Salim Köklü

Evladınıza namazın önemini mutlaka anlatın. Namaz kılmasına mâni her şeyin, felaketine sebep olacağını bildirin.

Çocuk edepli konuşmalı. Ona “Lütfen, teşekkür ederim, özür dilerim, peki efendim” gibi kelimeler kullanmasını öğretmeli.

Çocuklarımızın vatana millete hayırlı evlat olarak yetişmesini istiyorsak aile içi eğitime önem vermemiz gerekir. 

Sözlerimizle, davranışlarımızla, çocuğumuza kendimizi sevdirmeliyiz. Çocuk, yanlış bir şey yaparsam babamı annemi ve hocamı üzerim diye korkmalı!

Kur'ân-ı kerimde mealen buyuruluyor ki: "Kendinizi, evlerinizde ve emirlerinizde olanları ateşten koruyunuz!"

Anne baba, çocuklarına önce Kelime-i tevhidi, Kelime-i şehadeti, imanın ve İslam’ın şartlarını, Kur'ân-ı kerim okumasını öğretmelidir. 

"Çocuğa güzel isim vermek, dinini öğretmek ve vakti gelince evlendirmek, evladın babası üzerindeki haklarındandır."

"Kıyamet günü isimlerinizle ve babalarınızın isimleri ile çağırılacaksınız. Onun için güzel isimler alınız."

İyi olmak isteyen, iyilerle beraber olmalıdır. İnsan farkında olmadan arkadaşının huylarını alır...

Huzurlu, mutlu ve birbirinin hukukunu gözeten eşlerin bulunduğu evde, sevgi, saygı ve mutluluk hâkimdir. 

Kişi dünyada kimi severse ahirette sevdiği ile beraber olur. Âlimleri ve evliyayı seven, onlarla beraber olur. Onlarla beraber olan, şakî olmaktan korunur.

Eğer biz dilimizi ve gönlümüzü Allah demeye şimdiden alıştırmazsak, ölürken nasıl Allah diyebiliriz?

Dünyada ne kadar ilmî veya teknik bir inkişaf, gelişme varsa, ancak Müslüman üniversitelerinde öğreniliyordu...

Allahü teâlâ, dünya nimetlerine ve ahiret nimetlerine kavuşmak için çalışanlara, dilediklerini vereceğini vadediyor.

Müslümanlar, bir vücut gibidir. Birinin sıkıntısı olduğunda diğerleri onun yardımına koşar. Hiçbir şey yapamazsa dua eder.

"Zulümle âbâd olanın, âkıbeti berbâd olur” demişler. Her şey inceldiği yerden kopar, zulüm ise kalınlaştığı yerden kopar, yıkılır.

Gençlerimizi; Ehli sünnet itikadına sahip, tarihine, kültürüne bağlı, ecdadına saygılı, vatanını ve milletini seven kimseler olarak yetiştirmeliyiz.

İslam dini, bütün yeniliklerin devamlı takip edilmesini ve her gün yeni şeyler keşfetmeyi, ilerlemeyi emreden dinamik bir dindir.

Dinimiz, din bilgileri ile fen bilgilerini birbirinden ayırmıştır. Nakil yoluyla gelen din bilgileri, aklın, insan dimağı gücünün dışında ve üstündedir. 

İslam’ın birinci şartı, Allahü teâlâya ve Muhammed aleyhisselamın Allahü teâlânın peygamberi olduğuna inanmaktır.