Küfürbaz vekilin Meclis'e hayrı yoktur

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜK) kuruluş yıldönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikte gazetecilerin sorularını cevaplayan Arınç, gazetecilerin AK Parti'li Zeyid Aslan'ın CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç'e yönelik ağır sözleri üzerine disiplin kuruluna sevk edilip edilmeyeceğinin sorması üzerine, "Zeyid Aslan diye sorduğu için söylüyorum. Tokat milletvekili Kamer Genç'e hitaben gerçek çok galiz cümleler, kelimeler kullanarak hakaret etmiştir. Bu tutanaklarda kayıtlıdır. Tutanakların her gün ilan edilip, toplumun bundan rencide edilmesini doğru bulmam. Ama hepimiz biliyoruz ki gazetelerde yayınladı. Hangi haleti ruhiyeyle, hangi tepkiyle, hangi öfkeyle söylemiş olursa olsun, Zeyid Aslan milletvekilimizin sözleri kendisine de yakışmamıştır, partisine de yakışmamıştır. Alenen hakaret ve küfü içeren cümlelerdir. Bununla ilgili olarak oturumu yöneten Meclis Başkanvekili kına cezası vermiştir. Ama ayrıca Adalet ve Kalkınma Partimizin de kendi iç düzenlemesiyle bu yapılan olay karşısında milletvekilini disiplin kuruluna veya grup disiplinine gönderip göndermeyeceğini ilgili arkadaşlarımız sizlere söyleyebilirler" diye konuştu.
"KÜFÜRBAZ MİLLETVEKİLİNİN KENDİSİNE DE, PARTİSİNE DE, MECLİS'E DE HAYRI YOKTUR"


Ancak bu olayın tek, tekin ve yalın bir olay olmadığına dikkat çeken Arınç, başka milletvekillerinin de maalesef ağızlarına geleni söylediğini, kişilik haklarına saygısızlık yaptıklarını ve hakaret içeren cümleleri gelişi güzel sarf ettiğini söyledi. Tutanaklara bakıldığında bunun çeşitlerinin üzülerek görüleceğini belirten Arınç, konuşmasına şöyle devam etti:


"Benim buradan sayın Genel Başkanlarına bir hitabım olacak. Eğer bu tür olayların yaşanmasını istiyorsanız, milletvekillerini ikaz etmelisiniz ve öncelikle Grup Başkanvekillerinizi hem içtüzüğe uygun hareket edecek hem de ahlaki bakımdan kimsenin özeline karışmayan, dedikodusunu yapmayan, kişilik haklarına saygı göstermeyi vazife bilen üslup sahibi insanlardan seçeceksiniz. Böyle olmazsa kim kavgacı, kim daha çok hakaret eden, kim daha çok saygısızlık yapan insan grup başkanına vekaleten grup başkanlığı yapacak olursa, başkanvekilliği yapacak olursa bunların önü kesilmez. Bu kötülükleri yapan insanlar ödüllendiriliyor. Aferin aslanım daha kötüsünü söyle diye sırtları sıvazlanıyorsa bunların arkası gelmez. Ama yanlış yapana sen yanlış yapıyorsun, bundan sonra kürsüye çıkmayacaksın, yaptığın bu yanlışlıktan dolayı seni kınıyorum diyecek grup başkanvekillerine ihtiyaç var. Maalesef bugün ön plana sürülen bazı isimler var ki sayıları 20 veya 30'u geçmez, bunlar yürü aslanım ağzına geleni söyle adamlara öyle bir hakaret etki hayatları boyunca unutulmasın diye arkası sıvazlanarak meydana sürülüyor. İsim söylemeye gerek yok. Zahmet edip tutanakları hepiz karıştırırsanız bunları göreceksiniz. Adalet ve Kalkınma Partisi de dahil. Mesele Meclis'in meselesidir. Meclis'in itibari meselesidir. Milletvekillerinin itibarı meselesidir. Küfürbaz milletvekilinin kendisine de, partisine de, Meclis'e de hayrı yoktur. Kendi partimi de işin içire koyarak söylüyorum. Öncelikle genel başkanlar grup başkanvekillerini asil, hedefli, ahlakı bilinen herkesin saygı gösterdiği insanlardan seçmeli, sicilleri olmamalı, kamburları bulunmamalı, defoları olmamalı, dokunulmazlık dosyalarında da yüz kızartıcı fiiller işlediği konusunda da bir kayıt bulunmamalıdır. Kimi kast ettiğimiz de herkes biliyor. O zaman Genel Başkanlar bu yapılanları isim zikrederek söylemek yerine ben gerini yaptım diyeceklerdir. Parlamentoya yakışmayan milletvekilleri var, bunların çaresini de bulmakta başta TBMM Başkanına sonrada Genel Başkanlara düşen bir görevdir. Bir daha tekrarlanmamasını diliyorum. Zeyid Aslan'ın sinirli bir arkadaş olduğunu biliyorum ama ne olursa olsun yaptığını mazur görecek hiçbir çare ve bir sebep bulamayız. Yanlış yapmıştır, kötü yapmıştır gerini kendisi de, partisi de herhalde yapacaktır ve yapmalıdır diye düşünüyorum."




"TBMM BAŞKANI SONUCU CUMA GÜNÜ AKŞAM AÇIKLAYACAKTIR"
TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu'ndan umut verici açıklamaların gelmediği, komisyonun dağılıp dağılmayacağı yönündeki bir soruya ise Arınç, "Allah'tan umut kesilmez. Umut kesecek açıklamalar geliyor diyor, ne yapalım sürecin sahibi TBMM Başkanıdır. TBMM Başkanı bu süreci başlattığından buyana 1.5 yıl geçmiştir. 1.5 yıl içerisinde dört parti mutabakat noktasında ortaya bir şey koyamamışsa, bundan sonrada koyabilecek noktada değilse herhalde Cuma günü akşam saatlerinde TBMM Başkanı sonucu açıklayacaktır. Biz orada bir parti olarak temsil ediliyoruz ve ne gariptir ki BDP'nin kaç temsilcisi varsa bizim de o kadar temsilcimiz var. Yani 20 milletvekili olan grup 3 milletvekili, 50 milletvekili olan MHP 3 milletvekili, 130 milletvekili olan CHP 3 milletvekiliyle toplarsanız 9 milletvekili ile temsil ediliyor muhalefet, bizde sadece 3 milletvekiliyle temsil ediliyoruz. Bugüne kadar gelen nokta oyalama noktasıysa, sivil bir Anayasa yapma iddiasından bir kısım partiler vazgeçmişlerse Meclis Başkanı işin gereğini yapacaktır. Ben şahsen kendimi onun yerine koyup şöyle bir karar ver diyemem. Deneyimli bir siyasetçidir, bizzat başkanıdır o kurulun. Ne yapacağını sayın Başkanımızın isabetli karıyla Cuma günü öğrenmiş olacağız" dedi.