Ortak hikâyemiz insan olmak -1-

A -
A +
Çocuklar masalları sever, büyükler de hikâyeleri…
Masal ve hikâyelerle öğrenilenler daha kalıcı izler bırakıyor, kolay kolay unutulmuyorlar.
Masal ve hikâyeler neden sevilir?
Ve neden unutulmaz etkiler bırakır?
Sebebini bilmiyorum. Şöyle bir bakınca; hepimiz kendi hikâyemizi yaşamıyor muyuz?
Hepimizin farklı bir hayat hikâyesi yok mu?
Evet.
Hepimizin bir hikâyesi var. Renkli ya da renksiz, basit ya da karmaşık... Ne kadar insan varsa o kadar da hikâye var.
Hepimiz kendi hikâyemizde başrolü oynarken başkalarının hikâyelerinde ise figüranız.
Bu figüranlık bazılarının hikâyelerinde etkili uzun olurken;
Bazılarında kısa ve önemsiz oluyor.
Peki, bir hikâyemiz olduğu ve bunun hayat boyunca sürdüğünden ne kadar haberdarız.
Hikâyemizin kahramanı kendi hikâyesinin de bir sonunun olduğunu biliyor mu?
Nasıl olacağı kaygısını taşıyor mu?
Hikâyelerin sonunu bilmiyoruz ama ya başlangıcı… Herkesin hikâyesi farklı ancak, bütün hikâyelerimizin başlangıcı aynı…
Hepimizin hikâyesi, insan olarak dünyaya gelmekle başlıyor.
Yani hikâyelerimizde ortak bir yanımız var;
O da ortak hikâyemizin adı.
Yani insan olmak…
         ■ Ragıp Bayraktar
 
 
 
ŞİİR
 
        Sinir!..
 
Sokaklara tükürene
Otobandan yürüyene
Büyüğüne gürleyene
Sinir, hasta oluyorum
 
   Çetelerle gezenlere
   Garibanı ezenlere
   Sevdiğini üzenlere
   Sinir, hasta oluyorum
 
Az gelişmiş beyinlere
Rüşvet alan müdürlere
Zor görünce tüyenlere
Sinir, hasta oluyorum
        ■ Şahin Ertürk
 
 
ESKİMEZ KELİMELER
 
MÜTEFEKKİR:  Sözlükte fikir eden, düşünen; âlim ve çok bilgili insan anlamındadır. Günümüzde bu kelimenin yerine “aydın insan” ifadesi kullanılmaya başlanmıştır. Örnek olarak Seyyid Ahmet Arvasî yakın geçmişimizin mütefekkir, eğitimci ve yazarlarındandır ve şu görüş onundur: “Ben İslam, iman ve ahlakına göre yaşamayı en büyük saadet bilen, Türk milletini iki cihanda aziz ve mesut görmek isteyen ve böylece İslam’ı gaye edinen Türk milliyetçiliği şuuruna sahibim. Benim milliyetçilik anlayışımda ırkçılığa, bölgeciliğe ve dar kavmiyet şuuruna asla yer yoktur. İster azınlıklardan gelsin, isterse çoğunluktan gelsin her türlü ırkçılığa karşıyım."
 
MÜTEŞEKKİR: Bu kelime de sözlükte şükreden, teşekkür eden anlamındadır. İstanbul lisanı olarak uzun yıllar yazılı ve sözlü edebiyata ve konuşma dilinde kullanılmıştır. “Bana bu iyiliği yaptığınız için size müteşekkirim” cümlesinde olduğu gibi.
 
AİLE-ÖĞÜT
Dünya işini ehl-i dünyaya, ahiret işini ehl-i ahirete bırakmak lazımdır...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.