'Başkanlık sistemini Türkiye mutlaka başarabilmeli'

Bakan Müezzinoğlu, anayasa çalışmaları ile ilgili olarak, "Yılın ilk günlerinde ümitsiz bir cümle söylemek yerine, iyi niyetimiz var, onları da iyi niyetli kabul ediyoruz. Temel konu başlıkları belli. İyi niyet varsa, çözüm kolay" dedi.

Müezzinoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

"Bu milletin iradesiyse, egemenlik kayıtsız şartsız milletinse bunun gereğini yapmak gerekir. Ama şimdi 'başkanlık diyorsanız önümüzden geçmeyin', 'zinhar bunu tartışmayız' diyorlar. Peki cumhuru kaale alan bir anlayışta niye alamıyorlar onu da anlamakta zorlanıyorum. Dolayısıyla bu ülkenin şayet cumhuru, cumhurbaşkanını seçiyorsa sistemi buna göre adapte etmek zorundayız."

"Başkanlık sistemini Türkiye mutlaka başarabilmeli"

"Başkanlık sistemini Türkiye mutlaka başarabilmeli" diyen Bakan Müezzinoğlu, "Bunu başarırsa bu ülke 2023 vizyonuna güçlü yürüyüşü yapabilir" ifadesini kullandı.

Müezzinoğlu, "Rahmetli Özal döneminde Başkanlık Sistemi gündeme geldiğinde de belirli güç odakları veya belirli köşeler, o gün ne yazdıysa fotokopi kağıdı koyun bugün aynısını yazıyorlar" şeklinde konuştu.

O zaman da millet adına konuşanların "Başkan fanidir, millet bakidir" dediğini hatırlatan Müezzinoğlu, bugün Özal'dan "rahmetli" diye bahsedildiğini belirtti. Müezzinoğlu, "O gün bunu başarmış olsaydı, bugün Türkiye farklı bir yerde olacaktı. Şimdi getirdikleri nokta 'Recep Tayyip Erdoğan kendisi için istiyor...' Millet seçerse olacak, seçmezse olmayacak. 57 milyon seçmeni olan bir ülkedeyiz. 57 milyon seçmenin 25 milyonunun en azından oyunu alacak ki... Bunu kalkıp da kişiyle tartışmanın bir şeyi yok" ifadesini kullandı.

"Türkiye'nin güçlü bir devlet olmasını istemeyen bir yapı var"

Terör olaylarına da değinen Sağlık Bakanı Müezzinoğlu, "Türkiye'de gerek içeride gerekse dışarıda Türkiye'nin güçlü bir devlet ve iddialı bir millet olmasını istemeyen bir yapı var. Bu yapı 150 yıldır bu milletle uğraşıyor. Bu milletin birlik ve beraberliği, güçlü bir tarihi geçmişinden gelen medeniyet anlayışı ve dinamikleriyle güçlü bir devlet olmasını arzu etmeyen yapılar var" dedi.

"Karşımızda sanal bir yapı var"

"Demokratik Toplum Kongresi, öncelikle böyle bir kuruluşun bir yasal zemini var mı? Ben açıkçası bunu merak ediyorum, bir dernek midir? Bilmiyorum" ifadelerini kullanarak, şunları kaydetti:

"Demokratik Toplum Kongresi, kongreyi yapan hangi statüye göre yapıyor? Bir vakıf mı, bir dernek mi, bir siyasi parti mi ve hangi statüde ve biz bu statüyü neye göre kabul edeceğiz ve neye göre tartışacağız. Esasında bizim karşımızda sanal bir yapı, şekil var."

"Buradaki dert, 2023 vizyonuna yürüyüşü engellemek"

Müezzinoğlu, "PKK hadisesi, Kürt kökenli vatandaşlarımızın hak ve hukukunu savunan, arayan bir hadise değil. Buradaki dert, bu milletin 2023 vizyonuna yürüyüşünü engellemek veya büyük hayallerden vazgeçmesini sağlamak için birilerinin planladığı, birilerinin de maşa olarak kullanıldığı bir hadisedir" diyerek şöyle konuştu:

"Bu millete yanlış yapan, bu milletin birlik ve beraberliğini bozmak isteyen, bu millete 'özerk bölge veya öz yönetim veya kanton" gibi cümleleri konuşan, buna destek veren, bunun arkasında duran kim varsa devletin de milletin de Hükümetin de kudret eli bunun üstesinden gelecek güce sahiptir."

"Yerli aşı süreci ile ilgili sözleşmeyi imzaladık"

Müezzinoğlu, 31 Temmuz 2015'te yerli aşı süreci ile ilgili sözleşmeyi imzaladıklarını belirterek, 4 yılın sonunda da tüm aşıların Türkiye'de üretilecek noktaya geleceğini söyledi.

"İstikrar varsa hedefleri planlayabilme gücü var"

Bakan Müezzinoğlu, "Türkiye'nin tek bir şeye ihtiyacı var. Ben, Sağlık Bakanıyım. 'Sağlık Bakanı olarak neyi istiyorsunuz?' derseniz, sağlıklı bir demokrasiyi, sağlıklı bir milli iradeyi istiyorum. Sağlıklı bir milletin hak ve hukukunu koruyan bir anlayışı istiyorum. Bu varsa istikrar var; istikrar varsa Türkiye'nin hedeflerini planlayabilme gücü var" şeklinde konuştu.

Akraba dışı vericiden organ nakli konusu

Akraba dışı vericiden organ nakli ile ilgili olarak, kararı verecek olanın Bilim Kurulu olduğunu kaydeden Bakan Müezzinoğlu, "Buna Sağlık Bakanlığı, Adalet Bakanlığı karar veremez, hukukçular da karar veremez. Burada, Bilim Kurulları ve Etik Komisyonlar karar verir ve yetki onlardadır. Bununla ilgili yasal düzenleme gerekiyorsa yapacağız" ifadelerini kullandı.