Bakan Nureddin Nebati: Ailemle vakit geçirmek en büyük hazinem
Ekonomi Haberleri
Çocukluk ve gençlik yıllarının Şanlıurfa'da geçtiğini ifade eden Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, 10 kişilik kalabalık bir ailede büyüdüğünü söyledi. Dört çocuğu olduğunu belirten Nebati “Dünyadaki en büyük hazinem, ailemle vakit geçirmek” dedi.
CEVDET FIRAT AYDOĞMUŞ'UN HABERİ - Ramazan Bayramı vesilesiyle bir araya geldiğimiz Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, bilinmeyen yönlerini gazetemize anlattı. 10 nüfuslu kalabalık bir ailede büyüdüğünü belirten Nebati, dünyadaki en büyük hazinesinin ailesiyle vakit geçirmek olduğunu söyledi. Bakan Nureddin Nebati, sorularımıza özetle şu cevapları verdi:
BAYRAMI GÖNÜLEN KUTLARIM
> Okuyucularımıza bayram vesilesiyle neler söylemek istersiniz?
Bütün milletimizin Ramazan Bayramı’nı canıgönülden tebrik ediyorum. Bayramlar, bizi biz yapan paylaşma, dayanışma ve kardeşlik atmosferini en yoğun şekilde hissettiğimiz müstesna günler. Yüce Rabb’im bizlere, kardeşlik bağlarımızı daha da güçlendirdiğimiz, milletçe hayırda yarıştığımız nice bayramlar nasip etsin.
Spora da vakit ayıran Bakan Nebati, sahilde karşılaştığı gençlerle de sohbet etti.
HEYECANLA BEKLERİM
> Dillere pelesenk olan bir cümle var. ‘Nerede o eski bayramlar’ diye. Siz de böyle düşünenlerden misiniz?
Çocukluk ve gençlik yıllarım Şanlıurfa'da geçti. On nüfuslu kalabalık bir ailede büyüdüm. Ben hâlâ bayramların gelişini büyük bir heyecanla beklerim. O ‘eski bayramların’ ruhunu yaşatmaya da özen gösteririm. Bayram vesilesiyle yoğun tempoya biraz da olsa ara verip ailemle, akrabalarımla hasret gidermeye, büyüklerimin hatırını sorup küçüklerimi sevindirmeye elimden geldiğince gayret edeceğim.
AİLEM GÜÇ KAYNAĞIM
>Yoğun iş temponuzda ailenizle vakit geçirebiliyor musunuz?
Vakit bulabildiğim zamanları genelde ailemle geçirmeyi tercih ediyorum. Dört çocuğum var. Onların eğitimleri ve sosyal hayatlarındaki gelişmeleri mümkün olduğunca takip edebilmek ve onlara hem baba hem de bir arkadaş olabilmek en büyük önceliğim. Tabii ki ailemle vakit geçirmek benim bu dünyadaki en büyük hazinem. Sevdikleriyle birlikte olmayı çok önemseyen biriyim. Son dönemde evde fazla bulunamasam da düzenli bir şekilde haberleşiyoruz. Çocuklarım ve eşim benim her zaman en büyük güç kaynağım ve en sağlam destekçilerim olmuşlardır.
TİLAVET GELENEĞİNİ ÖĞRENMEYE GAYRET EDİYORUM
> Günlük hayatınız nasıl geçiyor, iş dışında neler yapıyorsunuz?
Sabahları çok erken saatlerde hafif tempoda yürüyüş yapmaya özen gösteriyorum. Kitap okumaya düzenli vakit ayırmak için elimden geleni yapıyorum. En son Şevket Rado’nun derlemesi olan Paris’te Bir Osmanlı Sefiri / Yirmisekiz Mehmet Çelebi’nin Fransa Seyahatnamesi’ni okudum. Vakit bulabildiğim zamanlar, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Yerleşkesindeki ve ATO Congressium’daki bütün programları takip etmeye çalışıyorum. Beğendiğim oyunlara ve konserlere eşimle katılmaya çalışıyoruz. Bir de son dönemde “Tilâvet Geleneği” ve bu geleneğin temsilcilerini öğrenmeye gayret ediyorum. Kâni Karaca’nın hayatını okuduktan sonra eserlerini dinlemeye başladım. Kâni Bey, Kur’ân-ı kerimi İstanbul tavrında okuyordu, yani bize ait olan ve şimdilerde artık maalesef unutmaya başladığımız geleneksel tavrımızda.
KARARLARI ORTAK AKIL İLE ALMAYA ÖZEN GÖSTERİYORUM
> Önemli kararlar vermeniz gerektiğinde stres yaşıyor musunuz?
Her an, her karar aşamasında çok titiz ve sabırlı olmaya çalışırım. Karar alırken, çalışma arkadaşlarımın fikirlerine çok önem veririm. Devreye alacağımız politikaların tasarlanma aşamasında, mesai arkadaşlarımız ile bir araya geliyor, konuyu bütün detayları ile ele alıyoruz. Temkinli olmayı ve aceleci olmamayı tercih ediyor, kararları ortak akıl ile almaya özen gösteriyorum.
‘IŞILTI’NIN BU KADAR KARŞILIK BULACAĞINI TAHMİN ETMİYORDUM
> ‘Gözlerimdeki ışıltıyı görüyor musunuz?’ sözleriniz Türkiye’nin gündemine oturdu. Bu sözleriniz, gençler arasında da çok fazla kullanılıyor. Ne düşünüyorsunuz?
Bu sözlerimin bu kadar karşılık bulacağını açıkçası tahmin etmiyordum. Bu sözler, ortaya koyduğumuz büyük hedeflere ulaşma azmimiz ve milletimize duyduğumuz inançla kurulmuş samimi sözlerdir. Nitekim bizim bütün politikalarımızın merkezinde insan var, milletimizin ortak menfaatleri ve güçlü yarınları var.
BU VİDEO DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
'da Takip Edin!
