Kurtulmuş: Katar meselesi suni bir kriz

Nuri Elibol ANKARA
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, medya kuruluşlarının Ankara temsilcileri ile önceki gün iftarda bir araya geldi. Katar krizinden FETÖ ile mücadeleye kadar gündemdeki birçok konuyu değerlendiren Kurtulmuş’un açıklamaları özetle şöyle:
 KATAR KRİZİ: Bu kriz, yapay bir krizdir. Çok uzun süre sürdürüleceğini zannetmiyorum. Zaten bölgede bir dengesizlik söz konusu. Arabuluculuk meselesine gelince... Henüz sorunun o safhaya geldiğini zannetmiyorum. Ama eğer Allah korusun ileride bir arabulucuya ihtiyaç olacaksa zannediyorum, bölgede en kuvvetli arabulucu adayı Türkiye’dir. 
 TÜRK ÜSSÜ:  Katar’daki üs meselesi yeni değil. 2014’te belli bir noktaya getirilmiş, 2016’da anlaşmaya varılmış olan bir sürecin tamamlanmasıdır. Tamamen doğal mecranda, zaten planlanmış olan bir şeydi. Katar krizine denk gelmiş olması tesadüftür. Türkiye’nin oradaki askeri üssü Katar için tek taraflı bir savunma üssü değildir. Bunu bir bölgesel savunma üssü olarak görmek daha doğrudur. Bizim tercihimiz bölgeye daha fazla asker yığarak değil, daha fazla siyaset üreterek sorunları çözmektir. 
 “HACCA GİTMEME” BOYKOTU:  Ne demek ‘Haccı boykot edelim, ne demek ‘Umreye gitmeyelim’. Bunlar lüzumsuz, faydasız çok da zeka pırıltısı olmayan, Türkiye’ye zarar veren sözler. 
DAMATLAR KONUSU:  Yargılama süreçleri devam ediyor. Tahliye edilmiş olsalar da mahkemeler sürüyor. Mahkemelerin objektif bir şekilde karar almalarını temenni ederiz. Bizim üzerimize düşen, darbe teşebbüsünün arkasındaki bütün unsurların ortaya çıkarılmasına gayret etmektir. Mahkemelerin hepsini kamuoyu yakından izliyor. Amacımız sulandırılmadan, niteliği değiştirilmeden, özellikle çatı davalarının sulandırılmadan sonuç alınabilmesidir.
 OHAL KOMİSYONU:  Bu komisyonun kurulmuş olması doğru bir adımdır. Bina, çalışacakları yer belli. Şimdi komisyon hızla dosya üzerinden çalışacağı için çok sayıda hukukçu alıyorlar. Nasıl çalışacağına ilişkin yönetmelik hazırlanıyor. Başlangıçta biliyorsunuz iki yıl süre öngörülmüştü. Ama eğer gerekirse bitmezse bu başvurular sonlandırılana kadar bu süre devam edecek. Dolayısıyla süreç zor, Allah kolaylık versin.
 KOMİSYONUN KRİTERLERİ : Darbe sonrası başlayan mücadeleyle ilgili bir birikim oluştu. Mahkemelerin kararları, sorgulamalar, bakanlıkların uygulamaları, MİT’in, Emniyet İstihbaratı’nın kriterleri gibi çok sayıda uygulama oldu. Komisyon, herhalde bunlardan kendisine bir şablon oluşturacaktır. O şablona göre, en objektif ölçüler içerisinde kim nasıl FETÖ’cü kabul edilebilir, onu ortaya koyacak. Kriterler kamuoyu ile paylaşılacak.
 MECLİS İÇ TÜZÜĞÜ:  Mevcut iç tüzük muhalefete de bir şey sağlamıyor. Zaman zaman bu hadiseden Meclis tıkanıyor. Dolayısıyla iç tüzüğün bir an evvel değişmesi lazım. Uyum yasaları zaten mecburen yapılacak. 
 KABİNEDE DEĞİŞİKLİK:  Zamanı geldiği zaman, gerekli görüldüğünde kabine değişikliği yapılır. Cumhurbaşkanı, Başbakan oturur, konuşur, bu değişiklikler yapılır. Toplantılarda bu gündeme gelmedi. Aksine, Cumhurbaşkanı ve Başbakan 180 günlük çalışma takviminin hazırlanmasını ve Temmuz başı gibi uygulanmaya konulmasını Bakanlardan talep etti. 
 K. IRAK REFERANDUMU:  Türkiye’nin Irak’ın toprak bütünlüğü konusundaki tavrı açıktır. Irak’ın toprak bütünlüğü sadece Irak’ın toprak bütünlüğü değil aynı zamanda bölgenin daha fazla bölünmemesi için önemli bir tezdir. Bölgede daha fazla istikrarsızlık unsuru olacak adım atılmaması gerektiğini düşünüyoruz. Ümit ederim ki böyle bir adım atılmaz.