Almanya’dan üçüncü kuşak hamlesi

Çetiner Çetin ANKARA - 16 Nisan’da yapılan anayasa referandumuna, Almanya’daki gurbetçilerin yoğun destek vermesi Alman siyasilerin tepkilerine neden oldu. ‘Evet’ oylarının Almanya’da çok çıkması ve özellikle gençlerin sandık başına gitmesi üzerine Alman siyasiler ülkede üçüncü kuşak görülen gurbetçilerimiz ile ilgili “vatandaşlık” tartışması başlatmaya hazırlanıyor. Daha önce Hristiyan Birlik Partilerinin başlattığı çifte pasaport tartışmalarına Sosyal Demokrat Parti de (SPD) dâhil oldu. Almanya’da yaşayan Türklerin vatandaşlıkları arasında seçim yapmasına yönelik tartışmalarla SPD, Türk gurbetçileri iç güvenlik tehdidi olarak görüyor. Gurbetçilerin Alman devletine karşı sadakati konusunda tartışmalar başlatıyor. Bu tartışmalarla SPD, diğer siyasi partileri iç güvenlik ve göçmenlerin Alman devletine karşı sadakati konularında yönlendiriyor. SPD’nin Şansölye Adayı Martin Schulz ve Aşağı Saksonya İçişleri Bakanı Boris Pistorius, göçmenlere uygulanan üçüncü kuşakla beraber çifte vatandaşlık kuralının yürürlükten kaldırılmasını öneriyor. SPD’nin bu tutumu ise gurbetçilerimizi oldukça ürkütüyor. Alman siyasilerin başlattıkları çalışmada “yaşadıkları yer belirleyici olacak” esasına göre hareket edilmesi isteniyor.
Çifte vatandaşlık hakkına sahip olan Türklerin sayısının 530 bin civarında olduğu düşünülüyor. Almanya’da yaşayan ve Alman pasaportunun yanında farklı bir pasaporta daha sahip olanların sayısı ise 4,3 milyon. Çifte pasaportun topluma uyum sağlanmasını olumsuz yönde etkilediğine yönelik hiçbir kanıt yok. Ancak Alman siyasilerin, ülkedeki farklı ülkelerden gelen yabancıları görmezden gelerek bu tartışmaları Türk kökenli Almanlarla sınırlandırarak siyasi gündemde kalmaya çalışmaları dikkat çekiyor.