'Gerekirse AB’yi millete sorarız'

'Gerekirse AB’yi millete sorarız'

POLİTİKA Haberleri

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Böyle zulüm olmaz. Bizimle mukayese edilemeyecek ülkeler AB'ye üye yapıldı. Bu mantıkla giderse, bize düşen de 81 milyona gitmek olur.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan eşi Emine Erdoğan ile birlikte, özel bir otelde düzenlenen TRT World Forumu kapanış törenine katıldı. Forum’da soruları cevaplandıran Erdoğan, başta AB olmak üzere pek çok konuda önemli mesajlar verdi. Erdoğan’ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:

AB ÜYELİK SÜRECİ: (AB’nin sonu geliyor mu?) Ben de o işaretleri görüyorum. Bir an önce yapılsa da biz de istikametimizi çizsek diye düşünüyorum. Çünkü sene 1963, sene 2018 hâlâ bizi oyalıyorlar. Böyle bir zulüm olmaz. Hiçbir alanda bizimle mukayese edilemeyecek ülkeler AB’ye üye yapıldı. Kopenhag kriterleri dediler biz hepsini yerine getirdik. Bunlarla yakından uzaktan alakası olmayanlar şu anda üye. Türkiye ile ilgili olarak sudan sebeplerle karşımıza geliyorlar. Bize devamlı nasihat çekiyorlar. Son seyahatimde özellikle AB üyesi başkana onu söyledim. Ben sizi yoruyorum, siz bizi yoruyorsunuz. Alacaksanız alın, almayacaksanız söyleyin, siz yolunuza gidin, biz yolumuza gidelim. Sayın Merkel’e söyledim, ‘almayacaksanız açık açık söyleyin’ dedim. Almayacağız da diyemiyorlar. AB ne kadar güçlü olursa biz o kadar güçlü oluruz. Onların bize bizim de onlara katacağımız çok şey var. Böyle giderse bize düşen de herhalde 81 milyona gitmek, 81 milyon ne karar veriyor ona bakmak.

BM’DE DÖNÜŞÜM ŞART: 5 daimi üye dönemi geçti. Neden? Bu 2. Dünya Savaşı şartlarıydı. Aynı şartları yaşamıyoruz. Yeni bir dönüşüm, değişime gitme zamanıdır. Yeni dönüşüm- değişimde, 193 üyenin de içinde yer alacağı, dönüşümlü olarak daimi üye sıfatı alması lazım. Onun için de ben diyorum ki dünya beşten büyüktür. hele hele birden büyüktür. Uygulamalar böyle değil. Yedi kıtanın yer aldığı bir Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi; bunu bizim başarmamız lazım.

FİLİSTİN MESELESİ: Şu anda orada bir gasp söz konusu. Sene 1948’de Filistin’in toprak bütünlüğü neydi, İsrail’in neydi, şu anda ne? Tam tersine döndü. 1948’deki Filistin maalesef şu anda yok. İsrail devasa büyüdü, Filistin de devasa küçüldü. Bu tabloları adalet anlayışının olduğu bir dünyanın çözmesi lazım.

İDLİB: Halep’ten kaçanlar İdlib’e geldi. İdlib Türkiye’ye sınırdı. Varil bombaları ve bütün konvansiyonel silahlar vurmaya başlayınca bu insanlar Türkiye’ye kaçacaktı. Bu insanları kalkıp da o bombalara teslim edemezdik. Tedbirlerimiz aldık. Soçi, Ankara ve Tahran zirvelerini yaptık. Bu çalışmaların ardından rejimin idlib’i bombalaması, İdlib’te sıkıntılı bir havanın esmeye başlaması bizim seri adım atmamızı gerektirdi. Sayın Putin’le görüştük ve Soçi’ye bir davet aldık. Orada Sayın Putin’in kararlılığı, şahsımın kararlılığı ve heyetin çalışmaları işimizi kolaylaştırdı. İdlib’in çevresinde 12 gözlem noktamız var. Biz oraları güçlendirmeye başladık. Oralar güçlenince İdlib halkına özgüven geldi. Rusya, Fransa ve Almanya olarak İstanbul zirvesi yapacağız. Bu 4’lü zirvede inşallah iyi bir netice alırız.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...