"Tecavüze uğrayan kadın elinde kasetle mi dolaşsın?"

"Tecavüze uğrayan kadın elinde kasetle mi dolaşsın?"

GÜNDEM Haberleri

Partisinin TBMM Grubu'nda konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan gündeme ilişkin çarpıcı değerlendirmeler yaptı.

Partisinin TBMM Grubu'nda konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan gündeme ilişkin çarpıcı değerlendirmeler yaptı. Paralel devletten, internet tasarısına kadar birçok konuya ilişkin mesajlar veren Erdoğan, Gezi eylemleri sırasında Kabataş'ta saldırıya uğrayan başörtülü kadın üzerinden başlatılan linç kampanyasına sert çıktı.

Erdoğan'ın konuşmasından satır başları özetle şöyle:

"Son günlerde medya tarihinin en aşağılık linç girişimi yapılıyor. O malum gazeteler, televizyonlar, aynı yerden emir ve talimat alarak, aynı manşetlerle genç bir kadın üzerinden kampanya başlatıyor. İnsanlığınız öldü mü? Vicdanınız bu kadar mı? Çocuklarınızın, eşinizin yüzüne nasıl bakabiliyorsunuz? Aynı hadise Allah korusun çocuklarınızın başına gelseydi böyle mi davranırdınız? İki hafta sonra Dünya Kadınlar Günü kutlanacak. Hangi yüzle kadın haklarından bahsedeceksiniz. Bundan sonra her tecavüze uğrayan kadın bunları ikna etmek için görüntü kaydıyla mı dolaşacak? Kocasından şiddet gören kadın iddiasını ispat etmek için kayıtla mı gelecek? Ortada ifade tutanağı, Adil Tıp raporu, linç edilmiş bir kadın, darp edilmiş bir bebek var, bunlar olayın nasıl olmadığını ispat etmeye çalışıyorlar. Vicdan vicdan... O kadıncağız başörtülü olmasaydı bu linç olur muydu?

Dün başörtüsüne füruat diyenler, başörtüsü düşmanlığını sürdürüyor. Bunu yapanların ilkeleri, sınırları yok. Amaca ulaşmak için her yolu meşru görüyorlar. Gerektiğinde Hazreti Peygamberi Miraç'tan indirip kamyonete bildiriyorlar. Diğerlerine soruyorum; Bunlarla ne işiniz var? Cevabı çok basit: Gezicilerle paralel örgütün patronu bir. Bunları 28 Şubat'taki manşetlerinden, ihanetlerinden tanırız. 'Beceremediniz artık bırakın' manşetini bu millet unutmayacak.

Alçaklığın, ihanetin hesabı da bu hainlerden sorulur. Saldırılar tamamen püskürtüldü. Paralel yapının başını çektiği ittifakın iki hedefi kaldı; 30 Mart ve çözüm süreci. 30 Mart'a gümbür gümbür giriyoruz. Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da silahların tekrar konuşması için kışkırtmalar yapılıyor. Diğer bölgelerde Hükümetin tavizler verdiği iftirası işleniyor. Hamdolsun benim Türk kardeşlerim de Kürt kardeşlerim bu kışkırtmalara gelmiyor. 30 yıldır devam eden acılı, çileli süreç son bir yıldır can almıyor.

11 yıl boyu çetelerle mücadeledeki başarı oranında demokratik hamleler gerçekleştirdik. Artık son çeteyle mücadele ediyoruz. Paralel yapı da çöktüğünde inanın demokrasinin önünde hiçbir engel kalmayacak.

VEKİLLERE SON TAKTİKLER

Seçim maratonuna cumartesi günü Sivas'tan başlayacak olan Başbakan Erdoğan, AK Parti milletvekilleri ile gruplar halinde kahvaltıda buluşacak. Bugün, yarın ve pazartesi olmak üzere üç grup halinde Genel Merkez'de gerçekleşecek kahvaltıda Erdoğan, nbsp; vekillerin gerek 30 Mart, gerekse diğer gündem konularına ilişkin sorularını cevaplayacak.

'Sansür'e dünya güler

Başbakan: Hayır, internete sansür gelmiyor. Ahlaksızlığa, şantaja, tehdide karşı tedbir alınıyor.

Başbakan Erdoğan, internet yasasıyla ilgili eleştirileri de şöyle cevapladı: "Bir kısım medyada, 'Hükümet internete sansür getiriyor' diye yaygara koparanlar var. Her öğrenciye tablet dağıtan, okullara 1 milyon bilgisayar gönderen, 30 bin bilişim teknolojisi sınıfı kuran hükümete 'interneti engelliyor' diye ithamda bulunursanız size dünyanın her yerinde gülerler.
Hayır, internete sansür gelmiyor. Ahlaksızlığa, şantaja, tehdide tedbir alınıyor.

En fazla kaset saldırısına uğrayan, tehdit edilen, dizayn edilen CHP ve MHP'dir. İçten içe bu düzenlemeyi savunuyorlar ama bunlara şantaj yapan paralel yapıya şirin görünmek için seslerini çıkaramıyorlar. CHP Genel Başkanı grupta yasa dışı ses kayıtlarını dinletiyor. Bu dinlemeler tamamen hukuksuz şekilde yapılmış, dosyalara konulmuş, kamuoyuna sızdırılmıştır. Ortada çok açık şekilde ihanet var. Madem ahlaksızlık, kuralsızlık bu boyutlara ulaştı, eski Genel Başkanınızla ilgili engellediğimiz o görüntüleri de yayınlayın. CHP'li belediye başkanlarının rüşvet pazarlıklarını, patronunuzun ananaslı, Ugandalı kayıtları yayınlayın. Hatta açın o görüntüleri hocanız beddua etsin siz de salondan hep birlikte 'amin' deyin.

Açık açık ifade ediyorum; Kimin elinde ne varsa, hiç çekinmesin ortalığa döksün. Hangi görüntü, hangi ses kaydı varsa ortalığa saçsınlar. CHP'nin, MHP'nin siyaset yapmak için zaten kırıntılara ihtiyacı var. Önlerine o yemleri atsınlar. Bir kez daha söylüyorum: Bizim içimizde korkaklar, zor zamanda dik duramayanlar vardı. Bu partinin içinde korkaklara yer yoktur.

"Sanki düşman TIR'larıymış gibi..."

Adana'da MİT TIR'larına yapılan baskının görüntülerinin yayınlandığını hatırlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sanki düşman TIR'ı gibi durduruyorlar. İçindeki yüzbaşıyı, üsteğmeni darp edip kelepçe takıyorlar. Meselenin hangi boyutlara vardığını görüntüler ortaya koydu. Yargı içindeki paralel yapı, jandarmadaki uzantılarını da yanına alarak ülkenin Milli İstihbarat Teşkilatı'na yasadışı operasyon yapıyor. Bu süreç, bu görüntülerden dolayı istiklal mücadelesi sürecidir. İstanbul işgal edildiği dönemin mütareke basınında dahi bu derece ihanet sergilenmemiştir. Bu, düpedüz bir casusluk operasyonudur. Ayrıntılar ortaya çıktığında, operasyonda kimlerin yer aldığı, kimin kime talimat verdiği, ihbarda bulunduğu ortaya çıktığında milletim ihanetin derecesini net görecektir."

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...