Kûtülamare Zaferi

A -
A +
Osmanlı Ordusunun Birinci Dünya Savaşı’nda çarpıştığı cephelerden biri, İngilizlere karşı oluşturulan Irak cephesidir. Irak petrollerini ele geçirmeyi amaçlayan İngilizler, 6 Kasım 1914 tarihinde Basra Körfezi'nden Şatt’ül- Arap ağzındaki Fav mevkiine asker çıkararak saldırıya geçmişler, ilerleyen aylarda bu saldırılarını kuzeye doğru genişletmişlerdir. İngilizler, 3 Haziran 1915 tarihinde Kûtülamare’yi, temmuz ayı sonlarına doğru da Nasıriye’yi işgal etmişlerdir. 23 Kasım 1915’te ileri harekâta geçen Türk birlikleri, General Townshend komutasındaki İngiliz ordusunu geri püskürterek Kûtülamare’de çember içerisine almayı başarmışlardır. 19 Nisan 1916'da 6. Ordu Komutanı Mareşal Von der Goltz Paşa, Bağdat'ta bulunan karargâhında tifüsten ölünce, yerine Mirliva Halil Paşa (Kut) getirildi. Kûtülamare’yi bir kale gibi savunan General Townshend, 29 Nisan 1916 tarihinde teslim olmak zorunda kalmıştır. Türkler, Kûtülamare’de İngilizlerden başta Tümen Komutanı General Townshend olmak üzere toplam 13 general, 481 subay ve 13.300 askeri esir almışlardır.
Tarihe Kûtülamare Zaferi olarak geçen savaşlar sırasında İngilizler 40 bin kayıp ve esir verirken Türk birlikleri ise 25 bin askerini kaybetti. Kûtülamare Savaşı sırasında Türk birlikleri sınırlı sayıda uçakla önemli görevler yaptı. Keşif görevleri yapan Türk uçakları bir taraftan da düşman hedeflerini bombardıman etti. 26 Nisan 1916’da Kûtülamare’deki İngiliz kuvvetlerine erzak yardımına çalışan bir İngiliz uçağı da Türk avcı uçağı tarafından düşürüldü.
Kûtülamare 29 Nisan 1916 tarihinde Osmanlı Ordusunun Irak’ın Kut bölgesinde İngilizlere karşı kazandığı büyük bir zaferidir. Kûtülamare Zaferi, Birinci Dünya Savaşı’nda Osmanlı Ordusu’nun zor şartlar ve imkânsızlıklar içerisinde, Çanakkale’den başka kazandığı ve bir İngiliz tümeninin bütün personeli ile birlikte esir alındığı eşsiz bir zaferdir.
             Cüneyt Aybey-Turgutlu/Manisa
 
 
ŞİİR
 
      Uslan artık
 
Havalarda gezinirsin.
Ovalarda süzülürsün
Bir gün olur üzülürsün.
Uslan artık deli gönül.
 
Ömür kısa dünya bomboş,
Yalan dünya görünür hoş,
Dön Mevlâ’ya gecikme koş!
Uslan artık deli gönül!
 
Ömür bir su, akıp gider.
Nasıl geçti bak seneler.
Olgunlaşsın gök taneler.
Uslan artık deli gönül.
           A. Sarıoğlu-Kırşehir
 
UNUTULMAZ İSİMLER
 
TURGUT REİS: Dün Turgut Reis’in vefat yıl dönümüydü. Büyük Türk denizcisi Turgut Reis, Trablusgarp fâtihidir. Osmanlı Devletinin Menteşe (Muğla) Sancağına bağlı Saravuloz köyünde tahminen 1485 yılında doğmuştur. Veli isminde bir çiftçinin oğludur. Gençliğinde cirit, güreş, ok atmada gösterdiği ustalık ve cesaretiyle çevrede tanınıp Menteşe kıyılarından levent toplayan Hızır Reisin (Barbaros Hayreddin Paşa) adamları tarafından seçilerek Cezayir leventleri arasına alınmıştır. Pek çok deniz savaşında büyük kahramanlıklar gösterip, Barbaros’un takdir ve teveccühünü kazanmış ve reis olmuştur. Turgut Reisi Sultan Süleyman Han (1520-1566) tarafından İstanbul’a dâvet edilip Osmanlı kaptanı yapıldı. 1548-1550 yılları arasında iki yıl Kuzey Afrika sahillerinde Müslümanlara yardım etti. Türk denizcileri arasında kahramanlığı, devlete hizmetiyle ayrı bir yeri olan, Barbaros Hayreddin Paşa'nın; “Turgut benden ileridir!” dediği bu deryalar hâkiminin naaşı Trablusgarp’ta kendisinin yaptırdığı câminin yanındaki türbesine defnedildi. Günümüzde de türbesi Libyalılar ve onu sevenlerin ziyaretgâhı hâlindedir.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.