Hattat Hamid görseydi ‘tontonca’ gülümserdi

Düzenleyen:
Hattat Hamid görseydi ‘tontonca’ gülümserdi

KÜLTÜR - SANAT Haberleri

Tek başına hat sanatının yok olmasını önleyen Hamid Aytaç’ın talebeleri, genç sanatçılarla Hilye-i şerif sergisinde bir araya geldi. Fuat Başar “Hamid Hoca bugünleri görseydi çok mutlu olurdu” dedi

KÜLTÜR SANAT SERVİSİ
Hasan Çelebi, Fuat Başar, Hüseyin Kutlu, Savaş Çevik, Turan Sevgili, Fevzi Günüç, Muhammet Mağ... Büyük bir kısmı hattatların üstadı Hamid Aytaç’tan ders almış veya ona bir şekilde temas etmiş kişiler olan bu isimlerin eserleri bir sergide buluştu. İstanbul DemArt’daki “Resul’e Adanmış Kalem İzleri” isimli sergide, Peygamberimizin ahlaki ve fiziki vasıflarını anlatan 25 Hilye-i şerif eseri görücüye çıktı. Hattat Hamid’in talebelerinin yanı sıra yurt içinden ve dışından genç isimlerin de eserlerinin sanatseverlerle buluştuğu sergi, farklı hat  örneklerini barındırıyor.
Sergide iki hat eseri bulunan Hamid Aytaç’ın talebelerinden Fuat Başar, hocasının diğer öğrencileriyle bir araya gelmekten mutluluk duyduğunu söyledi. Başar “Yıllar önce bugünleri hayal bile edemiyorduk. Zira hat sanatı biter mi endişesi içerisinde idik. Şimdi çok farklı bir durumla karşı karşıyayız” dedi.
TEK BAŞINA HATTI KURTARDI
Sözü hattat Hamid Aytaç’a getiren Başar, “Kendisi, ‘Evladım Cenâb-ı Hak, bu dünyaya beni vazifeli olarak gönderdi’ derdi. Vazifesinin de ne olduğu sonraları anlaşıldı. Hattı Osmanlıdan günümüze taşıyarak, tek başına bu sanatı yok olmaktan kurtardı. Hamid Hoca’nın dilini sola çıkararak tonton bir şekilde gülümsemesi vardı. Bu sergiyi görseydi çok mutlu olup yine aynısını yapardı. Burada yazılan her harfin sevabından Hamid Bey’e de hisse düştüğüne inanıyorum” diye konuştu.
Bugüne kadar yazdığı Hilye-i şerif sayısının 550’yi geçtiğini söyleyen Fuat Başar “İslam, yazıya çok ehemmiyet veriyor. Medeniyetimizin bugünlere aktarımı bu hat sanatıyla mümkün oldu. İslam harfleri, medeniyeti aktaran bir araç olduğu gibi eşsiz bir estetiğe de sahip. Bu mukaddes yazıyı defalarca yazabilmiş olmak bana mutluluk veriyor. Hilye de, bize devamlı olarak Peygamberimizi hatırlatıyor” ifadelerini kullandı.

Salıncak değil KÖPRÜ

Kendisi de hattat olan serginin sanat yönetmeni Muhammet Mağ ise şöyle konuştu: Bu sanat için ne yapabiliriz endişesiyle düşünmeye başladık ve böyle bir sergiyi hazırlamak nasip oldu. Bu sergi, Hamid Aytaç’ın sanatının ve emeğinin müşahhas bir neticesi. Gelenekten vazgeçmeden geleceğe yönelik eserler ortaya koymak istiyoruz. Bunun niçin de ne yaptığını bilmek, maziyle aramıza salıncak değil köprü kurmak lazım.

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...