‘Silüet’ 400 yaşında

Düzenleyen:
‘Silüet’ 400 yaşında

KÜLTÜR - SANAT Haberleri

1616 yılında tekbir sesleriyle inlemeye başlayan Sultanahmet Camii, aradan geçen zamanda estetiğiyle İstanbul silüetinin ayrılmaz bir parçası hâline geldi.

KÜLTÜR SANAT SERVİSİ
Osmanlı mimarisinin eşsiz numunelerinden olan Sultanahmet Camii bundan tam 4 asır evvel, tıpkı böyle bir ramazan ayında, daha tamamlanmadan ibadete açılmıştı. Tarihî yarımadadan semaya uzanan Sultan I. Ahmed’in yadigârı; mimari üslubu, yenilikleri ve muhteşem süslemeleriyle kafalardaki cami şablonunu tazelemişti. Mimar Sedefkâr Mehmed Ağa’nın yaptığı şaheser, 400 yıl sonra bir panelle ele alındı. Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığınca önceki akşam İstanbul’da tertiplenen paneli Prof. Dr. Mehmet Baha Tanman idare etti. Prof. Dr. Zeynep Ahunbay, Prof. Dr. Zeynep Tarım ve Prof. Dr. Ahmet Vefa Çobanoğlu da konuşmacı olarak katıldı.
İLKLERİN CAMİİ
Panelde eşsiz caminin yapılış safhasını anlatan Prof. Dr. Zeynep Ahunbay “Sultan I. Ahmed, İstanbul’a bir cami yaptırmak istemişti. Bütün tepeler, camilerle dolu olunca bu yeri buldu. Ev ve sarayları ücretle istimlak edip, Sedefkâr Mehmed Ağa’yı mimar tayin ederek inşaata başladı. Mehmed Ağa, Sultanahmet Camii’iyle Mimar Sinan’dan sonra yeni bir şeyler söyleyebilmeyi başardı. Kubbe sistemi, avlu revakları ve 6 minaresiyle Osmanlıdaki camilere ilkleri getirdi” dedi.
Prof. Dr. Ahmet Vefa Çobanoğlu ise Sultanahmet Camii’nde padişahın ibadet ettiği hünkâr mahfili hakkında bilgiler paylaştı. 28 yaşında vefat eden Sultan I. Ahmed’in kısa ömründe büyük bir şaheser bıraktığını söyleyen Çobanoğlu, “Sultanahmet, çok mühim bir külliye... Padişaha has bir yapı olan Hünkâr Kasrı ilk defa Sultanahmet Camii’nde karşımıza çıktı. Ardından gelenek hâlini alarak diğer camilerde yer buldu. Osmanlıdaki en süslü mahfil olan bu binada, genç Padişah da 10 gün itikafa çekilmişti” diye konuştu.

Kimin nereye oturacağı çizilmiş

∂ Prof. Dr. Zeynep Tarım da Sultanahmet Camii’nin yapıldığı devirdeki olgunlaşmış kültürün bir yansıması olduğunu kaydetti. Prof. Dr. Tarım “Bu mekân devlet merasimlerinin merkezi hâline geldi. Cuma ve bayram selamlıkları ekseriyetle Sultanahmet’te yapılmaya başladı.” diye konuştu. Tarım, teşrifat defterinde keşfettiği Sultanahmet Camii’ndeki bir mevlit merasiminde kimin nereye oturması gerektiğini gösteren çizimi de ilk defa paylaştı. Prof. Dr. Tarım, mihrapta Şeyhülislam ile Sadrazamın yan yana oturacağının gösterildiği çizimi “Osmanlıda kimin kime ne kadar yakın olacağı ve nasıl hitap edeceği kesin bir şekilde belliydi. Bu vesika da ispatlıyor” sözleriyle yorumladı.

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...