Bu adamı hiç gözüm tutmadı!

“Kızımı kırmamak için gidip bir otomobil aldık. Artık hayatımız daha da renklenmişti”

 

Hatıramı anlatmaya bugün de devam ediyorum... Kızım bu iş yerinde tam iki sene çalıştı.

Atölye sahibi genç bekârdı. Kız kardeşleri de vardı. Kızım iki sene sonra oradan ayrılıp, kendisi gibi o da oradan ayrılıp kendine iş yeri açan Muharrem isminde birinin yanında çalışmaya başlamıştı. Haftalık az diyerek ayrılmıştı. Bu Muharrem isimli yeni patronu da dürüst bir gençti. Beni çok sever ve sayardı. Kızımızı, kendi öz bacısı gibi gözetip kolluyordu. Kalbim rahattı. Emekli olmama az bir zaman kalmıştı. Eşimle bir daire alma hayalleri kuruyorduk. O günlerde kızım bir kurstan sonra ve ehliyet aldı. Bu arada ev telefonuna da kayıt olmuş. Telefon evimize bağlanınca haberim oldu.

Emekli olduğumda aldığım ikramiye o yıllarda orta halli bir daireye yetecek kadardı. Emekli parasıyla daireye niyetlenirken kızım yalvarıp bir araba alalım deyince kıramadım. Dedim ya, bir dediğini iki etmiyoruz. O'nu kırmamak için gidip bir otomobil aldık. Artık hayatımız daha da renklenmişti. Gündüzleri hafta araları korsan olarak çalışmaya da başlamıştım.

Bir gün işten geldim kızım başıma dikildi.

“Babacığım seninle çok ciddi bir şey konuşacağım” dedi.

Kalkıp doğruldum "söyle kızım" dedim. Cevabı damdan düşer gibiydi:

“Ben bir gençle tanıştım benimle evlenmek istiyor" dedi.

Şoke oldum. Kızım kim bu, nasıl tanıştın filan derken bu çocuğun patronunun arkadaşı olduğunu Arabistan’da çalıştığını, hiç evlenmemiş olduğunu filan söyledi. Boyu posu yerindeymiş, ailesi yokmuş. Hiçbir kötü alışkanlığı filan yokmuş.

“Peki patronun buna nasıl izin verdi?” dediğimde onun olmadığı bir gün bir kağıda yazarak teklif ettiğini söyledi. Evlenip ayrıldığını filan da söylemiş bu gence. Genç bize dünür gelecekmiş.

Kızımın bu hareketlerine ne cevap vereceğimi bilemedim... Bir gün sonra kızımın çok övdüğü genç akşam saat sekizde, üstelik yabancı marka pırıl pırıl bir ciple gelmişti. Onu bu hâlde görünce rol yapan ve güvenilir bir tip olmadığını tahmin ettim...

İçeri gelince elimi öpmek istedi öptürmedim... Kendisini olduğundan üstün göstermek isteyen bir kimse idi. Birkaç soru sordum cevap istedim. “Ben kızınıza her şeyi anlattım. Biz birbirimizle anlaştık. Eğer izniniz olursa ben de size bir damat değil, evlât olmak istiyorum” dedi. DEVAMI YARIN