telefonu arayarak bu iyilik hareketine siz de katılabilirsiniz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.